Anthony Bourdain’in hayatına kapsamlı bir bakış sunan “Roadrunner” belgeselinden detaylar

Dünyaca ünlü mutfak ikonu, yazar ve televizyon sunucusu Anthony Bourdain; içten bir pervasızlıkla dünyayı dolaşıyor gibiydi. Pür cesareti ve yenilikçi yanını sadece yemeğe değil hayata bakışına da yansıtırken, 61 yaşında intihar etmeyi seçmesi gerçek bir sarsıntı yarattı. 3 yıl aradan sonra ham ve kaçırılmayacak görüntülerle bezeli Roadrunner, Tribeca Film Festivali’nde prömiyerini yaptı. Bu yazı, belgeselin ve hayatına dokunan birkaç ismin küçük bir sunumu.

20 Feet from Stardom ile Akademi Ödülü’ne uzanan Morgan Neville, filmin yönetmen koltuğunda bulunan isim. “Onu gerçekten hiç tanımış veya anlamış mıydık?” sorusundan hareketle işe koyulan Neville, samimi bir niyetle dile getirdikleri ile tüm sorularına cevap bulamayacağının farkında görünüyor. Ortaya çıkan iş daha çok, tutkuları oldukça geniş, aşırılıkları ise tehlikelere gebe bir insanın aydınlatıcı portresi olmuş.

Bazen bir ağıt bazen bir ilham kaynağı

Anlaşılan o ki filmin akışı doğrusal bir çizgide ilerliyor. Hikâye, Bourdain ve kardeşinden aldığı birkaç geçici referansın dışında, hayatının erken yıllarını büyük ölçüde atlıyor. Bunun yerine, Kitchen Confidential: Adventures in the Culinary Underbelly adlı kitabının yayımlandığı sınır çizgisi üzerinde dolaşıyor. Döneme ait kapsamlı görüntüler, Bourdain’in gündelik ve spot ışıkları altındaki git-gelli yaşamına ışık tutuyor. Şefler David Chang, Éric Ripert ve müzisyenler Iggy Pop, Josh Homme dâhil olmak üzere ailesi ve arkadaşları, belgesel boyunca yaşamının detaylarını aktarırken; Bourdain’in bazı saplantılı yanları da ara ara kendini gösteriyor. Kaçınılmaz finalr doğru, son günlerinin acısı ve çoşkusu, çarpıcı bir netlikte kayıtlara geçiyor.

Farklı ülkelere seyahat etmenin, yemeklerini deneyimlemenin etkisini araştıran Parts Unknown, yayına başladığı 2013’ten bu yana 12 Emmy’nin sahibi olmuştu. Bourdain daha önce A Cook’s Tour ve No Reservations programları ile de gezintisini sürdürmüş, Don’t Eat Before Reading This ile gastronomi dünyasında deprem etkisi yaratmış ve Kitchen Confidential ile de zirveye yerleşmişti.

2012 yılında Get Jiro ile yörüngeye bir çizgi roman da fırlatmıştı Bourdain. Üstelik sadece yaratıcı olarak değil, çocukluğundan beri gerçek bir koleksiyoncu kimliğiyle de. Geçmişte küçük bir yeraltı çizgi romanı çizme hayalleri olduğu biliniyor. Bu esnada yoluna çıkan isim, 3 ciltli gizem romanı La Pacifica’ın yazarlarından Joel Rose olmuş. Birlikte bolca Japon yakuza filmleri izleyen ikili; birkaç sayfa yazının sonunda, sessiz suşi şefi Jiro’yı yaratmış.

#MeToo hareketi ve Asia Argento ile sansasyonel birlikteliği

Harvey Weinstein’ın cinsel saldırını alenen ilk dillendirenlerden biri olan ve #MeToo hareketini ateşleyerek birçok erkeğin cinsel saldırı suçlarının açığa çıkmasını sağlayan yönetmen ve oyuncu Asia Argento, bir süredir Bourdain ile birlikteydi. Argento, Weinstein’ın yaşattıklarından bu yana hem Hollywood’da hem de ülkesi İtalya’da tacizi dile getirmiş ve Cannes dâhil olmak üzere yüksek profilli alanlarda konuyla ilgili sözünü esirgememişti.

Öte yandan geçtiğimiz yıllarda The New York Times‘ta yayımlanan bir rapora göre, Argento eski çocuk oyuncu Jimmy Bennett’e (Star Trek, Poseidon, Firewall) yüksek meblağlarda ödeme yapmış. Çünkü Bennett, 2013 yılında, 17. doğum gününden 2 ay sonra Argento’nun bir otel odasında kendisine saldırdığını açıklamış. Bölge sınırlarında reşit olma yaşı ise 18. Bennett’in avukatları, cinsel saldırının travmatik etkisininin, oyuncunun kariyerini engellediğini öne sürerek Argento’ya dava açmak üzere bir bildiri göndermiş. Bildiri, o sırada Argento’yu da temsil eden Bourdain’in daimi avukatına ulaşmış.

Argento bir mektup ile bu iddiaları yalanlarken, Bennett gerçekte beni gasp etmeye çalıştı diyor: “Kesinlikle yanlış olan bu haberleri okuduğum için derinden şok oldum ve incindim.” Ve Weinstein skandalının ortasında basında uzun ve gergin bir mücadele vermek yerine, durumu ortadan kaldırmak için bir ödeme yapılmasını talep edenin Bourdain olduğunu ekliyor.

Roadrunner’da özellikle eksikliği göze çarpan figür, elbette Asia Argento. Yönetmen, IndieWire‘a, yaşananları “oldukça derin” bulduğu için bu kararı verdiklerini söylemiş. Uzun süren kurgu denemeleri sonunda, ortaya çıkan ifşalara ve dava sürecine yer vermenin işleri daha karmaşık hâle getireceğini düşünmüş. Hikâyeyi açtığı her an konuya daha fazla girmeye başlamış ve elde ettiği tek şey, daha fazla soruyla karşılaşmak olmuş. Yapmak istediği filmin bu olmadığını söylese de oldukça mühim bir ismi dışarıda bıraktığı kesin.

Roadrunner, 16 Temmuz itibariyle ABD vizyon takviminde yerini aldı.

Yazı: Esin Çalışkan