Ansen, mağara alegorisi ve bireyin özgürleşmesi
Ansen 11. sergisi olan Allegory of The Cave’de, Platon‘un Devlet adlı eserinin yedinci kitabında Sokrates’in ağzından ortaya atılan mağara alegorisinden aldığı ilhamı kendi sanatsal pratiği ile yorumluyor. Sergi, alegoride kendi algı mağaralarında yaşayan insanların bakışını yönlendiren “mağara duvarına yansıyan imajlar” ile sanatçının “galeri duvarında sergilediği yapıtlar” arasındaki metaforik benzeşmeye dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Malzeme seçimini, ele aldığı konunun kavramsal çerçevesi doğrultusunda belirleyen ve anıştıran nesneler üzerine çalışan Ansen, bu kez metaforlar aracılığıyla görünenin ardındaki asıl hikâyeyi keşfetmek için bir yol açıyor. Alegorideki yansıyan ile onun ardındaki gerçeklik doğrultusunda bireyin özgürleşmesi fikrine tutunan eserler, izleyiciyi ipuçlarını takip etmeye yönlendiriyor. Multidisipliner metotlar kullanarak kurgulanan işlerde, özgürleşme teması etrafında dünya edebiyatının iz bırakmış yapıtları ile tarih boyunca tekrarlayan güç ve iktidar ilişkisinin yarattığı kavramlar Ansen’in büyülü dünyasında bir araya geliyor.
Sanatçı, mağara olgusunun galeri ortamı ile benzeştiği iddiasını, özgürleşmenin ancak bireyin, yani izleyicinin kendini zorladıkça imkân bulabileceği gerçeğine dayandırıyor. İzleyicinin karşılaştığı tüm imajlara rağmen hikâyeden kendi gerçeğini okuyabilmesini ve bundan bahsedebilmesini oldukça önemsiyor.
Ansen’in 2004’te x-ist’te açtığı ilk kişisel sergisinden bu yana dijital sanatın çerçevesini genişletmek üzere oluşturduğu kendine has üslubu, yer yer anlatımsal, yer yer emprovize bir netice ile serginin yapıtlarında Allegory of The Cave’de yeniden hayat buluyor. Sergi, 9 Eylül – 8 Ekim 2022 tarihleri arasında x-ist‘te görülebilir.
