Julian Casablancas “S.O.S. - Earth Is a Mess”de Noam Chomsky’i ağırladı

The Strokes ve The Voidz’in kurucu üyesi Julian Casablancas, Rolling Stone ile ortak hazırladığı; gazeteci, girişimci, aktivist ve araştırmacılara mevcut siyasi ortam ve iklim krizine yönelik sorular yönelttiği röportaj serisi S.O.S. – Earth Is a Mess’de Noam Chomsky’i ağırladı.

Casablancas’ın bütün projelerinde olduğu gibi bu röportaj serisinde de retro ve uzay teması her detayda kendine yer buluyor. Müzisyen, yüz yüze görüşmenin mümkün olmadığı bu şartlarda ekran üzerinden haberleşmeyi farklı bir kurgusallıkla sunmakta. Her bölümde değişen sahne tasarımı, bu bölümde Casablancas’ı devasa bir kütüphanede araştırmacı olarak sunuyor. Bu devasa yapı içindeki arayışı onu, Oz Büyücüsü’ndeki meşhur sahneyi andıran bir hologram yerleştirme içinde, “günümüzün en önemli beyinleri”nden Chomsky ile buluşturuyor.

Oğlunun Rusya ile ilgili bir ödev hazırladığını ve tüm jenerik kaynakların Rusya’yı demokrasi ile yönetilen bir ülke olarak tanımladığını belirten Casablancas, “‘Rusya bir demokratik ülke midir’ sorusunu yönelten bir çocuğu nasıl cevap verilir?” diyerek tartışmayı açıyor.

Chomsky’nin temas ettiği başlıklar

Chomsky konuşma boyunca sadece Rusya’nın temsil edilmeyen kitlesinden söz etmiyor. Çuvaldızı kendine de batırarak, Amerika’nın mevcut yönetimindeki büyük problemleri de gözler önüne seriyor. Kontrollü kapitalizmin altın çağının sona ermesi ile birlikte Amerika’daki sistemin ne denli zorlu şartlar yarattığından, Neo-Liberal politikaların globalleşmesiyle birlikte devletin bir problem olarak görülüp gücün halkı devre dışı bırakan özel yatırımcılara devredilmesinden ve beraberinde getirdiği kaotik ve adaletsiz ekonomik düzenden de söz ediyor. Amerika’daki ırkçı faaliyetler, 60’lı yıllarda yaşanan şiddet dolu olaylar, Martin Luther King, eğitim sistemindeki problemler, Chomsky’nin eğitime yönelik sistem önerisi ve bir dilbilimci de olan düşünürün siyasi dünya ve reklam sektöründeki sloganların perde arkasını araladığı sözleri; yaklaşık 30 dakikayı bulan bu tartışmada.

Röportaj, Casablancas’ın “Eğer sihirli bir asaya sahip olsaydın ne yapardın?” sorusuyla bitiyor. Bu noktada Chomsky “Eğer sihirli bir asam olsaydı, insanların anlamasını sağlardım. Çevreyi ele alalım, ki yüzleştiğiniz en hayati konu. Küresel ısınmayı kontrol altına alabilmemiz için abartamazsınız bir ya da iki 10 yılımız kaldı, bu kadar. Eğer bunu yapmazsak, sonumuz geldi. Herkesin öleceğinden söz etmiyorum ama geri döndürülemez bir yolda ilerliyor olacağız.” açıklamasında bulunuyor. Metan gazı gibi ölümcül gazların salınımının arttığını belirten istatistiklere değiyor, yönetimlerin fosil yakıt tüketimini artırarak dünyadaki hayatı yok etmekte kararlı olduğundan söz ediyor ve tüm bunlara karşı çıkmazsak birbirimize veda edebiliriz diyerek konuşmaya nokta koyuyor.

Casablancas’ın kişisel instagram hesabından da duyurduğu konuşmaya başlık önerisi “Dünya Entelektüellerinden İnsanlık İçin Umutsuz Bir Yakarış: Eğer Şimdi Harekete Geçmezsek Yok Olacağız” şeklinde oldu. Casablancas, Chomsky’nin gelecek ayın Rolling Stone kapağında yer alacağını da buradan duyurdu.

Casablancas ile Rolling Stone’un diğer iş birlikleri

S.O.S. – Earth Is a Mess ile daha önce Casablancas’ın sorularını yanıtlayan isimler ise; Pulitzer Ödüllü Amerikalı bir gazeteci Chris Hedges, daha önce başkanlığa aday da olmuş girişimci Andrew Yang ve özellikle Doğu Timor Özgürlük Hareketi’nde yaşananlara ışık tutan çalışmasıyla bilinen araştırmacı gazeteci Amy Goodman. Son yıllarda politik tavrıyla da oldukça aktif olan Casablancas, geçtiğimiz seçim döneminde Bernie Sanders’ın kampanyasına The Strokes ile destek vermiş; yine Rolling Stone işbirliğiyle Kanadalı bilim insanı ve eleştirel pedagojinin kurucularından Henry Giroux ile bir röportaj yapmış ve birlikte bir panele katılmıştı.

Yazı: Biçem Kaya