Alliance isimli yeni Grup Ses albümü, geçtiğimiz ay Fransa merkezli plak şirketi Besides Records aracılığıyla yayınlandı. Gantz, Elektro Hafız, Biblo, Kolonel Blip, Ethnique Punch gibi isimlerin konuk olduğu albümün ardından DJ setlerine hız veren Grup Ses, daha önce defalarca aynı sahneyi paylaştığı DJ Fitz ve Wooden Wisdom’la 18 Kasım akşamı Babylon’da bir kez daha güçlerini birleştirecek. Ekibin yeniden bir araya gelişi öncesinde DJ Fitz ve Grup Ses, hem Alliance hem de DJ Fitz’in setleri hakkında bir sohbete koyuldu.


DJ Fitz: Nasılsın?

Grup Ses: İyiyim. Tektosag Records için yeni bir podcast üzerine çalışıyorum.

DJ Fitz: Korkunç bir gazeteciyim, işte sorularım: Grup Ses nasıl başladı? Beni her şeyin en başına götür!

Grup Ses: 2007’de yılında dandik Türkçe pop şarkılarına yaptığım mash up’ları altında topladığım isim olarak başladı. İlk Grup Ses performansı Serhat Köksal’ın (2/5bz) organize ettiği Gözel Geceler’de olmuştu. Bir yıl sonra da Grup Ses’in ağırlıklı olarak enstrümantal hip hop beat’leri ve Türkçe kayıtlardan alınan sample’lara odaklanan ikinci versiyonu geldi: Grup Ses Beats. Yeni albümle de Grup Ses’in 3. dönemi başladı diyebilirim. Şimdi yapmaya çalıştığım şey bas müziğinin farklı türlerinden ilham alan daha detaylandırılmış bir müzik.

DJ Fitz: Alliance albümünün arkasındaki en baskın müzikal ilham kaynağı nedir?

Grup Ses: Bu albümde 2006 yılından bu yana yerel sahnede tanıştığım müzisyenlerin üretimlerinden etkilendim. Bazılarını Alliance’a dahil edebilmeyi de başardım. Albümdeki şarkıların çoğu ortak; albümün ismi de buradan geliyor.

DJ Fitz: Bu albümünde, ilk Grup Ses albümüne nazaran çok daha fazla işbirliği var. Albümdeki konuklarla çalışmak nasıl bir deneyimdi?

Grup Ses: Birlikte çalıştığım sanatçılar kendi müzik anlayışını beraberinde parçalara taşıdı. Ortak müzik yapmak tek başına yapmaktan çok daha eğlenceli diyebilirim. Devamı önümüzdeki dönemde de gelecek.

DJ Fitz: Peki bu genel olarak süreci yavaşlatıyor mu?

Grup Ses: Bazen evet, ama buna değiyor.

DJ Fitz: Albümü tanıtmak için geleneksel anlamıyla turne ya da konserler planlıyor musun?

Grup Ses: Albümü tanıtmak için DJ setlere devam edeceğim, henüz büyük bir turne görünürde yok. İki tane küçük lansman partisi olacak. 25 Kasım’da Da Poet, Biblo ve Ağaçkakan’la birlikte Arkaoda’da ve 3 Aralık’ta Gantz ve Nodul’la birlikte Pixie’de.

Image

DJ Fitz: Bugünlerde hangi müzikleri dinliyorsun? Favorilerin var mı?

Grup Ses: Hollanda’dan Music from Memory son zamanlarda en sevdiğim plak şirketi. roadside.picnic – Le Calafart (Le Horla Records), Da Poet – Beat Tape 2 (Tektosag) ve Ethnique Punch – Vinyet (Well Gedacht) albümleri de yerli sahneden seçtiklerim.

DJ Fitz: İstanbul ve Türkiye’deki müzik sahnesi şu sıralar ne durumda? Ülkenin politik durumunun büyük bir etkisi olduğunu tahmin ediyorum.

Grup Ses: İnsanlar üzerindeki baskı arttıkça bağımsız kültürel üretim de artıyor. Bu da beni daha fazla prodüksiyon yapmak konusunda tetikliyor. Şimdi Londra’daki bir plak şirketi için Ethnique Punch’la bir albüm yapmayı planlıyoruz. Bundan sonra Grup Ses ve başka isimler altında daha sık müzik yayınlacağımı umuyorum.

DJ Fitz: Türkiye’de Grup Ses albümlerine olan ilgi nasıl?

Grup Ses: Albüm şu an için Türkiye’de sadece İstanbul’daki plak dükkanlarında bulunabiliyor, (İzmir’de Ege Plak’ta var.) şimdiye kadar gidişat iyi.

DJ Fitz: Gelecek için planların ne? Önceki iki albümündekine benzer bir tarzda üçüncü bir albüm yapmayı planlıyor musun yoksa müzikal olarak farklı bir yöne mi gideceksin?

Grup Ses: Ethnique Punch’la yeni albüm yolda, yeni işbirlikleriyle Alliance 2’ye başlamak istiyorum. Ayrıca ufukta daha fazla remiks var. Ek olarak farklı isimlerde farklı projeler üzerinde çalışmaya devam ediyorum.


Grup Ses: Sıra bende Fitz, hazırlan! DJ setlerinden biri David Byrne’ün web sitesinde yayınlandı. Bu nasıl gerçekleşti? Onu önceden tanıyor muydun?

DJ Fitz: David Byrne’le hiçbir zaman tanışmadım, ama onun plak şirketi Luaka Bop’u yöneten kişi olan Eric’I tanıyorum. Benim setlerimin büyük bir destekçisi ve David’e onları dinleten kişi de o. Sonra Byrne bana e-mail attı ve onun radyosu için Orta Doğu ve Mağrip funk parçalarından bir set yapmamı istedi.

Grup Ses: Tipik bir DJ Fitz setinde ne tür parçalar duyabiliriz?

DJ Fitz: Afrobeat, Latin funk, Brazilya ritimleri vb.

Grup Ses: Dinleyiciler setlerine nasıl tepkiler veriyor? Hızlı bir şekilde türden türe atlıyorsun.

DJ Fitz: Genellikle bu çaldığım şehre ya da ülkeye göre değişiyor. Kendi sevdiğim ve insanları hareket ettirecek şarkıları çalıyorum.

Grup Ses: Gittiğin her yerde plak keşfi yaptığını biliyorum. Bize en ilginç plak keşif deneyimini anlatır mısın?

DJ Fitz: Sanırım Mumbai’deki Haji Ebrahim isimli dükkan tarihin en iyisiydi. Mumbai’nin derinliklerinde Nul Bazaar’da küçük bir dükkan. Eski plak kapaklarında parçalanmış anılar ve bozuk ekipmanlar satmış gibi gözüken bir dükkan. Orada saatler boyunca 70’ler ve 80’ler Hindistan’ından film müzikleri ve dahasını araştırdım. Dükkandaki adam sürekli arka odaya gidiyor ve her seferinde 50 plakla dönüyor ve o albümlerden şarkılardan çalıyordu. Bazı harikaydı ve bazıları gerçekten boktandı. Daha fazla isteyip istemediğimi sorup durdu ben de her seferinde “Evet” dedim ve o da içeri gidip daha fazla plakla geri dönüyor ve onları çalıyordu.

3 saat kadar sonra kenara ayırdığım yaklaşık 100 tane albümden oluşan yığının fiyatını sordum o da dükkanın sahibi olan kardeşi Haji Ebrahim’i araması gerektiğini söyledi. Çok şaşırmıştım. Sonrasında Haji Ebrahim’i beklememiz gerektiğini söyledi ve yaklaşık bir saat daha onu bekledik. Mumbai trafiği o kadar fena ki İstanbul trafiği yanında ana okulunda oyuncak arabalardaki çocuklar gibi kalır. Haji Ebrahim geldiğinde benim seçtiğim albümlere baktı, gülmeye başladı ve şunu sordu: “Tamam dostum, şimdi biraz güzel müzik dinlemek ister misin?” Ben de bu çılgın adamın kim olduğunu anlamaya çalışarak “Tamam” dedim.  Sonra o arka odaya geçti ve 50 tane çılgın, delirtici synth’ler, hareketli groove’lar, Bollywood basları ve sanki Everest Dağı’nın üstünde kayıyormuş gibi tınlayan Hint kadın vokallerle dolu albüm getirdi.

Bu albümler, benim yaptığım seçkiyi çok aptal ve anlamsız hale getirmişti. Ben de hemen onlara arkamı döndüm ve onun önereceği 100 albümü aldım. Bu işlem de iki saat sürdü. Sonrasında sadece Amerikan Doları üzerinden anlaşmak istediğini söyledi. Ben de ona Hindistan para birimi olan rupiyi önerdim. Bana “Bu para burada iyi değil” dedi. En sonunda ona dolarla ödemeye başladım, o da ayrıca euro ile ödeme de kabul ettiğini söyledi. O harika biriydi ve bu da şahane bir keşif hikayesiydi.

Grup Ses: Şu sıralar -eski ya da yeni- favorilerin neler?

DJ Fitz: Nijer’den Les Filles de Illighadad ve Küba’dan Juan Pablo Torres’i seviyorum.

Grup Ses: İstanbul’a birçok kez geldin. İlk ziyaretin ne zamandı? Türkiye’deki plak kültüründen haberdar mıydın?

DJ Fitz: İstanbul’a ilk olarak şamanik Japon pskiedelik grup Ghost’la, 2007 yılında turne menajerleri olarak gelmiştim. Yıllar içinde birçok kez geri döndüm ve orada defalarca DJ’lik yaptım ve bunu her seferinde çok sevdim. İstanbul’a ilk gelişimden önce bildiğim bir tane Türkçe albüm var: Erkin’in Elektronik Türküler albümü. O zamandan bu yana çok fazlasını öğrendim, bunun için sana da fazlasıyla teşekkür ederim dostum.

Grup Ses: Setlerini takip etmek için en iyi platform nedir?

DJ FITZ: www.mixcloud.com/fitz5000

  1. Seramikle dans etmek, rüyaları hayata geçirmek: Johnson Tsang

    Hong Kong’lu sanatçı Johnson Tsang ile, en yakın dostu seramikten ürettiği heykellerindeki beklenmedik gerçekliklerden yola çıkan bir muhabbete dalarak, kafasındakileri, duygularını ve yaratım sürecini anlamaya çalıştık.

  2. Haz ve acı aynı anda hissedilir: Meltem Şahin

    İllüstratör ve animatör Meltem Şahin’den, 11 Kasım’da Mixer’de açılacak, Gilles Deleuze, Friedrich Nietzsche ve Maurice Merleau-Ponty gibi düşünürlerin ele aldığı konuları animasyon ve optik oyuncaklar kullanarak yorumlayan ilk kişisel sergisi “Negative Pleasure”a uzanan kişisel tarihini dinledik.

  3. Aklımdakiler: Gaye Su Akyol

    Dinleyeni tarifi zor bir tutkuyla karşılayan yeni albüm Hologram İmparatorluğu dünyayı ele geçirirken, Gaye Su Akyol’un “dostlar meclisi”nden isimler, Gaye Su’ya merak ettiklerini, aklındakileri sordu.

  4. Alliance, Mumbai ve işbirlikleri: DJ Fitz ve Grup Ses

    18 Kasım’da Babylon sahnesinde Wooden Wisdom eşliğinde bir kez daha güçlerini birleştirecek DJ Fitz ve Grup Ses, Bant Mag. No:53 için sohbete koyuldu.

  5. Müziğin doğasında yaşayan topluluk: Gözyaşı Çetesi

    “Bizi dinlemeyecek insanlara ulaşmaya çalışmak yerine, biz bize kalmayı her zaman tercih ediyoruz”

  6. Önyargısız, küresel ve doğrudan: Glitterbeat Records

    “Müzisyenlere güçlü hikâyelerini paylaşabilmek için bir fırsat vermeye çalışmak bizim için bir onur.”

  7. Arkadaşlığı onurlandırmak: Famous Class ve LAMC

    Son yılların en dikkat çekici bağımsız müzik oluşumlarından Famous Class ve harika serileri LAMC karşınızda.

  8. Collin McClain’in müzikle dolu Türkiye yolculuğu

    “Hepimizin birbirine çok benzerken aynı kültürün içinde ne denli büyük farklılıklar olabileceğini göstermek istedim.”

  9. Teftiş: Bu ay ne dinlesem?

    Yakın zamanda keşfettiğimiz, etkilendiğimiz ve paylaşmak istediğimiz müziklerden bir seçki.

  10. A’dan Z’ye: David Lynch

    Gariplikler, hikâyeler ve unutulmaz karakterleriyle, David Lynch.

  11. Suni bir geçmiş yaratma peşindekiler: Albüm

    Evlat edindiklerini herkesten saklamak için ellerinden geleni yapan bir çift üzerinden memleket hâline kara mizah penceresinden bakan Albüm, Cannes, Sarajevo, Kudüs ve Adana gibi festivallerden ödülle döndü. Filmin ilk uzun metrajına imza atan yönetmeni Mehmet Can Mertoğlu ile söyleştik.

  12. A Monster Calls’un Connor’ı ve beyaz perdenin diğer “bullying” mağdurları

    Bu ay vizyona giren A Monster Calls’un ana karakteri Connor, okulda sürekli zorbalığa maruz kalınca çareyi bir canavarla arkadaşlık etmekte buluyor. Biz de Connor’dan ilhamla, beyaz perdenin farklı çözümlere başvurmuş zorbalık mağdurlarını masaya yatırıyoruz.

  13. Arrival vizyonda: Farklı filmler üzerinden uzaylılarla farklı ilişki biçimleri

    Denis Villeneuve’ün kariyerinin ilk bilim-kurgu filmi Arrival, bu ay vizyona giriyor. Uzaylılarla iletişim kurması için görevlendirilen bir dilbilimcinin hikâyesini anlatan filmin bahanesiyle, sinemada uzaylılarla farklı ilişki biçimlerini inceliyoruz.

  14. Tipsiz: Türkiye Demokrasisinin Görsel Haritası

    Brüksel ve İstanbul arasında mekik dokuyan sanatçı Ali Cabbar ile geçtiğimiz ay DEPO’da açılan son sergisi Tipsiz üzerine sohbet ettik.

  15. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] genel yayın yönetmeni Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör Aylin Güngö[email protected] editörler