Çıldırmış bir ayı ve mebzul miktarda kokain: Cocaine Bear

Formu dolduran: Banu Balcı

Okyanusun öteki tarafında oldukça konuşulan, Jimmy Kimmel’ın 95. Oscar Ödülleri törenindeki skeçlerine bile konu olan korku – gerilim harmanı Cocaine Bear vizyonda. Kendisini sersemletecek miktarda yediği kokainin verdiği güçle katliam yapmaya başlayan bir ayının öyküsünü Jimmy Warden kaleme almış, oyuncu kimliğiyle de tanıdığımız Elizabeth Banks ise rejiye el atmış. Keri Russell, O’Shea Jackson Jr., Alden Ehrenreich, Margo Martindale, Jesse Tyler Ferguson, Kristofer Hivju ve Matthew Rhys; geniş oyuncu kadrosunu oluşturan isimlerden bir kısmı…

Zaman dilimi ve mekân

Günümüz. ABD, Georgia’daki Chattahoochee Ulusal Ormanı.

Konu nedir?

1985’te yaşanmış gerçek bir olaydan ilham alan filmde; kokain taşıyan bir kurye uçağının halka açık ormana düşmesinin ardından, 70 kiloya yakın kokain paketini bulup ‘’tüketen’’ yırtıcı bir ayının, bir grup insanla yer yer komik, yer yer geren cinsten öyküsünü izliyoruz.

İlk intiba?

İlk 20 dakikadan itibaren anlatıya dâhil olan karakterler, Cocaine Bear’i keyifli bir seyirlik hâline getiriyor diyebilirim. Samimiyet hissi veren, iyi yazıldığını düşündüğüm diyalogların bundaki katkısı büyük. Çoğu zaman gerilim unsuruyla harmanlanan kanlı sahnelerin üstesinden gelmek için ise sağlam ve “boş” bir mide gerekiyor.

En çok neyi sevdin?

Beklenmedik dostluklara şahit olmayı ve beklemediğim kişilere sempati hissi besletebilmesini sevdim. Cocaine Bear’de bazen öyle bir an geliyor ki kendinizi 230 kiloluk vahşi bir Amerikan kara ayısının yerine de koyabiliyorsunuz. Karakter dönüşümleri, onların o kadar kovalamaca arasında kendilerini keşfedişleri de iyi düşünülmüştü. 

Bir de aman, film bitti sanıp çıkmayın çünkü sürprizler devam ediyor!

En az neyi sevdin?

Korkunun tiksinti duygusu ile karışmasını pek sevemedim. Kimi anlar kişisel zevklerim için fazla “vahşi”ydi.

En çok hangi sahneye yükseldin? 

Fragmanda da öne çıkarılan ambulans sahnesi, filmin en başarılı sahnesiydi diyebilirim. Hem komik hem de aksiyonu bol ve yerindeydi.

Karakterlere dair ne söyleyebilirsin?

Karakterler hemen her absürt komedi örneğinde olduğu gibi gerçekçilikten uzak bir yapıya sahip. Henry isimli çocuk, kendi adıma içlerinden en öne çıkan oldu. Canlandıran oyuncunun yeteneğinden mi yoksa senaryodan mı kaynaklı, bilemiyorum ancak diyalogları beni epey bir güldürdü. Bir de üçlü çete üyesi sarışın ergen karakterimiz… “Umarım ölmez” dediğime göre bir bağ kurabilmişim onunla da. 

Modunu nasıl etkiledi?

Çok beklenti içinde olmadan, güzel vakit geçirmek için izlenebilecek ve muhtemelen sonrasında pek de hatırlanmayacak bir yapım Cocaine Bear.

Kimler sever? 

Shaun of the Dead gibi korku – komedi kesişimlerini seviyorsanız, bence bir şans verilebilir.