Bombay’dan uzayın derinliklerine: Asha Puthli

7 Kasım’da başlayan Utrecht’in leziz keşiflerle dolu müzik festivali Le Guess Who?’nun bu yılki son gününde, mirası her geçen gün genişlemeye devam eden bir efsane sahneyi devralıyor: Asha Puthli. İşte Hindistan’daki caz performanslarıyla başlayan kariyerinde kısa sürede uluslararası bir pop yıldızına dönüşen Puthli’nin göz kamaştıran serüveninden satırbaşları. Sadi Güran’ın illüstrasyonlarıyla…

Yazı: Cem Kayıran – İllüstrasyon: Sadi Güran

Asha Puthli’nin sürükleyici yolculuğu disco’nun göz kamaştıran anlarını, avangart cazın zamansız örneklerini, baş döndürücü soul tınıları ve tabii ki tamamen ateşli bir tezahürü kapsıyor. Hindistan’ın Bombay şehrinde doğup büyüyen Puthli’nin fusion’a olan ilgisi radyoda dinlediği batılı caz ve pop şarkılarıyla başladı. Ülkesindeki caz gruplarıyla birlikte doğaçlama performans sergilerken, şarkı söyleyişi Ved Mehda’nın Portrait of India kitabında mercek altına alındı.

Müzik sektörünün veteranlarından Josh Hammond, kitapta Puthli hakkındaki kısmı okuduktan hemen sonra onu CBS Records kataloğuna katacak anlaşmayı imzaladı. Dikkatleri üzerine çektiği ilk albüm, iki şarkıda vokal yaptığı Ornette Coleman’ın Science Fiction’ı oldu. Bunun ardından 1971 yılında Downbeat Critics’ Poll’un “En İyi Kadın Vokalist” ödülünü 1971’de Ella Fitzgerald ve Dee Dee Bridgewater’la paylaştı.

Puthli’nin kendi ismini taşıyan ilk albümü 1973’te yayınlandı ve uluslararası bir pop yıldızının doğuşunu resmîleştirdi. Hararetli bir R&B hissi üzerine kurulurken ilk albümü takip eden kayıtlarda funky groove’lardan disco tınılarına savruldu. Kayıt ve prodüksiyonu soul efsaneleri Dave Virgin King ve Dieter Zimmerman tarafından yapılan 1976 çıkışlı The Devil Is Loose, içinde barındırdığı “Flying Fish” ve “Space Lady” gibi parçalarla bir Euro-soul başyapıtı halini aldı. “Space Lady”, Studio 54 ve The Loft gibi dönemin ikonik kulüplerinin en popüler şarkılarından biri oldu. Puthli’nin Studio 54’da sergilediği performans da mekânın unutulmazları arasında.

Asha Puthli, bu uzun ve çok yönlü serüveninde Henry Threadgill’den Dum Dum Girls’e, Bill Laswell’e uzanan geiş bir skalada müzisyenle iş birlikleri yaptı. Bir yandan sanatının hayranları arasında Debbie Harry, Salvador Dalí ve Andy Warhol gibi isimler var. Salman Rushdie’nin Ground Beneath Her romanı, Puthli’nin hayatından ilham alarak yazıldı ve 2009’da British Satellite Earth Station, Ay’a ayak basmanın 40. yılını Puthli şarkılarını uzayın derinliklerine göndererek kutladı.

Ruhani olarak 6000 yaşındayım, zihinsel olarak 98, duygusal olarak 5 ve kronolojik olarak da bunların arasında bir yerdeyim.”

Puthli’nin Hindistan’ın doğaçlama caz sahnesinde şarkı söylemekten New York’un space disco ikonu olmaya uzanan mirası hâlâ genişlemeye devam ediyor. Kariyerinin her aşamasında sınırları yok eden Asha Puthli’nin üretimleri, kendinden sonra gelenleri derinden etkilemeyi ve şekillendirmeyi başardı. Müzisyenin yakında yayınlanacak yeni albümü de daha önce birlikte çalıştığı caz müzisyenlere bir saygı duruşu olacak.

Asha Puthli, 10 Kasım Pazar günü Cate Le Bon, The Ex, Föllakzoid, Holly Herndon, Fatoumata Diawara ve nicesiyle birlikte Le Guess Who?’da sahne alacak.