KuirFest ve MUBI’nin ortaklaştığı 11 filmlik seçkide neler var?

Serüvenine 2011’de, Ankara’da başlayan; Türkiye kuir görünürlük ve mücadelesinde önemli bir yer tutan Pembe Hayat KuirFest, 10. yıl özel etkinlikleriyle kuir yaşanmışlığı ve farklı lubunya hâllerini dopdolu bir programla sunmaya devam ediyor. 

#Gönlüm10dadır temasıyla 23 Eylül’de Goethe-Insitut Ankara’da başlayacak festival, 23-26 Eylül Ankara, 30 Eylül-3 Ekim İstanbul takvimini takip ederek programında 28 film, 5 söyleşi ve 1 atölyeye yer verecek. Detaylar hemen şurada.

10. yıla özel olarak KuirFest ve MUBI ortaklığı ise festivalin sürprizi! Sevdiğimiz 2 platform güçlerini birleştirmiş ve 11 filmlik, ücretsiz erişilen bir seçki hazırlamışlar. 30 gün boyunca, MUBI’nin web sitesi üzerinden izlenebilecek. Tek tıkla ulaşılabilir.

Programda neler mi var?

Ateşlere Doğmak

New York’u mesken tutan öykü alternatif bir gelecekte geçiyor. Sosyal haklar için mücadele edilen şehirde “özgürlük savaşı”ndan 10 yıl sonrasına tanıklık ediyoruz. Eşitlik hâlâ çok uzak bir hedef gibi gözükmekte ve bu ideal pek çok farklı topluluktan kadını bir araya toplamakta. Bir araya gelerek, feminist bir isyanın fitilini ateşliyorlar.

Brothers of the Night

Gündüzün yumuşak çocukları, gecenin özgür kralları… Genç Bulgar Romanlar, Viyana’ya geldiklerinde özgürlük ve kolay yoldan paza kazanmak uğruna bedenlerini satarlar. Onları ısıtan şey, evden uzakta, beraberlik hissidir.

Lemebel

Sivri dili ve provakatif performansları ile Pedro Lemebel, Güney Amerika’nın en önemli çağdaş sanatçılarından biri hâline geldi. Lemebel, Pinochet’nin diktatörlüğüne rağmen Şili’de, sesini çıkarabilen ve eşcinsel kimliğini ortaya koyabilen nadir figürlerdendi.

Hayalimdeki Sahneler

Hayalimdeki Sahneler, kuir ihtimallere dair bir film. Yönetmen Metin Akdemir, Atıf Yılmaz’ın Dul Bir Kadın (1985), Kadının Adı Yok (1987) ve Yavuz Özkan’ın İki Kadın (1992) filmlerindeki kadın karakterler arasındaki ilişkilerin kuir ihtimallerini birçok farklı katmanda tartışmaya açıyor. Bir yandan filmlerin oyuncuları ve sinema yazarlarıyla ihtimalleri tartışırken, diğer yandan bu ihtimallere dair kendi hayalindeki sahneleri çekiyor.

Lover Other

Sürrealist sanatçılar Claude Cahun ve Marcel Moore, hayatları boyunca beraber üretmiş ve her şeye karşı beraber direnmiş lezbiyen bir çiftti. II. Dünya Savaşı’ndaki Nazi işgali boyunca kahramanlıklar gösteren ikili, daha sonra düşman tarafından yakalandı ve ölüme mahkum edildi.

Hide and Seek

Film cinsiyet uyumlanma, inanç, gizli kapaklı sürdürülmek zorunda kalınan eşcinsel hayatı, toplumsal kabul ve transların normatif düzenle olan mücadeleleri gibi temaları gündeme getirerek bir grup Pakistanlı kuir azınlık üzerinden henüz ortaya çıkan bir sırra odaklanıyor.

Aşk, Büyü, vs.

Gençlik dönemlerinde büyük aşk yaşayan Eren ve Reyhan, Büyükada’da büyümüşlerdir. Aileleri bu ilişkiden haberdar olur olmaz onları ayırır. Varlıklı bir ailenin kızı olan Eren, yıllar sonra adaya döner ve Reyhan’ı hiç beklemediği bir durumda bulur. Bu karşılaşma onları kökten değiştirecektir. 

Call Me Marianna

Marianna cinsiyet değişimi için ailesine dava açan 40 yaşında çekici bir kadındır. Annesi tarafından yabancılaştırılıp, en iyi arkadaşları tarafından yok sayılırken, o durumunu anlatmak için geçmişini konu alan bir oyunun provasını yapan tiyatro grubuna sığınır.

Mr. Gay Syria

Mr. Gay World yarışması, İstanbul’daki iki gey Suriyeli mülteciye hayatlarından bir kaçış ve görünmezliğe bir cevap vaat ediyor. Mülteci krizinin gizli bir manzarasını; hayatta kalmanın ve fiziksel/sözlü şiddetin izlerini ve üzüntüyü bir direniş aracına ve bir yaşam kutlamasına dönüştürmenin öyküsünü izliyoruz.

Voltrans

Voltrans içinde birleşen trans aktivistleri konu alan belgesel film; trans erkeklerin bir araya geliş ve dayanışma öykülerini, trans erkeklik deneyimlerini ele alarak, toplum içerisinde yaşadıkları sorunları görünür kılma ve kendi tarihlerini belgeleme motivasyonuyla ortaya çıkmış. Belgesel, içinde yaşadıkları ikili cinsiyet sistemine dayalı transfobik ve heteroseksist toplumda, trans erkek olmanın ne anlama geldiğini, erkeklik ve “trans erkeklik” kalıplarına karşı verdikleri mücadeleyi samimi bir dille anlatıyor.

Eküriler 

Beyaz yakalı ve şehirli bir gey olan 25 yaşındaki David, HIV ile yaşayan birinin “arkadaş”ı olmaya gönüllü olur. Eşcinsel toplum merkezi onu, tüm sevdikleri tarafından terk edilen, siyasete tutkulu bir gey bahçıvan olan Robert’a atar. David’in Robert’ın hastane odasına yaptığı ziyaretler boyunca aralarında bir arkadaşlık doğar.