Fatih Akın’ın Hollywood serüveninde heyecan verici gelişmeler
Berlinale’de Altın Ayı’ya layık görülen Duvara Karşı, Venedik’te Jüri Özel Ödülü kazanan Soul Kitchen veya Cannes’dan senaryo ödülüyle dönen Yaşamın Kıyısında gibi yapımlarla örülü bir filmografiye sahip olsa da okyanusun öteki tarafında Fatih Akın ismi özellikle Aus dem Nichts (Paramparça) ile bilinmekte. Diane Kruger’e Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu ödülü kazandıran yapım, Almanya’yı temsil ederek Altın Küre’de Yabancı Dilde En İyi Film kategorisinde galip gelmişti.
2018’deki zaferinden beri Hollywood ile dirsek temasını sürdüren Akın’ın ismi, 2019’da Stephen King’in Firestarter romanı ile anılmış fakat kreatif anlaşmazlıklar nedeniyle uyarlama Keith Thomas’a paslanmıştı. Geçtiğimiz yıl HBO için Diane Kruger’in başrolde yer alacağı, Marlene Dietrich‘e odaklanan altı bölümlük bir mini dizi çekeceği söyleniyordu fakat daha sonra bu girişimden de ses seda kesildi.
Deadline’ın haberine göre Hollywood menşeli yapım şirketi Sentient Entertainment, yeni projelerde birlikte çalışmak üzere Fatih Akın ile el sıkıştı. Şirket ile ortaklıklarını sürdüren isimler arasında Michael Zam ve Jaffe Cohen (Feud: Bette and Joan), Sean Conway (We Are Who We Are), Ben Hibon (Star Trek: Prodigy), Pierre Morel (Taken), Antonio Negret (Riverdale) gibileri var.
Yetkililerden Christopher Tuffin “Fatih ve ekibiyle birlikte çalışarak kışkırtıcı, derin ve etkileyici öyküler anlatmada onları desteklemekten onur duyuyorum” demekte. Dünya çapında bir izleyici kitlesine ulaştırmakta kararlı olduklarını söylüyorlar. Üstelik bu anlaşmanın ilk meyvesi belli olmuş bile: Japon illüstratör Osamu Tezuka’nın grafik romanı Buddha‘nın hakları, televizyona uyarlanmak üzere satın alınmış.
Rap ve suç dünyasının derinliklerinde
Akın şu aralar çekimleri Almanya’da devam eden, rap dünyasında geçecek gangster draması Rheingold’un prodüksiyon sürecinde. Biyografik öğeler taşıyacak film, rapçi ve plak şirketi sahibi Xatar’ın öyküsünü anlatacak. Gerçek adı Giwar Hajabi olan Xatar’ın mahlası, Kürtçe’de “tehlike” anlamına geliyor. İran’dan Avrupa’ya göçen mülteci bir ailenin çocuğu, yasaklanmış albümleri ve suç dünyasına olan yakınlığıyla meşhur. 2009’da bir darphane aracından 1,7 milyon euro değerinde altını gasp etmiş; kaçtığı Irak’ta çeşitli işkencelere maruz kalmış, Almanya hükümetine teslim edilmesiyle 2014’e kadar tutuklu kalmıştı.
