Mashrou’ Leila nefret söylemlerinin kıskacında

Lübnanlı indie pop grubu Mashrou’ Leila dünya genelinde çokça ilgi görüyor. Kendi ülkesi ve bazı yakın coğrafyalarda ise LGBTİ+ aktivisti kimliği ve politik içerikli kayıtları nedeniyle uzun yıllardır pek çok engelle karşılaşan topluluk, defalarca boykot edildi, konserinde gökkuşağı bayrağı açanlar tutuklandı. Açık gay kimliğiyle tanınan solist Hamed Sinno’nun sosyal mücadelesi ve Lübnan politikalarına değinen hicivli şarkı sözleri muhafazakâr çevrelerce, “Hristiyan değerlerini aşağılamak ve toplumu tehlikeye atmak”la suçlandı. 

Ne yazık ki Mashrou’ Leila, artık bu baskılardan yılmış gibi görünüyor. Öyle ki Hamed Sinno, katıldığı Sarde After Dinner adlı podcastte; grubun şimdilerde yeni bir proje planlamadığını, maruz bırakıldıkları iftira ve nefret söylemlerinin yarattığı stres ve konser iptallerinin yaşattığı maddi zorluklar sebebiyle devam etmenin kendileri için sürdürülebilir olmadığını açıkladı. 

Milliyetçilik ve homofobinin yok ettiği bir güzelliğin daha arkasından bakıyor olmak, zar zor ayakta tutmaya çalıştığımız umutlarımızı bir kez daha kırsa da Mashrou’ Leila’nın bugüne kadarki direnişi, geriye bıraktıkları yaşamaya devam edecek elbette.

2008’de Beyrut Amerikan Üniversitesi’nde yedi arkadaşın bir araya gelmesiyle kurulan topluluk, yıllar içinde bir dizi hit albüm yayımlayarak Arap pop müzik sahnesi için etkili figürlerden biri oldu. Doğu ve Batı’nın geleneksel tınılarını türleri büken bir karışımla sunduğu müziğini; aşk, devrim ve kuir varoluşa temalarına dokunan sözlerle süsledi. Bu bakımdan Arap sahnesindeki en yenilikçi gruplardan biri sayılan Mashrou’ Leila, birçok kişi için yaşantılarımıza zarar verdiği aşikar olan kimi geleneksel söylemlerle dans ederek başa çıkabilecek bir ses olarak görüldü.

 
Dağılma sinyalleri veren son gelişmeler, grubun dinleyici kitlesi tarafında sarsıcı bir etki yarattı hâliyle. Sosyal medya üzerinden sayısız destek mesajı alan solist Hamed Sinno, bir Instagram story’si aracılığıyla dinleyicilerine teşekkürlerini iletti. Güzel üretimleri fark edecek, kalbiyle görecek birileri her zaman var; nefretten beslenen kalabalıklarca engellerle boğuşmak zorunda bırakılanların yalnız hissetmemesi dileğiyle.

Giriş görseli: Reuters