Can Güngör, çiçekli hapishanesinden sesleniyor

Dönüşüme teslim olmakla başlayan bir kendini aşma öyküsü olarak tanımladığı ikinci uzunçaları Sular Dar’ı karantinanın ilk günlerinde yayımlayarak yüreklerimize su serpen Can Güngör’ün, dinleyicisini türlü his bulutlarının içinden incelikle geçiren sonik evreni yepyeni bir tekliyle genişliyor. Can Güngör bu kez, sade ve dolaysız bir müzikal anlayışın ürünü olan “Genetik” ile kederli bir arayışa ortak ediyor.

Güngör, pandemi ruhuyla hayat bulan “Genetik”i şöyle anlatıyor: “İnsanın kadere benzer bir örüntüyle kendi düğümlerine dolanmasını anlatan şarkı, yazarını dolaysız ve zalim bir üslupla kendi mahkemesine çıkarıyor. Pandeminin ilk yazının; insansızlık, belirsizlik ve kasvet dolu günlerinde yolunda gitmeyen her şeyi genetik mirasına varana kadar sorguluyor.”

Böylesi büyük bir kırılmanın ortasında hangi dala tutunacağını bilemediğinden yakınan “Genetik”in nefis düzenlemesinin izinde benzer hisleri yaşadığımız, benzer soruları sorduğumuz günlere dönmek, zihnimizin derinliklerinde bir tur atmak düşüyor bize de.

Müzisyenin kendi girişimi olan cancan plak etiketli şarkının söz, müzik, düzenleme ve prodüksiyonu da bizzat Can Güngör imzalı. Piyanoda Burak Irmak’ın eşlik ettiği “Genetik”te duyduğunuz diğer enstrümanlara da Güngör ses vermekte. Emre Malikler ve Alican İpek desteğiyle kaydedilen parçanın miksleri Can Güngör ve Emre Nişancı ortaklığından; mastering ise Ahmet Gökhan Coşkun’un elinden çıkmış. Bir de kapak illüstrasyonu var tabii, onda da Damla Noyan’ın parmağı bulunuyor.

Cem Kayıran ve Can Güngör bundan neredeyse iki yıl önce harika ikinci albüm Sular Dar üzerine sohbete oturmuştu. Dinlemek için Bant Mag. podcast kanallarına bekleniyorsunuz; sizi buradan alalım.