Backstage by German Legend: In Hoodies kulis röportajı

Önümüzdeki aylarda farklı şehirleri ve mekanları gezecek Backstage by German Legend konser serisi geçtiğimiz cuma günü In Hoodies konseriyle başladı. Backstage konser serisiyle kendi müziğini yapan yeni nesil gruplara yeni bir platform kazandıracak olan German Legend, aynı zamanda Türkiye’nin farklı şehirlerine uğrayarak bu müzisyenleri yeni izleyici kitleleriyle de tanıştıracak. Backstage by German Legend serisini yakın takibe aldık ve serinin ilk konserini gerçekleştiren In Hoodies’i ile konser öncesinde kuliste yakalayıp üretimlerine  ve backstage deneyimlerine dair yorumlarını aldık.

Son olarak geçtiğimiz Mart ayında Recalibrated Expectations albümünü yayınladın. Hemen ardından Mind Shifter ve VIIA ile düetler, ve Remains isimli son teklin geldi. Üretim temponun yoğun olduğunu, müzikal üretimini sık sık yan projelerle de beslediğini biliyoruz. Bu yaratıcı enerjiyi nasıl yakalıyor ve nasıl sürdürüyorsun?
Aslında bildiğim başka bir yaşam yolu yok. Yıllar geçtikçe daha iyi anlıyorum bunu sanırım (keşke daha önce bilseydim). Sürekli üretmek ve paylaşmak için çabalamak kendim gibi hissettiriyor. Bu olmadığında yaşıyor gibi değilim. Dolayısıyla üretime giden her süreç enerji veren şeyin kendisi. Bir şeylerin oluşmasına tanık olmak, parçası olmak.

Bir konser öncesinde, In Hoodies kulisinde neler oluyor? Senin kafanda ne gibi düşünceler ve hisler dönüyor?
Sahnede birlikte olduğumuz her arkadaşım konserden önce farklı bir şey yapıyor oluyor genelde. Telefonla konuşanlar, birazcık uyumaya çalışanlar, müzik dinleyenler, sadece dinlenenler… Ben fırsat oldukça konseri, alanı, setlist’i aslında tüm konseri kafamda canlandırmaya, hayal etmeye çalışıyorum. Şarkılarda neler olduğunu tekrar hatırlamaya, hissetmeye çalışıyorum. Konser başlamadan hemen önce kuliste sadece ekibin kalmasını rica ediyoruz. Genelde sarılıyoruz.

Sık sık konser veren ve festivaller programlarında da karşımıza çıkıyorsun. O nedenle sıkı bir backstage deneyimin olduğunu tahmin ediyoruz. Bir backstage’i konser öncesi verimli ve güzel bir deneyim yapan özellikler, olmazsa olmazlar neler?
Temelde organizasyonun yaklaşımı her şeyi belirliyor diyebilirim.  Yaptığı, içinde bulunduğu şeyi seven, özenle yaklaşan, ortaya çıkacak şeye ve onu üretenlere değer veren ekipler benim için o konseri, konserden çok daha önce güzel hale getiriyor. Aslında diğer şeyler, sahne, teknik veya fiziki imkanlar vs hepsi sadece ayrıntı. İnsanlar, o günü ve o alanı güzel hale getirebilen tek şey.

Bizimle paylaşmak isteyeceğin, ilginç veya garip bir backstage anın var mı?
İyi hissettiren bir konser sonrası her backstage anı harika. Devrilen televizyonlar, yakılan kulisler, hatırlanamayan saatler gibi anılarım yok. Backstage genelde konser sonrası konuşmaya gelen kişilerle sohbet ederek geçiyor.

Tek bir anı değil ama bütün bir gece ayrı yerde benim için. Örneğin Brazzaville öncesinde çaldığımız akşam onlarla backstage’de devam eden sohbet, David’i ve tüm ekibi yakından tanımak, onların hikayelerini dinlemek harikaydı. Brazzaville’i yıllar önce ilk kez Bant Mag.’de okuyarak dinlemeye başlamıştım. Çok zaman sonra onlarla aynı sahne olmak ve onları tanımama sebep olan ekiple o geceyi paylaşmak çok özeldi benim için.