Dünyanın ilk Bitcoin Şehri ile gezegende haftalık haber turu

El Salvador’dan geçtiğimiz aylarda Bitcoin’i resmî para birimi ilan ettiği haberi gelmişti. Yanardağdan üretilen jeotermal enerjiyle Bitcoin madenciliği yapma üzerine bir tesis kurulmuş; Bitcoin’den elde edilen gelirlerin yeni okul ve hastane projelerine gideceği açıklanmıştı. Başkan Nayib Bukele, tarihe geçen yeni duyurusunu yaptı ve El Salvador’a bir Bitcoin Şehri kuracağını açıkladı. 

Bitcoin Şehri
Fotoğraf: Reuters
Bitcoin Şehri

Bitcoin Şehri projesi yine dünyada bir ilk. Bir başka yanardağın yakınına kurulacak olan şehir, tüm elektriğini jeotermal enerjiden karşılayacak ve bu enerjiyle Bitcoin madenciliği de yapılacak. Kripto paralara uygun şekilde çember formda tasarlanan Bitcoin Şehri öyle ufak bir alana yayılmayacak; konut bölgeleri, ticaret merkezleri, müzeleri, barları, restoranları, havaalanı, demiryolu gibi türlü unsuruyla Bitcoin’e adanmış olacak. Şehrin 300 bin Bitcoin’e mal olacağı söyleniyor. Kripto dünyasında karışık tepkilerle karşılanan projenin bir ilk olmasının diğer sebepleri de şehrin vergisizlik ilanı ve 0 karbon salımı yapacak olması. 

Calais kentinde protesto

Bu hafta Fransa dolaylarından farklı birçok gündem var. İlki elbette İngiltere’ye doğru hareket etmekte olan göçmen botunun Manş Denizi’nde Fransa’daki Calais kenti yakınlarında batmasıyla yaşanan trajedi. AFP Haber Ajansı’na göre İngiltere’ye ulaşmaya çalışan bottaki 27 mülteci hayatını kaybetti. Uluslararası Göç Örgütü Manş Denizi’nde 2014’ten bu yana veri topladıklarını ve bugüne kadar kaydedilen en korkunç olayın bu olduğunu belirtiyor. Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin’in duyurusuyla ölenler arasında beş kadın ve iki çocuk da olduğu anlaşıldı. İnsanların İngiltere’ye güvenli bir şekilde ulaşmalarını ve yasal yollarla sığınmalarını sağlamak için herhangi bir adım atılmazken bu yaşananlara “kaza” denmesi kabul edilebilir değil. Göçmen hakları alanında çalışan örgütlerden temsilciler ile Calais Limanı’nda yapılan protestolarda Manş Denizi’nde hayatını kaybeden canları anmak için mumlar yakıldı. 

Fransa'daki Macadam kulübü

Fransa’da, Berlin’deki kulüp komisyonunun eylemlerinden ilhamla müzik kulüplerinin kültürel statülerini güçlendirmek adına önemli bir adım atıldı. 38 kulüp güçlerini birleştirdi ve Club-Culture isimli yeni bir inisiyatif kuruldu. Bu hamlenin arkasındaki motivasyon, Covid-19 pandemisinde elektronik müzik kültürünün aldığı darbe tabii ki. Nantes’ta yer alan Macadam adlı kulüpten bir temsilci Resident Advisor’a şöyle anlatmış: “Covid-19 krizi sahnenin iyi yapılandırmasının önemini kanıtladı. Tüm aktörlerin ortak bir güç altında birleşmesi çok önemli. Daha ulaşılacak çok fazla hedef ve ama kulüp kültürü sahnesinin politik stratejisini belirleyecek global bir komünite yaratmadan bu hedeflere ulaşmak mümkün değil.” Club-Culture 25-27 Kasım tarihlerinde talepleri dillendirmek ve yaygınlaştırmak için bir dizi etkinlik organize etti. 

Fransa'nın hayvan haklarına dair yeni yasası

Fransa’dan gelen bir başka haberse bir senedir gündemde olan hayvan haklarına dönük yeni yasaya parlamentodan onay çıkması. 2024’te yürürlüğe girecek bu yasaya göre sirklerde aslan, kaplan, ayı gibi hayvanların kullanılması yasaklanıyor; zorla tutuldukları, işkence gördükleri bu düzene son veriliyor. Yasa kapsamında başka düzenlemeler de var. Yunus gösterileri ile hayvanların insanların eğlencesi için televizyon şovları, kulüpler ya da özel etkinliklerde kullanılması da yasak kapsamında. Ayrıca yedi yıl içinde bu hayvanları sahiplenme girişimlerinin de tamamen önüne geçilmiş olacak.

İngiltere'de hayvanların acı duyarlılığı araştırması

Hayvan haklarına dair bir haber de İngiltere’den geldi. London School of Economics‘den uzmanların hazırladığı detaylı rapor, ıstakozların, yengeçlerin ve ahtapotların acı duyarlılığı ve hissetme kapasiteleri olduğunu kanıtladı. İngiltere hükümeti de bu kararı tanımaya karar verdi. Bu haklar bugüne kadar hayvan hakları politikası kapsamında tanınmıyordu. 300 bilimsel raporun taranmasıyla hazırlanan Review of the Evidence of Sentience in Cephalopod Molluscs and Decapod Crustaceans isimli çalışmada yer alan uzmanlardan Dr. Jonathan Birch, ahtapot ve diğer kafadanbacaklıların yıllardır bilim alanında korunduğunu ama bilim alanı dışında herhangi bir korumaya sahip olmadıklarını ve insanlar tarafından tamamen gözardı edildiklerini söylüyor. Bunu tersine çevirmeye dönük bir adım böylece atılmış oldu. 

Zagreb'de Covid-19 yasaklarına protesto
Fotoğraf: Antonio Bat / EPA-EFE

Avrupa’da geçtiğimiz hafta sonu itibariyle Covid-19’a karşı alınan önlemlere karşı protestolar yayılarak yükseldi. Brüksel, Viyana, Amsterdam, Roma gibi şehirlerin ardından Zagreb’de de pandeminin başından beri en kalabalık sokak eylemi yaşandı. On binlerce insanı sokağa çıkaran protestolar temelde mekânlara girmek için zorunlu tutulan aşı sertifikalarına, sıkılaştırılan maske uygulamalarına ve aşının kamu çalışanlarına zorunlu kılınmasına yönelik uygulamalara karşı. Önlemler Avrupa’da bazı ülkelerin rekor vaka sayıları bildirmesi üzerine sıkılaştırılmıştı.  

Güney Afrika'da bulunan yeni Covid-19 varyantı.
Fotoğraf: Denis Farrell / AP Photo

Güney Afrika’daki bilim insanlarından yeni keşfettikleri ve resmî olarak B.1.1.529 şeklinde adlandırılan yeni Covid-19 varyantına karşı uyarı var. Güney Afrika’da ve Botsvana’da keşfedilen Nu varyantının onlarca mutasyonu olduğu ve Delta’dan bile daha hızlı yayılabileceği söyleniyor. Şu an için tespit edilen 10 vakanın üçü Botsvana’da, altısı Güney Afrika’da, biri ise Hong Kong’da.