Ayaklandıran elektro popuyla günümüz anaakım müziğinin ikonlarından birine evrilen üç Grammy’li Dua Lipa; yaza damga vuran Greta Gerwig filmindeki deniz kızı Barbie macerasından sonra bambaşka sulara yelken açıyor. Son bir aydır, geçmişi sildiği Instagram hesabında 90’lar estetiğinden ilham aldığı, saçlarını kızıla boyadığı taze imajıyla arzıendam etmekte. Lipa için yeni bir dönemin işareti olan bu değişikliğin ilk meyvesi, Tame Impala’nın Kevin Parker’ıyla birlikte kaydedilmiş bir disco marşı: “Houdini”.

Yoldaki koleksiyonunu, “Bu albümün büyük bir kısmı, mutlak kaosun yaşandığı o neşeli anlarda ve sonuç ne olursa olsun dünyayı hafiflik ve iyimserlikle döndürdüğüm o anlarda yazıldı.” sözleriyle anlatan Dua Lipa’nın tanışma merasimi olarak “Houdini”yi seçmiş olması tesadüf değil elbet. Zira “gecenin sona yaklaştığı ve biraz da terlediğiniz ama partinin bitmesini istemediğiniz saat 04.00 hissi”ni temsil ediyor parça.

Oyuncaklı bir bas yürüyüşü ve atmosferik akorların sohbeti üzerinde “Belki kalmamı sağlayacak kişi sen olabilirsin.” diye flört edilen kişiye meydan okunuyor; daha açık olması, daha fazla çaba göstermesi bekleniyor. Son çeyrekte şarkıyı, Kevin Parker usulü bir synth dramasıyla başlayıp hikâyeyi finale bağlayan güçlü bir melodik akış ele geçiriyor; söz konusu ikilinin arasındaki kıvılcımlar harlanıyor.

Dua Lipa, kapak görselinden vokaline kadar üretiminin her parçasında üzerine gururla giydiği tavrı şöyle açıklıyor: “‘Houdini’ oldukça alaycı bir çalışma; birisinin gerçekten benim için uğraşmaya değer olup olmadığı ya da sonunda onu hayalet olarak görüp görmeyeceğim fikrini araştırıyor. Bir şeyin seni nereye götüreceğini asla bilemezsin, hayatın yoluna çıkardığı her şeye açık olmanın güzelliği budur.” 

Manu Cossu’nun görüntü yönetmeni André Chemetoff ile birlikte çektiği klip de bu fikirleri destekler nitelikte. Müzisyenin bir dans salonunda, ışıklar altında koreografisini gözden geçirdiği videoda ortam kalabalıklaşmaya, ısınmaya başladıkça optik yanılsamalar arasında kayboluyoruz.