Fallout, The Sympathizer ve bu hafta başka ne izlesek?

Hazırlayan: Burcu Teker

Vizyon takviminden ve farklı platformların kataloglarından film, dizi, belgesel ve şov tavsiyelerimizi içeren ne izlesek seçkimizde Westworld yaratıcılarından Bethesda’nın hit post apokaliptik oyununa drama uyarlaması Fallout, Park Chan-wook ve Robert Downey Jr ortaklığında taşlamalı casusluk gerilimi The Sympathizer, Stéphan Castang’ın ilk uzun metrajlı yönetmenlik denemesi Vincent doit mourir / Vincent Must Die ve çok daha fazlası yer alıyor.


Fallout (Prime Video, 11 Nisan)

Nedir: Piyasaya sürüldüğü 1997’den bu yana sektörün en popülerlerinden biri hâline gelip fenomene dönüşen RPG oyunu Fallout’un küçük ekran uyarlaması; izleyicisini, doğal kaynaklarını tüketen dünyada nükleer yıkımla karşı karşıya kalan insanların radyasyondan, mutantlardan ve türlü kanun kaçağından korunmak için yeraltı sığınaklarında yaşamak zorunda kaldığı kıyamet sonrası Los Angeles’ına götüren post-apokaliptik bir distopya vadediyor.

Neye benzer: 2014 tarihli William Gibson bilim kurgusundan yine Jonathan Nolan ve Lisa Joy tarafından uyarlanan The Peripheral bilinç transferi üzerine eğilirken bir sanal gerçeklik oyunu vasıtasıyla teknolojinin hüküm sürdüğü geleceği deneyimlerken işlerin düşündüğünden farklı olduğunu idrak eden Flynne Fisher’ı (Chloë Grace Moretz) takip ediyor.

Kimler var: Kilter Films çatısı altında dizinin yürütücü yapımcılığını, Westworld‘ün yaratıcıları Jonathan Nolan ve Lisa Joy üstlenirken Ella Purnell, Aaron Moten ve Walton Goggins başrollere hayat veren üçlü. Seride baş yapımcı olarak görev alan bir diğer isim oyun stüdyosu Bethesda’nın direktörü Todd Howard.

The Sympathizer (HBO Max, 14 Nisan / BluTV, 15 Nisan)

Nedir: Vietnam asıllı ABD’li yazar Viet Thanh Nguyen’in Pulitzer ödüllü romanından uyarlanan seri; göçmen kimliğine çok yönlü bir bakış atan, etnik kimlik ve emperyalizm üzerine bir hiciv. Vietnam Savaşı’nın son günlerinde yarı Fransız, yarı Vietnamlı komünist bir casusun mücadelesini gözler önüne seren dizi, iki dünya arasında kalan bu yaşamın üstesinden geldikleri ve gelemediklerine ışık tutmakla kalmıyor; Vietnam Savaşı’nın edebiyata, sinemaya ve bugün verdiğimiz mücadelelere bıraktığı mirası inceliyor.

Neye benzer: Hızlı akan eğlenceli ve fakat yeri gelince de sert casusluk gerilimine merakı olanlar aradıklarını Slow Horses’ta da bulabilir.

Kimler var: Mini seride BAFTA ödüllü efsanevi Koreli yönetmen Park Chan-wook ile birden fazla karaktere hayat veren Robert Downey Jr. güçlerini birleştirmiş. Park Chan-wook’la sohbetimiz de yakında bantmag.com’da olacak.


BUNLAR DA VAR! 
Gözden kaçmasın

Vincent doit mourir / Vincent Must Die (Vizyon, 12 Nisan)

Ödüllü yönetmen Stéphan Castang’ın prömiyerini 76. Cannes Film Festivali’nde yapan fantastik kara komedisi Vincent doit mourir / Vincent Must Die, son derece sıradan bir karakter olan Vincent’ın; aniden, açıklanamaz bir şekilde akla hayale gelebilecek herkes tarafından öldürülmeye çalışılması nedeniyle insanlardan köşe bucak kaçması suretiyle tepetaklak olan hayatını merkezine alan bir anlatıya sahip. Varoluşsal bir alegoriden basit bir hayatta kalma gerilimine, eğlenceden şiddete türler arasında sıçramalarla nabız değiştirmekten çekinmeyen yapım; asırlardır süregelen gerginlik, paranoya ve huzursuzluğun bu kez kişisele indirgendiği ironik, keskin bir sorgulama şöleni.

Perfect Days (MUBI, 12 Nisan)

Wim Wenders’in Cannes’dan ödülle dönen son filmi; günlük hayatına dâhil olanların gizemli, tuhaf, meczup gibi pek çok şekilde tanımlayacağı ve bu hâliyle kimselerin gözüne pek de yabancı gelmeyecek Hirayama’yı takip ediyor. Ana karakterin hayatının rutinine dalarken; fazlaca mekanik görünen tekrara rağmen aslında her seferinde uzam, anlam ve mekâna dair başka bir parçanın değiştiği sekansta, kameranın gözüyle birlikte genişleyen koca bir hayatın, tüm olağanlığıyla bir başkasını kıskandıracak kadar kendine özgü ve tam da bu yüzden anlaşılmamaya mahkûm kalmış parçalarına tanıklık ediyoruz.

Esin Çalışkan’ın Perfect Days üzerine düşündükleri burada.

Franklin (Apple TV+, 12 Nisan)

Benjamin Franklin’in Amerikan Devrimi’ne Fransız desteğinin sağlanmasındaki önemli rolünü mercek altına alan tarihi drama. Franklin’in Fransa’ya gelişiyle diplomasinin tehlikeli sularında gezinmesinin, kariyerinin en büyük kumarını oynayarak tarihin akışını değiştirme arayışının etrafında dönüyor. Pulitzer ödüllü Stacy Schiff’in A Great Improvisation: Franklin, France, and the Birth of America’sı, dizinin kaynak materyali.İleri yaşına rağmen daha önce hiç rol almadığı bir dönem draması projesine şevkle katılan Oscar ödüllü Michael Douglas’ın başrolde yer aldığı yapımın yönetmenliğini iki Emmy ödüllü Tim Van Patten üstlenmiş. 

The Greatest Hits (Disney+, 12 Nisan)

Ned Benson’ın yazıp yönettiği fantastik romantik komedi; vakitsiz kaybettiği erkek arkadaşının yasını tutan Harriet’in, dinmeyen acısını sığındığı şarkılarla hafifletmeye çalışırken metaforik olarak hep üzerinde durulan “müziğin zamanda yolculuk yaptırma kudreti”ni fiziksel biçimde deneyimlemesini izliyor. Ha bir de müzik ile bellek arasındaki bağlantıda yolculuğuna devam eden yorgun gönüllü baş karakterimizin aklına şu takılıyor: Geçmişi değiştirebilse bile, değiştirmeli mi? Filmin müzikleri, Everything Everywhere All at Once ile En İyi Film Müziği dalında Oscar’a aday gösterilen besteci Ryan Lott ellerinden.

Ctrl+Alt+Desire (Paramount+, 16 Nisan)

Çevrimiçi kamera modelliği dünyasıyla tanışmasının ardından Bulgar model Silvie’nin dikkatini çekebilmek için ailesinden 100 binlerce dolar çalıp internet üzerinde kendine parayı ikinci plana atmış, özgüvenli bir alter ego yaratan 29 yaşındaki Grant Amato’nun adım adım kaosa sürüklenerek 2019’da Florida’daki evlerinde annesi, babası ve erkek kardeşini infaz etmesi hakkında üç bölümlük mini belgesel dizi. Dijital bağımlılık, yalnızlık ve çarpıtılmış gerçekliklerin saplantıya ve hatta nihayetinde cinayete dahi evrilebileceğinin altını çizmeyi misyon edinmiş seride reji, ilk yönetmenlik sınavını veren deneyimli belgeselci Colin Archdeacon’a emanet.

Under the Bridge (Hulu, 17 Nisan)

1997 yılında katıldığı partiden bir daha evine dönmeyen 14 yaşındaki Reena Virk’ün gerçek hikâyesine dayanan mini true crime serisi. Rebecca Godfrey’in aynı adlı romanından uyarlanan yapımda Lily Gladstone, erkek egemen meslek grubunda ayakta kalma mücadelesi veren yerel dedektif Cam Bentland’a hayat veriyor. Bentland; cinayetin sorumlusu olabilecek herkesi mercek altına aldığı ve derinlere indikçe tüyler ürpertici keşifler yaptığı soruşturmasını, gizemi kaleme almak isteyen yazar Godfrey (Riley Keough) ile iş birliğine giderek yürütüyor.


Boy
Hâlâ izlemediyseniz

*Talk to Me (Showtime, 1 Nisan)

*Boy (MUBI, 1 Nisan) 

*The Creator (Disney+, 4 Nisan)

*Scoop (Netflix, 5 Nisan)

*She Came to Me (Apple TV+, 6 Nisan)

*Ingeborg Bachmann / Journey into the Desert (MUBI, 6 Nisan)

*Prens – 2. Sezon (BluTV, 9 Nisan)