The Menu, Wednesday ve bu hafta başka ne izlesek?

Vizyon takviminden ve farklı platformların kataloglarından film, dizi, belgesel ve şov tavsiyelerimizi içeren ne izlesek seçkimizde prestijli şef ve restoranların “yüksek mutfak anlayışını” ince ince doğrayan The Menu, Addams Ailesi’nin en asi üyesinin Tim Burton rejili solo dizisi Wednesday, En İyi Belgesel dalında Oscar adaylığı kapması beklenen Good Night Oppy ve çok daha fazlası yer alıyor. İlk kez gösterileceklerle birlikte dijital servislere yakın zamanda eklenmiş, hâlâ izlememiş olabileceğiniz yapımlar da seçkide.

VİZYON
The Menu
(18 Kasım)

Nedir: Karadan oldukça uzak bir ada, o adada konumlanan fazlasıyla gösterişli bir restoran, bilimsel bir yaklaşımla yemek yapan ünlü bir şef, özel bir tadım menüsü ve neye uğradığını şaşıran genç bir çift… Çalışanların biraz fazla sert olduğu, yemeklerde sıradışı birtakım malzemelerin kullanıldığı bu restoranda konuklar, can acıtacak birtakım sürprizlerle karşılaşmak üzere. Adam McKay’in yapımcılar arasında yer aldığı The Menu’de prestijli şef ve restoranların “yüksek mutfak anlayışı” ince ince doğranıyor.

Neye benzer: Geçtiğimiz haftalarda vizyona giren Triangle of Sadness ile kıyaslamalar yapılsa da yönetmen Mark Mylod röportajlarında en çok, Luis Buñuel klasiklerinden El ángel exterminador’un ismini anıyor.

Kimler var: Succession, Game of Thrones, Shameless gibi dizilerle televizyonda parlak bir kariyer rotası çizmiş Mark Mylod; senaristler Seth Reiss ve Will Tracy’nin metniyle dümeni sinemaya çevirmiş. Oyuncu kadrosuysa iştahı kabartan cinsten: Ralph Fiennes, Anya Taylor-Joy, Nicholas Hoult, Hong Chau ve dahası…

PRÖMİYER
Wednesday
(Netflix, 23 Kasım)

Nedir: Charles Addams’ın 1938’de yayımlamaya başladığı karikatür serisiyle hayat bulan Addams Ailesi geri döndü, hem de gotik bir coming of age öyküsüyle… Ailenin en asi üyesi olan, sert bakışları ve iki yandan örgüleriyle tanıdığımız Wednesday’in solo dizisinde reji Tim Burton’a emanet. Tuhaf Nevermore Akademisi’ni mesken tutan, doğaüstü gizemlerle dolu olan bu dedektiflik öyküsü; kasabada dehşet saçan kanlı bir cinayet serisini, 25 yıl önce vuku bulmuş bir gizemi ve Wednesday’in okulda kurduğu yeni, karmakarışık ilişkileri kapsıyor.

Neye benzer: Addams Ailesi’nin 60’lardan bu yana televizyonda, 90’lardan itibaren sinemada süregelen yolculuğundan duraklar elbette. Öte yandan doğaüstü güçlere sahip öğrencileriyle Nevermore Akademisi’nin, Harry Potter serisinin Hogwarts’ını akla getirdiği de bariz.

Kimler var: A24 etiketli X ve Scream serisinin 5. halkasından anımsanabilecek yükselen yıldız Jenna Ortega başrolde. Ebeveynlerine Catherine Zeta-Jones ile Luis Guzmán hayat verirken; kadrodaki Gwendoline Christie, Fred Armisen ve 90’ların Wednesday’i Christina Ricci de göze çarpıyor.

BUNLAR DA VAR! 
Gözden kaçmasın
Good Night Oppy (Amazon Prime, 23 Kasım)

Mars’a 90 günlük bir görev için gönderilen ancak 15 yıl boyunca çalışmaya devam eden gezgin robot Opportunity’nin gerçek hikâyesini keşfetmeye hazır mıyız? İki Emmy adaylığı bulunan yönetmen Ryan White, yeni belgeselinde Opportunity’nin çığır açan Mars yolculuğunu, milyonlarca kilometre ötedeki bir robot ile insanlar arasında kurulan bağı anlatmayı seçmiş. “İnsanlığın yaratıcılığına ve teknolojinin hayatımızı zenginleştirme potansiyeline hayranlık duyan” herkes için bir gözyaşı seansı… Tahminlere göre, bu seneki En İyi Belgesel Oscar’ına aday olması kuvvetle muhtemel aynı zamanda.

Welcome to Chippendales (Hulu, 22 Kasım)

Sekiz bölümlük mini dizi, 1980’lerde gerçekleşen cinsel devrimin ardından kadınlara hitap eden -daha sonra eğlence sektöründe bir fenomene dönüşecek- sahne şovlarının başlangıcını işaret ediyor. Erkek striptizci dans grubu Chippendales’i kuran Somen Banerjee’nin hikâyesi merkeze alınırken, kendisinin sahip olduğu kulübün etrafında dönen uyuşturucu, dolandırıcılık ve cinayet sarmalı da ortaya seriliyor. Başroldeki Kumail Nanjiani’ye kallavi bir oyuncu kadrosunun eşlik ettiği Welcome to Chippendales’ın arkasında, son olarak Pam & Tommy için kalem oynatan Robert Siegel var.

Eat Your Catfish (MUBI, 18 Kasım)

Ana Yurdu‘nun yönetmeni Senem Tüzen’in de yaratıcıları arasında bulunduğu, 41. İstanbul Film Festivali’nden En İyi Belgesel ödülüyle dönen Eat Your Catfish; kırılma noktasındaki bir ailenin son derece mahrem ve alaycı portresi. ALS hastası, felçli ve 24 saat bakıma muhtaç olan Kathryn’in bakış açısından çekilen filmde, sürece daha fazla dayanamayan eşi Saïd ve annesinin bakımıyla akademik yükümlülükleri arasında bocalayan Noah ile de tanışıyoruz. 930 saatlik görüntünün kurgulanmasıyla ortaya çıkan ve hiçbir ekip olmadan çekilen yapım; karakterlerin içinde bulunduğu durumu dramatize etmezken, aile bağlarına dair dokunaklı bir anlatı inşa etmeyi başarıyor.

Shaq (HBO, 23 Kasım)

“Eşi benzeri olmayan bir basketbol efsanesinin, onu kültürel bir ikona dönüştüren öyküsü” sözleriyle tanımlanıyor, HBO’nun Shaquille O’Neal’e adanan yeni belgesel serisi. Başta Los Angeles Lakers ve Miami Heat formalarıyla yakaladığı başarılarla NBA tarihine geçen, kariyeri boyunca filmlerde oynamak ve bir hip hop albümü yayınlamak gibi alışılmışın dışında işlere de imza atan sporcuyu yakından tanımak isteyenlere…Yetiştiği aileden kişisel ilişkilerine, kariyer dönemeçlerinden saha dışındaki hayatına; bugün onu bir “süperstar” yapan yolculuğun bilinmeyenleri masaya yatırılıyor.

Sabırsızlık Zamanı (Vizyon, 18 Kasım)

Diyarbakır’ın yakıcı yaz sıcağı altında yoksul bir kenar mahallede yaşayan, denkleştirdikleri parayla plastik havuz alan iki kardeş kendilerine soruyor: “Neden zenginler gerçek havuzu kullanıyor da biz sahtesine giriyoruz?” Havuz, yaşamlarında bir takıntı hâline gelmiş. Bir yandan gözlerini, yaşadıkları kenar mahallenin yanındaki lüks sitedeki havuza dikmişler, bir yandan da derslerde karşılarına çıkan havuz problemleriyle başları dertte. Asasız Musa ve Yaşar Kemal Efsanesi belgeselleriyle tanıdığımız Aydın Orak’ın yeni kurmacasında; İştar Gökseven, Pelin Batu, Feride Çetin, Ali Seçkiner Alıcı ve Rıza Sönmez gibi tanıdık simalar da oyuncu kadrosunda.

Lyle, Lyle, Crocodile (Vizyon, 18 Kasım)

Bernard Waber’in aynı adlı meşhur çocuk hikâyesinden uyarlanan, canlı aksiyon ile animasyonu buluşturan Lyle, Lyle, Crocodile; New York’taki Prim ailesinin yanında yaşamını sürdüren, ait olduğu toprakları reddederek kendisine sıfırdan bir hayat kuran, muhteşem bir sese sahip timsah Lyle’ı odak belliyor. Kanadalı müzisyen Shawn Mendes, Lyle’a sesini verirken; Javier Bardem ise onun günlük yaşantısı ve kariyeriyle ilgilenen Hector P. Valenti’yi canlandırıyor. Müziklerde, La La Land’den hatırlanabilecek Benj Pasek ve Justin Paul ikilisinin imzası olduğunu da ekleyelim.

* The Swimmers (Netflix, 23 Kasım)

* Disenchanted (Disney+, 18 Kasım)

* Le monde de demain (Netflix, 18 Kasım)

* Echo 3 (Apple TV+, 23 Kasım)

* The Cuphead Show! – 3. sezon (Netflix, 18 Kasım)

* Elite – 6. sezon (Netflix, 18 Kasım)

* The Righteous Gemstones – 2. sezon (beIN CONNECT, 21 Kasım)

* Taco Chronicles – 3. sezon (Netflix, 23 Kasım)

Hâlâ izlemediyseniz

* Paper & Glue (beIN CONNECT, 21 Kasım)

* C’mon C’mon (beIN CONNECT, 20 Kasım)

* Carne trémula (MUBI, 19 Kasım)

* Riget II (MUBI, 20 Kasım)

* Judas And The Black Messiah (BluTV)

* First Reformed (beIN CONNECT, 23 Kasım)