Z Raporu: Soft Analog

2019’dan bu yana aktif olan Ankara çıkışlı grup Soft Analog’un ilk uzunçaları DANS İLLÜZYON geçtiğimiz günlerde dinlemeye açıldı. Şüphe, kaçış, bıkkınlık gibi hislerden geçtikten sonra dinleyiciye kendisini silkinmiş, “uyanmış”, yenilenmiş bir hâlde bulduran albüm, enerjiyi bir an bile düşürmüyor. DANS İLLÜZYON’un ilk konseri 1 Kasım’da Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde olacak. Biletler burada.

Soft Analog’dan İdil Tavşanlı ve Ömer Çelik’e sorduk: Finalini değiştirmek istediğin bir film? Bugüne kadar hakkında yazılmış en yanlış şey? Küçükken bir idolün var mıydı? Buyrunuz Soft Analog Z Raporu’na.

Gündemi en çok nerelerden takip etmeyi tercih ediyorsun?

İdil: Daha çok sosyal medyadan takip ediyorum. Hatta istemeden de olsa (yeni sevmediğim adı) X’ten haberlere maruz kalmış oluyorum. Tabii hepsinin doğruluğu o kadar kesin olmuyor. 

Ömer: Genelde X’e bakıyorum ben de, arada sırada ekşi sözlük’te gezerim.

Hâlâ televizyon izliyor musun? İzliyorsan ne izliyorsun?

İdil: Televizyon izlemiyorum. Daha çok film / dizi platformlarını kullanıyorum MUBI, Netflix gibi. En son The Bear dizisini izledim.

Ömer: Televizyonu sadece milli maçlar zamanı açıyorum. En son şampiyon olduğumuz voleybol maçını izlemiştim.

Günde kaç saat, en çok hangi platformlarda vakit geçiriyorsun?

İdil: Hem içerik paylaşmamız gerektiği için hem de gündelik akıştan haberdar olmak için en çok İnstagram ve YouTube’da vakit geçiriyorum. Tahminimce toplam üç saati vardır.

Ömer: Soft Analog’un sosyal medya hesabına da çoğu zaman baktığım için telefon başındaki saatlerim iyidir. Beynimi aşırı boşaltmak istersem dört beş saat TikTok’a girdiğim bile oluyor.

Finalini değiştirmek istediğin bir film? 

İdil: Sound of Metal filminde bir değişiklik yapmak isterdim, aslında son sahnesini çok seviyorum ama filmin akışında yaşananları daha ileri taşımak isteyebilirdim. 

Ömer: Film olarak değil ancak dizi olarak Game of Thrones’un final sezonunu komple değiştirmek isterdim.

En son izlediğin belgesel?

İdil ve Ömer: En son ikimiz de birlikte Moonage Daydream’‘i izlemiştik.

Belgesel çekecek olsan neyle ilgili olurdu?

İdil: Bir sanatçı veya müzik grubunun sahne şovunun belgeselini yapmak isterdim.

Ömer: Kuşlar ile ilgili bir belgesel fikri hoş olurdu; örneğin kıta değiştirdikleri dönemleri.

Son zamanlarda seni en çok etkileyen oyunculuk performansı?

İdil: The Bear dizisindeki bütün oyuncuların performansına hayran kaldım. Gerçekten etkileyiciydi. 

Ömer: Joker filminde Joaquin Phoenix‘in performansına bayılmıştım.

Yeniden yaşamak isteyeceğin bir gün / an?

İdil: 2018 yazında bir haftayı tekrar yaşamak isterdim. Sziget’e gittiğimiz birçok ülkeyi gezdiğimiz bir haftaydı. 

Ömer: Genelde böyle sorulara cevap veremem çünkü her şey olduğu gibi yaşanıp biter benim için.

En son okuduğun kitap?

İdil: En son Mary Shelley – Frankenstein’ı okudum. 

Ömer: Sabahattin Ali – Kürk Mantolu Madonna.

Son dönemde haberdar olduğun ve sıkı takibe aldığın hesaplar var mı?

İdil: Sosyal medya platformlarında çok sık vakit geçirdiğim söylenemez ama daha çok YouTube içerikleriyle zaman geçiriyorum; örneğin Filme Gitmeden Önce ve kokulara olan ilgim sebebiyle Curly Scents kanallarının videolarını takip ediyorum.

Ömer: Mux Dijital, polyhop, pixselacademy gibi instagram hesaplarını seviyorum, genelde mixing, prodüksiyon ile ilgili olan sayfaları takip ediyorum.

Ekranda görmeye bayıldığın biri?

İdil: Biraz eskiye dönüp cevap vereyim: Seyfi Dursunoğlu’nu Huysuz Virjin olarak ekranlarda görmeyi çok severdim.

Ömer: Sinan Canan’ı çok severim.

Bu aralar sana en iyi gelen şey?

İdil: Kedilerimle birlikte vakit geçirmek bu ara beni çok sakinleştiriyor. 

Ömer: Oyun oynamak çok sevdiğim bir aktivite. Kafamı boşaltıyor iyi geliyor.

En son yaptığın yolculuk nereyeydi? Birkaç cümlede özetleyebilir misin?

İdil ve Ömer: En son birlikte İstanbul’a konser vermeye gittik. Kadıköy Sahne’de çok keyifli bir konser verdik. Herkes çok güzel bir enerjiye sahipti ve güzel bir gece oldu. Galiba bir süreliğine son “Yolculuk” konserini vermiş olduk.

Bugüne kadar hakkında yazılmış en yanlış şey?

İdil: Lin Pesto olup olmadığım sorusu. 

Ömer: Henüz öyle bir şey yaşamadım galiba.

Hayatta yaptığın ilk iş neydi? Anlatır mısın? 

İdil: İlk olarak kısa bir süreliğine bir kafede baristalık yapmıştım. Baya da keyif aldığım bir tecrübe olmuştu. 

Ömer: Liseye geçerken, tanıdığımızın kadın giyim dükkânında satış temsilcisi olmuştum.

Küçükken bir idolün var mıydı?

İdil: Ortaokulda Chris Cornell hayranıydım; hep performanslarını ve müzik kliplerini izlerdim, o zamanlar idolüm oydu. 

Ömer: İsmail YK çok severdim, tarzı Shaggy vokali falan. Ama zamanla azaldı o hisler. 

Son zamanlarda en çok dinlediğin müzikler?

İdil: Son zamanlarda en çok Röyksopp’un son çıkan albümü Profound Mysteries’i dinledim. 

Ömer: Camel – Mirage albümünü arada sırada döner döner dinlerim.

Senin hakkında muhtemelen bilmediğimiz bir şey?

İdil: İlkokuldayken High School Musical fanı olmam ve ingilizceyi o gazla öğrenmem. 

Ömer: Genelde hep özel okullarda burslu okudum; başarılı bir akademik kariyerim vardı, bu yüzden ailem müzik yapmamı hiç istemedi.