Geçmişte yaşanamayanlar: Out Of Season

Yazı: Olcay Özer

Fransız sinemacı Stéphane Brizé, yeni filmi Out Of Season / Hors-Saison / Ölü Sezon’u şu sözlerle tanımlıyor: “Hiç yapılmamış ya da kötü yapılmış seçimler, kaçırdığımız ya da yanlış kullandığımız karşılaşmalar, hiç açmadığımız kapılar, kaçırdığımız buluşmalar, hayatımızda bir yol yerine başkasını seçişimiz üzerine düşünüp durduğumuz o anda oyalanmak istedim.” 

15 yıl sonra yolları yeniden kesişen iki eski âşığı merkezine alan Out Of Season, 43. İstanbul Film Festivali programında yer almakta.

*Bu yazı, henüz Out Of Season filmini izlememiş olanlar için bazı sürprizleri bozabilir.


Zaman dilimi ve mekân 

2023, Fransa.

Konu nedir? 

Mathieu (Guillaume Canet) sinema yıldızı olarak ilerlettiği kariyerinde yeni ve ses getiren bir adım olarak ilk defa tiyatroda bir rol kabul etmiş; mükemmeliyet ve yeterince iyi olamama kaygısı ile prömiyere dört hafta kala bu rolü bırakmıştır. Son zamanlarda yaşadığı depresyondan ve stresten arınmak için Fransa’da küçük bir kasabada bulunan detoks oteline bir haftalığına gelmiştir; ancak kişiliksiz masaj makineleri, kendisinden istenen bitmek bilmeyen selfieler huzursuzluğunu daha da artırır. 

Bir gün o civarda yaşayan ve küçük kasabaya gelen “ünlünün” haberini alan eski sevgilisi Alice’den (Alba Rohwacher) bir mesaj alır. Mathieu ile 15 yıl önce acı veren bir süreç geçirerek ayrılan Alice, artık evli ve bir kız çocuk sahibidir. Bir huzurevinde çalışmakta ve bir yandan da yıllar önce de meslek olarak yaptığı piyano eğitmenliğini sürdürmektedir. Mathieu’nün ziyareti onları yakınlaştırdıkça çözülmemiş sorunlar su yüzüne çıkar, 15 yıl sonra farklı insanlar olarak hem 15 yıl önceki sorunlarla hem de güncel stresleri ile yüzleşirler.

İlk intiba?

Daha önce onlarcasını izlediğimiz bir aşk, ayrılık ve ayrılığın ardından gelen hayatında o boşluğu dolduramamış kadın-erkek ilişkisini ağır bir anlatım ile izlemeye hazır olun. Baş karakterler Mathieu ve Alice’in geçmiş hayatlarındaki olamamışlığı, öfkeleri ve yeniden buluşması, “daha önce bunu çok gördük” hissinin arkasında kalıyor ve izleyiciye zor geçiyor.

En çok neyi sevdin? 

Alice’in çalıştığı huzurevinde yıllar sonra biseksüel olduğunu dile getirebilen, özgürleşme hikâyesini Alice’e anlatan ve hayatının aşkı ile evlenen Lucette’in (Lucette Beudin) yine huzurevinde tanıştığı Gilberte (Gilberte Bellus) ile mutluluğunu çok sevdim. 

En az neyi sevdin?

Hikâyenin derinliksizliğini sevmedim. Geçmişin acısına öfkeli Alice’in tam ne hissettiğini; Mathieu’nün bugüne mi geçmişe mi daha çok hayıflandığını birbirleri ve/veya seyirci ile yeteri kadar paylaşmamasını sevmedim.  

En çok hangi sahneye yükseldin? 

Gilberte ve Lucette’in düğününde dans eden Alice ve Mathieu’nün hissini çok sevdim. Yıllar öncesinin tensel tanıdıklığının ve dizginleyemedikleri tutkunun birbirlerine temasları ve nefes alışverişleri ile aktarılmasına çok yükseldim. Kalabalık bir sahnenin tek vücuda indirilmesi çok etkileyiciydi.

Modunu nasıl etkiledi? 

Ayrı dünyaların insanlarının yeniden buluşması, bitmiş ama zaman zaman hâlâ acı veren bir ilişkinin filizlenmesi; kavuşmanın her iki tarafa da geçmiş acıları hatırlatması ya da yeni pişmanlıklar yaratması modumu düşürdü, içimizi dağladı. 

Kimler sever? 

Out Of Season, biraz daha zayıf bir Past Lives ya da Amour tadında. İhtimaller, geçmişte yaşanamayanlar ve olabileceklerin yaydığı hüzne ilgi duyan herkes sever.