Iron Maiden’ın Eddie the Head’inden Mr. Oizo’nun Flat Eric’ine, müzik tarihinde yer etmiş karakterlerden bir seçki.


Mr. Oizo’nun asıl ismi olan Quentin Dupieux imzasıyla çektiği 2013 tarihli filmi Wrong Cops’ta, büyük bir hit yaptığı illüzyonuyla bir plak şirketinin kapısını çalan Rough karakterine neden başarılı olamayacaklarını anlatan prodüktörün sözleri, abartılı olsa da maalesef modern müzik piyasasını doğru bir şekilde yansıtıyor: “Görünüşünüzü sevdim. İlgi çekici bir dış görünüş işin yüzde 95’i demektir, ama yüzde 5’lik çok önemli bir detayı atlamışsınız: YETENEK!” Tabii ki durumun her zaman bu kadar vahim olmadığı aşikâr. Abartılı ya da iddialı makyajlar, kostümler ya da müzisyenlerin kendileri için yarattığı karakterler her zaman “başarıyı” beraberinde getirmiyor.

1900’lü yılların ikinci yarısıyla birlikte, birçok müzik grubu ya da müzisyen en az kendisi kadar popüler olan karakterler ya da maskotlarla birlikte karşımıza çıktı. Özellikle heavy metal ve punk gruplarının hayalî karakterlerini grup tişörtlerine, albüm kapaklarına, video kliplerine taşıdığı 1980’li ve 90’lı yılların ardından, 2000’lerde daha ana akım üretimlerde de bu tür çalışmalara denk gelmeye başladık. İlk çizgi grup Gorillaz(tabii The Mongollar’ın maalesef albüm yayınlamadığını düşünürsek!)zekice altından kalkılmış bir proje olarak geride kalan 10-15 yılın en ilginç hikâyelerinden biri oldu örneğin. Grupların kendi müzikleriyle aynı doğrultuda özellikler barındıran karakterler yaratarak, satacakları ürünleri ya da koleksiyon malzemelerini arttırdıklarını da düşündüğümüz zaman, bu tür fikirlerin ve aynı şekilde istikrarın günümüzde ne kadar kıymetli hâle geldiğini görebiliriz.

Bu dosyamızda birçok farklı türden müzisyen ya da grubun albüm kapaklarında, posterlerinde, video kliplerinde, tişörtlerinde ya da sahne dekorlarında görmeye alıştığımız, hattâ bir kısmını grup üyelerinden bile daha iyi tanıdığımız bazı karakterleri Tolga Tarhan’ın illüstrasyonlarıyla hatırlıyoruz.


Image

Eddie the Head

Müzik piyasasında maskotlar ve hayalî karakterleri konuşuyorsak, muhtemelen vurgulanması gereken ilk karakter Eddie the Head’dir. Iron Maiden’ın bugüne kadar yayınladığı tüm albümlerin kapaklarında karşımıza çıkan Eddie the Head, Derek Higgs tarafından yaratılmış. Albümlerin genel konseptlerine göre farklı görünüşlere bürünebilen Eddie’nin muhtemelen en akılda kalan görünüşü Killers albümünün kapağında elinde kanlı balta tutan korku saçan hâlidir. Ayrıca Eddie’yi çeşitli kapaklarda akıl hastanesinde bir hasta, mumya ya da savaş alanında elinde bayrak tutan bir karakter olarak da gördük. Iron Maiden hayranlarının Eddie’yi bu kadar sahiplenmesini sağlayan unsurların başında muhtemelen bu konseptlerle müzikten izleri yansıtabilmesi gelir. Grup birçok büyük turnesinde sahne dekorunda Eddie’yi merkeze alan prodüksiyonlara da imza atmıştı. Eddie the Head, kendine ait bir bilgisayar oyununa (Ed Hunter) sahip olmasının yanısıra, ünlü kaykay oyunu Tony Hawk’s Pro Skater 4’da bir karakter olarak da yer almıştı.


Image

Buffalo Man

Jamiroquai isminin telaffuz edildiği o ünlü halk röportajı videosunun bir benzerini bu kez Jamiroquai’ın nasıl gözüktüğünü sorarak yapsak, muhtemelen tanıdığını söyleyen kişilerin büyük kısmı Buffalo Man siluetini tarif eder. Aslında çok da haksız sayılmazlar. Zira Jay Kay’in kendi çizimi olan Buffalo Man, kendisinin bir tür bufalo şapkası taktığı bir silueti. 1992 tarihli Jamiroquai single’ı “When You Gonna Learn”ün kapağında ilk kez kullanılan Buffalo Man, zaman içinde albüm kapaklarından tişörtlere, kahve fincanlarından iç çamaşırlarına kadar birçok yerde kullanıldı. Duruşu hiç değişmeden bugüne kadar gelen Buffalo Man, üzerine eklenen desenler, renkler ve figürün kullanıldığı yerlerle çeşitlendirildi. “Canned Heat” single’ının kapağında bir teneke içeceğin üzerine işlenmiş olarak gördüğümüz Buffalo Man’i, “Virtual Insanity”nin kapağında da Jay Kay’in spor araba sevdasına gönderme yapan Ferrari logosunda görmüştük.


Image

Gorillaz

Damon Albarn’ın İngiliz çizgi roman sanatçısı Jamie Hewlett’la birlikte hayata geçirdiği projesi Gorillaz, ikilinin birlikte yarattığı dört hayalî üyeden oluşan bir müzik grubu. Grubun solisti ve vokalisti 2D, Damon Albarn’ın Blur’ün erken dönemindeki hâl ve tavırlarını andıran bir karakter. Şarkılar dışındaki materyallerde Nelson De Freitas tarafından seslendirilen 2D, birer Massive Attack ve Nathan Haines şarkısında da vokalleriyle yer aldı. Grubun en asi üyesi olan basçı Murdoc’sa Keith Richards’ın gençliğinden ilham alınarak hazırlanmış. Pek konuşmayan ve çeşitli klip ve tanıtım videolarında tekinsiz hâlleriyle karşımıza çıkan Murdoc’ı da Phil Cornwell seslendiriyor. Grubun en genç üyesi olan Noodle da Japon bir gitarist. İlk başta gittiği her yere gitarını da taşıyan 17 yaşında bir kız olarak hayal edilen Noodle, Albarn’ın tavsiyesiyle önce 10 yaşında, sonra 13 yaşında bir karakter olarak karşımıza çıktı. Noodle her yeni albümde daha yaşlanmış olarak karşımıza çıkmayı sürdürüyor. Gorillaz’ın hip hop tarafını yansıtması amacıyla kurgulanan davulcu Russel Hobbs, ilk Gorillaz albümünde “Del the Ghost Rapper” tarafından vücudu ele geçirilerek kontrol ediliyordu. Grubun en geri planda duran üyesi gibi gözüken Russel Hobbs, nerve.com tarafından yapılan oylamada, tüm zamanların en seksî üçüncü çizgi müzisyeni seçilmişti! Gorillaz karakterlerinin maceralarını kimi zaman Bruce Willis gibi konukların da yer aldığı video kliplerden takip edebilirsiniz! Gorillaz konserleri uzun süreler boyunca orkestranın karanlıkta kaldığı ve konserler için özel olarak hazırlanan, hayalî grubun çalıyor gibi gözüktüğü animasyonlarla sahnelenmişti. Fakat Plastic Beach albümüyle birlikte Damon Albarn ve arkadaşları, bu fikri biraz geriye atıp sahnede daha “görünür” olmaya başladı.


Image

Flat Eric

İlk olarak Fransız elektronik müzik sahnesinin en yaratıcı isimlerinden Mr. Oizo’nun hit şarkısı “Flat Beat” klibinde karşımıza çıkan Flat Eric, sarı renkli, tüylü bir kukla. Şarkının klibinde ofisinde masasının başında “Flat Beat” eşliğinde kafasıyla ritim tutarken, çeşitli imza işlerini hâllederken ve puro içerken gördüğümüz Flat Eric, şarkının da etkisiyle bir anda popüler oldu. Şarkının kullanıldığı kot pantolon reklamlarından, çeşitli dergi kapaklarına birçok yerde karşımıza çıkan Flat Eric, Mr. Oizo’nun daha önceki kliplerinde karşımıza çıkan Stephane isimli bir başka kukladan ilham alınarak hazırlanmış. Flat Eric zaman içinde Mr. Oizo’nun maskotu olmaktan çok daha fazlasına dönüşüp ve bağımsız bir figüre hâlini aldı. BBC’nin The Office dizisinde de sıklıkla karşımıza çıkan Flat Eric’in yasal hakları hâlen Mr. Oizo’da.


Image

Algie the Pig

İlk kez Pink Floyd’un 1977 çıkışlı Animals albümünün kapağında görünen Algie the Pig, sonraki yıllarda hemen hemen tüm Pink Floyd konserlerinde karşımıza çıkan bir maskot oldu. Çeşitli şarkılarda sahnenin iki yanından sarkan şişme domuz, en çok Animals kapağında Battersea enerji santralinin üzerinde havalanmış hâliyle akıllarda yer etti. 12 metrelik bir helyum balonu şeklinde hazırlanan ilk Algie, albüm kapağının fotoğraflanması için söz konusu mekândan havalandırılacaktı. Fakat çekimlerin ilk gününde başarılı olunamadı. İkinci gün balonu yükseltmekle görevli kişinin gelmemesiyle fotoğraf çekimi tahmin edilenden daha da uzadı. Üçüncü gün Algie, rüzgârlı havayla birlikte iplerinden koptu ve gökyüzünde salınmaya başladı. Öyle ki, Heathrow havaalanından kalkacak uçaklar, rotalarında söz konusu domuzun dolaşıyor olması sebebiyle ertelenmek zorunda kaldı. Gece saatleri bir çiftliğe iniş yapan domuz, sonradan hasarları düzeltilerek yeniden Battersea enerji santralinin üzerinden havalandırıldı. 2011 yılında, söz konusu olayın 35. yılı anısına yeniden Battersea üzerinde görülen Algie, geçtiğimiz aylarda da gündeme geldi. Bir müzayede şirketi tarafından satılması planlanan Algie’nin 12 metrelik balonu, Pink Floyd üyelerinin talebiyle satıştan kaldırıldı.


Image

Walt Jabsco

Dosyamızda bir grup ya da müzisyenle özdeşleşmemiş olan tek karakter Walt Jabsco. 1970’lerin sonuna doğru kurulan plak şirketi 2 Tone Records’ın hemen hemen tüm yayınlarında logo olarak kullandığı ska hayranı Walt Jabsco, çeşitli kapaklarda çeşitli dans figürleri yaparken karşımıza çıktı. İlk olarak Specials’ın kendi ismini taşıyan 1979 tarihli albümle tanıdığımız Walt Jabsco, özellikle ska dinleyicileri için özel bir karakter hâline geldi. Wailers üyesi Pete Tosh’un bir fotoğrafından ilham alınarak tasarlanan takım elbiseli Walt Jabsco karakteri, en çok kollarını ve bacaklarını kırdığı, hafif eğilerek dans ettiği figürüyle akıllarda yer etti. Jamiroquai’ın Buffalo Man’iyle birlikte muhtemelen en çok dövmesi yapılan müzik maskotlarından biri olan Walt Jabsco, geride kalan otuz yılı aşkın süredir tişörtlerden kravatlara, rozetlerden çantalara birçok ürünü süsledi.


Tabii ki bu dosya birkaç sayı devam edebilecek bir yazı dizisi olarak da kurgulanabilirdi. Hattâ sadece metal müzik sahnesinden çıkan karakterlere odaklanan bir yazı da olabilirdi. Bu sebeple çok detayına girmeden bazı karakterlerin de isimlerini anmakta fayda var. Meraklısına incelemesi, araştırması fazlasıyla keyifli olacaktır. Motörhead’in savaş domuzu olarak anılan Snaggletoothu, Megadeth’in kimi zaman Eddie the Head’i andıran iskeletoru Vic Rattlehead, Anthrax’ın koca kafalı bıyıklı figürü Not Man, Dio’nun albüm kapaklarını süsleyen şeytanî karakteri Murray, metal müzik dinleyicilerinin yakından tanıdığı maskotlar.

Söz konusu maskot olunca, genellikle hayvanlardan yola çıkan üretimlerin fazlalığı dikkat çekiyor. Buffalo Man, Algie the Pig gibi örneklere ilave olarak Radiohead’in Modified Bear’i, Green Day’in bir dönem konserlerine damga vuran Drunk Bunny’si, Deadmau5’un Disneyland’le davalık olmasına sebep olan maskesi ve Kanye West’in Dropout Beari bu anlamda öne çıkan maskotlar. Queens of the Stone Age’in Era Vulgaris albümü için yarattığı Bulby & Stumpy the Piratekarakterlerini de yazarın favorisi olarak dosyanın sonuna eklemekte fayda var!

  1. Pastırma yazı güneşi gibi: Ellen van Engelen

    “Genel olarak nostaljiden uzak durmaya çalışıyorum ama sanırım nostalji benim tabiatımda var.”

  2. Sovyetler sonrasından kişisel portreler: Sputnik Photos

    “Biz içinde bulunduğumuz ve referans verebileceğimiz bölgeden hikâyeler anlatmak istiyoruz… İşlerimizin en belirgin yanlarından biri belgesel fotoğraflarımızda kullandığımız metaforlar…”

  3. ‘Yıldız Savaşları’nı nasıl bilirdiniz?: Star Wars mektupları

    17 Aralık 2015 olarak belirlenmiş vizyon tarihi gelip çatan Star Wars 7: Güç Uyanıyor (The Force Awakens) vesilesiyle farklı disiplinlerden yazar, eleştirmen ve müzik insanlarından Star Wars mektupları.

  4. Kadınlar Patti Smith’i anlatıyor: Horses albümü 40 yaşında!

    Müziğin yönünü değiştiren efsane albümlerden birini, günümüz müzisyenlerinden dinliyoruz.

  5. Müziğin görsel kimlikleri: Hayali karakterler ve maskotlar

    Iron Maiden’ın Eddie the Head’inden Mr. Oizo’nun Flat Eric’ine, müzik tarihinde yer etmiş karakterlerden bir seçki.

  6. Deliliğe varan ince ayrıntılar: Grimes’dan ‘Art Angels’

    Grimes ve 2010’ların en iddialı feminist “pop” albümü Art Angels üzerine...

  7. Modüler synthesizer dünyası: Moog Mother-32 ve öncesi

    Modüler synthesizer dünyasına Moog'un son katkısı Mother-32’nin şerefine gittikçe popülerleşen ve alışkanlık yaratan bu modüler synthesizer illetini masaya yatırdık.

  8. Algıyı değiştirmek: Föllakzoid

    Şilili grubun gitaristi Domingo García-Huidobro’yla soyut ve zaman ötesi müzikleri üzerine.

  9. Samimiyetin şarkılarla buluştuğu en güzel hâl: Ahmet Ali Arslan

    "'Oldu mu bu?' sorusu korkunç bir şey, kendine sorunca daha da korkunç..."

  10. Teftiş: Bu ay ne dinlesem?

    Yakın zamanda keşfettiğimiz, etkilendiğimiz ve paylaşmak istediğimiz müziklerden bir seçki.

  11. Los Angeles’tan bildiriyoruz: AFI Festivali

    Kendinizi mikro bütçeli bir Alman filmini Kim Gordon’la aynı salonda izlerken bulabileceğiniz, biletleri bedava olan AFI Festivali’nin nefis seçkisini ve festival için tasarlanmış özel “sanal gerçeklik” (VR) bölümünü masaya yatırıyoruz.

  12. Manzaranın ruhu: Gürcan Keltek’le Koloni üzerine

    Gürcan Keltek’in Kosova'da düzenlenen belgesel ve kısa film festivali DokuFest'te Balkan Sineması Yeni Yetenek Ödülü'nü kazanan, Kıbrıs Harekâtı'nın ardında bıraktıklarını anlatan Koloni belgeseli manzaranın ruhunu taşıyor. Kıbrıs’ta yaşananlara ve Kıbrıs coğrafyasına farklı bir bakış sunan film, bir bellek kartografı gibi.

  13. Gücünü kaybetmiş hiyerarşi: Sarmaşık

    Sundance Film Festivali’nde yarıştıktan sonra İstanbul, Adana ve Malatya Film Festivallerinin de ulusal yarışmalarında boy gösteren Sarmaşık, devasa bir geminin içindeki esaretten yola çıkıp, güncel bir Türkiye fotoğrafı çekiyor.

  14. Çeyrek asır sonra: Boyz n the Hood

    “Bu sabah televizyonu açtım, şiddet dolu bir dünyada yaşamakla ilgili bir program vardı. Hep yabancı ülkeleri gösteriyorlardı. Düşünmeye başladım ve dedim ki, ya bilmiyorlar, ya göstermiyorlar, ya da umursamıyorlar mahallemizde olanları. Bütün bu yabancı ülkeleri gösterdiler, ama hiçbiri kardeşimin başına gelenleri göstermedi...”

  15. Silahlar ve güller: Afganistan’ın savaş halıları

    Geçtiğimiz günlerde Scotsdale Modern Sanat Müzesi’nde düzenlenen Afgan Savaş Halıları: Orta Doğu’nun Modern Sanatı sergisi üzerinden, Afganistan’da önemli bir sanat dalı ve ifade biçimi olmaya devam eden bu gelenek üzerine.

  16. Ankara üçlemesinin son çizgi romanı: Uzak Şehir

    Ankara’da bir kenar mahallede, entrika, para hırsı, sınıf atlama çabası, hesaplar, kurnazlıklar ve ölümlerle dolu bir suç dünyası...

  17. Tommy Hilfiger: F.A.M.E

    Tommy Hilfiger 2015 Sonbahar/Kış Koleksiyonu F.A.M.E. (Fashion, Art, Music, Entertainment), moda, sanat, müzik ve eğlenceyi buluşturuyor

  18. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] yazı işleri müdürü Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör Aylin Güngö[email protected] editörler