Sosyal medya canavarı, gezgin insan Bawer Çakır’a bu sene sinirini bozan politik olayları sorduk, açtı ağzını yumdu gözünü ve bize 2014 için çeşitli beddualar sıraladı.
“10 Kasım, 29 Ekim, 23 Nisan, KaKaTeCe’nin “kurtuluşu” (işgal okuyunuz) gibi günlerde Atatürk için saygı duruşu isteyen Kemalistlere denk gelesin!”
“28 Şubat’ta mağdurduk. Sonrasında mağdurduk, öncesinde mağdurduk, simdi mağduruz, biz mağduruz hep mağduruz”cu, geçmişte mağdur oldukları şeyleri bugün başkalarına yapan, dün-dündür-bugün-bugündürcü, borusu ötsün, tenceresi kaynasıncılara edilebilir. Aşağıdaki videoyu izleyenler tahribat gücü hakkında fikir edinebilirler.
“Hakkında hırsızlık/yolsuzluk iddiaları ortaya atılsın, kirli çamaşırların ortalığa saçılsın, skandal üstüne skandal patlasın, flaş haberlere konu olasın!”
Sürekli sizi izleyen, gözetleyen, evinize gireni çıkanı takip edip merdivende, bakkalda karşılaştığınızda hemen sorularıyla evinizde neler olup bittiğini bildiğini ima eden, lafı doğrudan söylemeyip kenardan kenardan dolanan, apartman aidatını iki gün geciktirince kapınıza Viyana muamelesi yapıp dayanan, ahlak, ar, namus, mahallemizin bıdı bıdısı, apartmanın gıdı gıdısı diye diye gençliğinizi solduran komşulara karşı 10 kaplan gücünde beddua. Yürekten ve inanarak edildiğinde komşunun ocağına incir ağacı dikme garantisi var.
“Hiçbir tweetin RT’lenmeye, yazdıklarını kimse FAV’a atmaya, bir gecede 300 kişi anforovlaya! ‘rkdslr spam yiyorum, lütfen destek’ diye tweet atmak zorunda kalasan!!!”
Kendilerini radikal, anarşist, devrimci, şucu bucu şeklinde tanıtan/satan ama aslında kösedeki kahvedeki Osman ağbi, Nurullah dayı, Necmettin amcanın tweet atabileni olan cinsiyetçi, küfürbaz, homofobik/transfobik, ayrımcı, ırkçı ve dahi ne kadar tiksinç şey varsa sahip olan trollere ve 3 RT alacağım diye 40 takla atan, yalan haber yayan, doğrulanmamış bilgileri tweet’leyen sevimsizler için… Bu bedduayı ettiğiniz zırtapozun sırtının yere gelmesi olanaksız. (Önemli not: Bedduanın esnek bir yapısı var. Kişinin takipçi sayısına göre 300 rakamı ile oynanabilir. Takipçi sayısının yüzde 25’i üzerinden hesaplanabilir.)
“Hilal Kaplan, Yıldıray Oğur, Meryem Gayberi, Markar Esayan, Ceren Kenar ve Melih Altıok tarafından savunulasan, yandaş medyanın desteğini alasan!”
Bu uzun vadeli bir beddua olup etkisini zamana yayılan bir biçimde göstermektedir. Bu nedenle bedduayı etmeden evvel sakin olmalı, aceleci davranıp etkisini azaltmamalısınız. Peki kimler için edilebilir? Hayatınızı kendi malı gibi gören babalar, anneler, ağbiler, dayılar, amcalar ve bilumum aile büyükleri için tavsiye edilir. Siyaha ısrarla beyaz diyen, siyahın siyah olduğu ortaya çıktığında bile “hayır o beyaz” diye devam eden tas kafalılar için, kabına göre sekil alan karaktersizler için de uygundur.
“Haziranın son haftası Taksim’de yapılan LGBT Onur Yürüyüşü’ne katılan 50 bin kişinin ortasına düşesen! Dört saat boyunca “Neredesin askım? Buradayım aşkım! Ay ay ay ay ay!!!!” sloganına maruz kalasan!”
Tahmin ettiğiniz gibi homofobik/transfobik dangalaklar için aç/tok karnına fark etmez, günde 3 kere edilebilir. 4 saat boyunca “Neredesin aşkım, buradayım aşkım”a maruz kalan kişinin homofobi/transfobi karşıtı olduğu İsviçreli bilim insanları tarafından yapılan deneyler sonucunda ispatlandı. Bu nedenle beddualar içindeki en hızlı etki göstereni.
“Profil fotona kimse “Ay çok güzel çıkmışsın” yazmasın, fotoğraflarını kimse layk etmesin, Foursquer’deki yer bildirimlerine kimse yorum yapmasın, poke’ladığın kimse seni geri poke’lamasın!!!”
Hayatı Biri Bizi Gözetliyor tadında yaşayan, mottosu “BENİ ÇEKEMEYEN ANTEN TAQSIN!!!” olan tanıdık, eş, dost için ideal beddua. Ona küçük “görmezden gelmeler” verin, sonrasına karışmayın. O kendi kendini imha edecektir.
“Filmin Ömür Gedik, albümün Gezegen Mehmet, tiyatro oyunun Akit gazetesi tarafından beğenilsin! Övgüler alsın, tavsiye edilsin!”
Bu bedduamız sürekli kendinden bahseden, yaptığı her şeyi öven, eşsiz sayan, eleştiriye gelemeyen, tavsiyelere kulak asmayan, en ufak bir karşı görüşte alınan, bozulan arkadaşlara geliyor. İş bu beddua “yazım, bestem, filmim, oyunum, suyum, buyum muhteşem, şu karşıdaki Istranca Dağları’nı da ben yarattım de hey de hey” havasında gezen sanatçı arkadaşlarımızı kendine getirecek okkalı beddua. Ömür Gedik’ten övgü alanın, Akit’te olumlu haberi çıkanın işlerinin rast gittiği görülmemiştir.
“Rüyanda Mahmut Tuncer’i Gangam Style çakması dansını yaparken gör! Bakışlarına maruz kal, figürlerine maruz kal, sesine maruz kal!!! Kal!!! Kal!!! Kal!!!”
Her durum, kişi, kurum için edilebilir. Bir kısıtlama yok. Beddua edilen kişi sabah uyandığında “Ay gördüm Allah, amentu billah” diyerek tövbe ediyor. Çünkü
“Mehmet Erdem tarafından cover’lanasin, 10 Mabel Martiz şarkısını arka arkaya dinleyesin, Elif Şafak Mevlana’dan, Sufizm’den bahsederken TV kanalını değiştiremeyesin, ifade özgürlüğü/gazetecilere uygulanan sansür kendi işine son verilince başladı sanan entelektüel yazar/köşeci/gazetecinin uzatılan her mikrofona ağlamaklı ağlamaklı açıklamalarına maruz kalasan!!!”
Kötülerin, bencillerin, hadsizlerin, overrated’ların, üçkâğıtçıların, sahtekâr imajcıların, kendinden başka bir şeyi ya da kişiyi önemsemeyen ama önemsiyormuş gibi görünenlerin korkulu rüyası beddua! Bu bedduaya maruz kalan kişinin hayat damarlarından biri kopuyor (teyitli).
“Fethullah Gülen’in ahını alasan!”
Geri dönüşü olmayan beddua. Bu bedduayı etmeden önce iyi düşünmeli, doğuracağı sonuçları iyi hesaplamalısınız. Son pişmanlığın fayda etmeyeceğini aklınızda tutmalısınız. Sonra yok efendim ben bilmiyordum, ben aslında bu olsun istememiştim filan yok. Undo tuşuna da bassanız Ctrl+Z de yapsanız faydasız. Bu nedenle beddua etmeden evvel yüzde 100 emin olmalısınız. Şayet eminseniz ve içiniz rahat ise bedduayı edip koltuğunuza oturmalı, sıcacık kahvenizin keyfini çıkarabilirsiniz. Zira DEV bir beddua ettiniz ve hedefinizdeki kişinin Küçük Emrah gibi bir kalemde sildiniz…
Happy new year badem şekerlerim!
