Bant Mag., Gap Canlı Müzik Canlı'ya katılan gruplara soruyor

Geçtiğimiz hafta Kanyon’daki Gap mağazasında ilki düzenlenen Gap Canlı Müzik Canlı etkinliklerinde, başvurular arasından seçilen iki grup Mosquito ve Sokak Lambası vardı.

Gap’in mağazalarını amatör müzisyenlere açtığı Gap Canlı Müzik Canlı etkinlikleri 1 Nisan Cuma günü itibariyle tüm nisan ayında devam edecek. Mosquito ve Sokak Lambası, akustik performansları ile müzikseverler ile buluşan ilk iki grup oldu. Gap Canlı Müzik Canlı kapsamında mağazada gerçekleşen bir diğer etkinlik ise Luxury Hands’in canlı olarak duvarlara yaptığı çizim ve resimler oldu. Aşağıda fotoğraflarını görebileceğiniz etkinlikle ilgil detaylı bilgiler için gap.com.tr ve sitemizden takip edebilirsiniz. Ayrıca, etkinlikte sahne alan gruplarla yaptığımız kısa röportajları da aşağıdan okuyabilirsiniz.

Sokak Lambası 

Nasıl kuruldu?
Sokak Lambası grubu aslında birkaç yıldır var olan ama çok da üzerine eğilmediğimiz bir proje. Paslandıktan sonra rafa kaldırılmıştı. Grubun şimdiki hali 2015 Kasım ayında şekillendi.

İlham aldığınız isimler:
Poets of the Fall, John Mayer, King of Convenience, Franz Ferdinand, Shannon Curfman, Eric Satie, James Moody, Tom Waits, Ortaçgil ve Erkan Oğur babalar ve nicesi. Böyle sorulunca da insanın aklına bir şey gelmiyor ki.

Gelecek planları:
Hedef koyamıyoruz. Hedef koyunca daha yolunda gitmiyor bir şeyler Türkiye koşullarında. Ama genel olarak sistemin içinde üreterek var olabilirsek bize kafi.

https://www.youtube.com/watch?v=_QuCeWuUITQ

Mosquito

Nasıl kuruldu?
2009 yılında Sinan ve ben (Mert) iki tane gitar çalmaya çalışan çocuk olarak grup kurma kararı aldık ve sözde grubumuzu kurduk fakat ne davulcumuz vardı, ne bas gitarist, ne de vokal. Sağdan soldan bulduğumuz insanlarla grubu oluşturmaya başladık ve 1 sene sonra Kadıköy’de ufak bir mekanda ilk konserimizi verdik. Daha sonraları Sinan’ın davula olan yeteneğini farkedip davulcu olması için ikna ettikten sonra yolumuza uzun süre bas gitarda Niyazi, gitar vokalde ben, davulda Sinan olarak 3 kişi devam ettik. Bu yıllar boyunca da hep beste çalışmalarımız oldu. 2010 yılında Coverfest yarışmasında İstanbul beşincisi olduk. 2012 yılında gruba Berk’i dahil edip Niyazi’yi de gitara alınca 4 kişi olduk ve biraz daha müzik anlayışımız gelişti. 2015 yılındaysa 19. Roxy Müzik Günleri yarışmasında finalist olduk. İnternet üzerinde yayınladığımız kayıtlarımız oldu ama en ciddi çıkışımız 2015 yılında iki tane EP yayınlamamızla gerçekleşti diyebilirim.

İlham aldığınız isimler: 
Grubu ilk kurduğumuz zamanlarda aşırı derece grunge dinliyor ve grunge gruplarının şarkılarını cover’lıyoduk. Bunların başında ise Nirvana, Alice In Chains, Mudhoney gibi gruplar geliyor. Daha sonra müziğimiz grunge ve punk rock harmanı bir hale geldi. Bunun büyük payı da Sex Pistols, Clash, Green Day, Pixies dinlememiz ve çalmamızla ilgili. Son yıllarda ise Arctic Monkeys, Royal Blood, Gorillaz, Black Keys, Jack White, Radiohead, Chris Cornell, John Frusciante gibi alternatif gruplar ve isimlerden etkinlendik ve tarzımız bu grupların harmanı şeklinde oluştu. Hepimizin ayrı ayrı sevdiği birçok farklı müzisyen var ama ortak olarak sanırım en çok bu isimlerden etkilendik.

Gelecek planları: 
Grubu kurarkenki hedeflerimiz canlı kalmaya devam ediyor, Türkiye’de çok fazla insana hitap etmeyebilecek bir müzikle uğraşıyoruz. Ayrıca, İngilizce yapıyor olmamız da popülaritemizi zora sokuyor olabilir fakat grup olarak hedefimiz Türkiye dışında da müziğimizi duyurabilmek ve insanları etkileyebilmek. Bizim gibi birçok grup ve birçok arkadaşımız var. Kimisi bu yoldan vazgeçti, kimisi idealleri doğrultusunda çaba gösteriyor ve emek veriyor. Türkiye’de zor olan çok şey var müzik ve sanat adına. Biz de insanların desteği ile bu algıyı kıracak müzisyenlerden olmak istiyoruz.