Frankenstein'ın yaratım süreci, yeni Mary Shelley biyografisinde

Frankenstein’ın yaratıcısı ve 19. yüzyıldan adını Batı edebiyat kanonuna yazdırabilmiş nadir kadın yazarlardan Mary Shelley; bir kere daha bir biyografi filmin konusu olmak üzere. Adının Mary’s Monster olacağı açıklanan proje, Shelley’nin “gotik başyapıtını tamamlamaya çalışırken yaşadığı zorlukların” etrafında dönecekmiş. Frankenstein’in üretim yolculuğunu senaryolaştıracak isim, önceden de Mary-Percy Shelley çiftini Living with Frankenstein dizisi için yakından çalışmış Deborah Baxtrom. Filmin yönetmenliğini ise Daredevil ve A Discovery of Witches gibi fantastik dizilere imza atmış Farren Blackburn üstleniyor. 

200 yaşını aşmış, “dünyanın ilk bilim kurgu romanı” unvanına sahip metin; şu ana kadar sayısız film, dizi ve tiyatro adaptasyonuyla karşımıza çıktı. Mary’s Monster’ın oyuncu kadrosu ve hikâyesiyle ilgili henüz bir açıklama gelmemiş olsa da “bilinçaltındaki karanlığa kulak vermekten korkan yazarın içindeki canavarla savaşını” izleyeceğimiz duyuruldu. Mary Shelley, 19 yaşında yazdığı romanının çıkış fikrini; eşi ve romantik kanonun önemli şairlerinden Percy Shelley’nin yanı sıra Lord Byron ve John William Polidori’yle, Cenevre Gölü yakınlarında geçirdikleri 1816 yazında edinmiş. Birbirlerini aslında o zaman çok da tanımayan bu ilginç dörtlünün İsviçre’de geçirdiği günleri yâd ettiğinde, bitmek bilmeyen bir yağıştan ve evvelki sene Endonezya’da patlayan volkan yüzünden tepelerinde sürekli bir kül bulutunun olduğundan bahseder Mary Shelley. Bu kasvetli havada vakit geçirmek için bol miktarda şarap ve sıvı afyon (laudanum) tüketen ekibin hayal dünyaları hâliyle genişledikçe genişlemiş ve birbirlerini Alman hayalet hikâyeleri anlatarak eğlendirmişler. 

Byron’ın “Bizler de birer hayalet hikâyesi yazalım” önerisiyle zorlu bir düşünme sürecine giren Shelley’nin aklına bir cesetin hayata geri dönebileceği fikri ve “galvanizmin zamanında böyle şeyleri simgelediği” gelir. O gece yazmaya başladığı kısa hikâye, 1818’de gotik roman ve romantizm türlerine göz kırpan; hem Shelley’nin kişisel tarihindeki hem de edebiyat tarihindeki -bilinen- ilk bilim kurgu romana dönüşür. Yazarın başarısı sıklıkla eşinin yardımları ve kılavuzluğuyla anılsa da romanın daha güncel revizelerinde Percy Shelley’nin katkısının epey az olduğunun farkına varıldı.

Frankenstein’ın her mecrada birçok adaptasyonu bulunsa da Mary Shelley’nin hayatı bundan önce yalnızca 2017 yapımı, adını taşıyan biyografi filmde kurgusallaştırılmıştı. Elle Fanning’in Mary ve Douglas Booth’un Percy Shelley’yi canlandırdığı film, daha ziyade ikilinin ilişki dinamiklerine odaklanmıştı. Mary’s Monster’ın Shelley’nin iç dünyasını ve ünlü Cenevre tatilini hangi açılardan ele alacağını heyecanla bekliyoruz.

Yazı: Elif Öz