Cannes’da Belirli Bir Bakış bölümünde izleyici karşısına çıktığı mayıs ayından beri yılın en çok konuşulan sinema olaylarından birine dönüşen Force Majeure, seyircisine beyazperde karşısında ecel terleri döktüren, gerçek bir insanlık sınavı!


Involuntary ve Play filmleriyle ülkesi İsveç’te ve Cannes başta olmak üzere çok sayıda önemli festivalde övgüyle karşılanan genç yönetmen Ruben Östlund, uluslararası bir hite dönüşen yeni filmi Force Majeure (Turist) ile kariyerindeki asıl sıçramayı gerçekleştirmiş görünüyor.

Force Majeure’ün uluslararası arenada bu denli bağıra basılmasının nedenlerinden biri, hiç kuşkusuz birkaç yıl önceki A Seperation hadisesinde olduğu gibi, dünyanın dört bir yanında yaşayan ve birbirinden farklı dillerde konuşan insanların ortak duygularına hitap edip, her an karşısına çıkabilecek bir gündelik problematiği merkeze alarak, birlikte yatağa girdiğimiz sevdiklerimizi sorgulamamıza neden olabilecek bir hikâyeye odaklanması.

Image

KAÇ BABA KAÇ!
Anne baba ve iki çocuktan oluşan İsveçli bir ailenin kayak tatili sırasında, çığ düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalınan bir anda, babanın bir anda ailenin diğer üyelerini bırakıp kaçması, fakat olayın kontrol altına alındığı birkaç saniye sonra kaçtığı yere geri dönmesiyle yaşananları konu alan Force Majeure, aile kavramını vahşice didikleyerek, aidiyet ve nedamet duygularıyla dalgasını geçiyor.

İnsan ruhunun karanlık güdülerini, basit gibi görünen bir olay üzerinden sorgulamaya girişen ve insanı birtakım etik soru ve sorunlarla yüzleşmeye iten film, karakterleri de kendi süresi içerisinde birbiriyle tartıştırarak, mutlak bir doğrunun mevcudiyeti olup olamayacağı üzerine kafa yormaya davet ediyor.

Hikâye içerisinde seyircisini ahlakî bir ikilemle baş başa bırakıp aradan çekilmeyi de ihmal etmeyen yönetmen Östlund, son dönem beyazperdeye yansıyan Adore, The Skin I Live In ve Le Passe gibi filmlerde de şu veya bu şekilde seyirciyle muhatap edilen etik meselelerden birini, izleyicinin başına örüp, muazzam bir final sekansıyla son darbeyi indiriveriyor.

Image

YÖNETMEN YOUTUBE’CU ÇIKTI!
Esasında gerçek bir YouTube gediklisi olan Ruben Östlund, pek çoğumuz gibi saatlerini bir YouTube videosundan diğerine sıçrayarak harcayan tiplerden biri. Fakat onun geri kalanımızdan farkı, izlediği, dinlediği bu farklı dünyalardan aldığı ilhamın tümünü kendi aklındaki bir hikâyeyle birleştirerek ortaya sarsıcı bir film çıkarabilmiş olmak.

Force Majeure’ün çok sayıda sahnesi ve filmde hem bir separatör işlevi görüp, hem de karşı karşıya kaldığımız gerçekliğin epikliğine gönderme yapmakla görevli Vivaldi’nin “Yaz” konçertosu, temelde birer YouTube videosuna dayanıyor. Çığ düşme sahneleriyle aklını bozmuş bir dönemi esnasında Östlund’u harekete geçiren bir video, filmin ana fikrini katmerlerken, İspanya’da yaşanmış gerçek bir başka olayın videosu da filmin final sekansına ilham vermiş. Vivaldi’nin, tamamı kar manzaralarıyla süslü filmle gerçek bir tezat oluşturan “Yaz”ı ise filmde, 12 yaşındaki bir çocuğun yorumundan oluşan bir YouTube videosundan aynen alınmış haliyle duyuluyor.

İnternet dünyasıyla bu kadar haşır neşir olmuşken, başrol erkek oyuncusuna da ağlayacağı sahnenin oyununu verirken, internete “best cry ever” yazıp aratmak ve çıkan videoları izletmekten çekinmeyen yönetmen Östlund, başta Altın Küre olmak üzere çok sayıda ödüle aday gösterilen (bazılarını eve götüren) filminin Oscar adayları arasında yer alıp almayacağını öğreneceği ânı da videoya kaydedip YouTube’a yüklemekten geri kalmamış. Filmin yapımcısı Erik Hemmendorff ile birlikte bir otel odasında, internetten açıklanan adayları izleyen Östlund, yüzbinlerce kişi tarafından izlenen bu videoda, filmin adaylar arasında yer alamamasından sonra yapımcısıyla birlikte sinir krizleri geçirip, teselli bulmaya çalışıyor.

Image

KARLA KARIŞIK MİZAH
Günümüz Avrupa sinemasının en ciddi meselelere yaklaşırken dahi, mizahî bir dokunuşu elden bırakmayan yönetmenleri arasında rahatlıkla sayılabilecek Östlund, gerçek hayattaki bu tavrını, Force Majeure’ün de her bir ânına inci gibi işlemeyi ihmal etmemiş. Filmin sinir bozucu gerçeklik duygusu bir yana, olup bitenlerle inceden alay da eden Östlund, karakterlerinin davranış bozukluklarına, abartılı hareketleri ve gündelik endişelerine de izleyicisini sıkça güldürüyor. 

Özenli senaryosu, kararlı sinematografisi ve sinir yıpratan tonuyla, uzun süredir İsveç sinemasından çıkan en sağlam işlerden biri olan Force Majeure, yılın kaçırılmaması gereken, en iyi filmlerinden biri olarak dimdik karşımızda duruyor. Böylesi bir sinemasal ziyafeti Filmekimi ve Altın Portakal’da ıskalamış izleyiciye de bir kez daha bu tecrübeyi perdede görebilme şansı doğuyor ve film bu ay Türkiye’de vizyona giriyor. Bu fırsatı tez elden değerlendirmek şart!

  1. Düşlemeye davet: Aron Wiesenfeld

    Wiesenfeld’in puslu dünyasından, sanatçının çalışma sürecine, resimlerinde hikâyenin önemine ve son kitabına dair yanıtlar aldık.

  2. “Zorunlu askerliğe hayır”: Türkiye’de vicdanî ret

    Türkiye’de vicdanî ret mücadelesinin geldiği noktayı konuşmak için vicdanî reddini 2001’de açıklayan Mehmet Tarhan ve 2011’de açıklayan Merve Arkun’un kapısını

  3. Prömiyerden hemen önceki hafta: Gonca Vuslateri soruyor, Rıza Kocaoğlu cevaplıyor

    Son dönemde hem ekran hem de sahnedeki işleriyle beğeni toplayan Rıza Kocaoğlu ve Gonca Vuslateri ile Biriken'in ocak sonunda prömiyer yapan son oyunu “Ormanlardan Hemen Önceki Gece” üzerine bir sohbet...

  4. Renkler, evrensel hisler ve kendini unutabilmek: Panda Bear

    Beşinci solo albümü Panda Bear Meets the Grim Reaper’ı geçtiğimiz ay yayınlayan Panda Bear sorularımızı yanıtladı.

  5. İstikrar daima kazanır: Low

    Alan Sparhawk, Low’un 21-22 Ocak’ta Salon İKSV’de verdiği konserler öncesinde Bant Mag.’ın sorularını yanıtladı.

  6. Müziğin içinde dönemleri duymak: Kronovox Archives

    Çok-yönlü müzik adamı Sarp Keskiner’in yerli sahneye en büyük armağanlarından biri olan Kronovox Archives’ı masaya yatırıyoruz!

  7. “Yerimiz yurdumuz fark etmiyor, işimiz büyüyle”: Big Beats Big Times

    Berke Can Özcan’ın favori davulcularıyla bir araya geldiği projesi Big Beats Big Times’ın ilk albümü geliyor!

  8. Şarkı şarkı Barıştık Mı ve T.E.A.R. albümü

    Barıştık Mı ile trompet odaklı solo projesinin ilk uzunçaları T.E.A.R.'ı şarkı şarkı irdeledik, Özgü Aydar'a bu şarkıları çizdirdik.

  9. Bağımsızlık ve endüstri üzerine: Nø Førmat

    Fransa’da Köylü Tarımı Koruma Dernekleri AMAP’ın işleyiş modelinden ilham alan plak şirketi neyi nasıl yaptığına dair sorularımızı yanıtladı.

  10. Öğrenmeyi bırakmak yok: Tansu Biçer

    Bu sezon ulusal festivallerde dikkat çeken iki filmde birden (Neden Tarkovski Olamıyorum… ve Toz Ruhu) başrolde izlediğimiz Tansu Biçer’in senede en fazla iki kez verdiği röportajlardan biri bize nasip oldu.

  11. Erzincan dağlarında bir medea: Nesrin Cavadzade

    Geçtiğimiz yıl rol aldığı üç filmle son dönemde adından çokça söz ettiren Nesrin Cavadzade ile hem yakında vizyona girecek Kutluğ Ataman imzalı yeni filmi Kuzu, hem de gelecek planları hakkında konuşmak üzere buluştuk.

  12. Beyazperdede etik problematik keyfi: Force Majeure

    Cannes’da Belirli Bir Bakış bölümünde izleyici karşısına çıktığı mayıs ayından beri yılın en çok konuşulan sinema olaylarından birine dönüşen Force Majeure, seyircisine beyazperde karşısında ecel terleri döktüren, gerçek bir insanlık sınavı!

  13. Bill Murray sevginizi depreştirecek 12 sevimli detay

    Bill Murray’i ocak ayında gösterime giren St. Vincent’te izleyip bir kez daha sevme fırsatı bulduk ve hakkında birkaç bilgi paylaşamadan geçemedik...

  14. Darth Vader 3. Selim olmaya kalkarsa: Murat Palta

    Şu sıralar Galeri x-ist’te Tasvir-i Beyaz Perde adlı sergisi ziyaret edilebiliyor olan Murat Palta’ya Osmanlı minyatürüyle kült filmleri buluşturan serisinin ortaya çıkışı ve geleceğiyle ilgili sorular sorduk.

  15. Maskeleriyle: Candan Seda Balaban

    Kral (Soytarım) Lear oyununun etkileyici maske ve kostüm tasarımında imzası olan Candan Seda Balaban konuğumuz...

  16. Şu üstüne başına bir şey giy

    Hikaye ve çizgi: Can Çetinkaya

  17. Kel

    Hikaye ve çizgi: Mert Tugen

  18. Üç kardeşin muhteşemlik dolu macerası

    Hikaye ve çizgi: Özgü Aydar

  19. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] yazı işleri müdürü Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör Aylin Güngö[email protected] editörler