Müşterek paydalar, güvenli alanlar: Hood Base

İster bir dans pistinde, ister bir stüdyoda ya da dijital ortamda aksiyonlarını sürdürme ve bu ekosistemdeki tüm bireylere güvenli alanlar yaratma motivasyonuyla hareket eden bazı kolektiflere Bant Mag. No:74’te sorduk: COVID-19 bildiğimiz anlamdaki dans/parti/etkinlik kültürünü kalbinden vurdu. Bu yoksunluğun geldiğimiz noktada ekonomi, sosyal güvence, kültür ya da yalnızlaşma adına etkilerini nasıl değerlendirirler? İnsanları bir araya getirme ve dayanışma kurma bağlamında deneyimleri nasıl? Önümüz nasıl görünüyor?

Hood Base yanıtlıyor
“Aktif ve yeni üretimlere odaklı kalmak, içinde bulunduğumuz tüm moralsizliğe ve zaman zaman umutsuzluğa rağmen tek çıkış yolu gibi göründü bize.” 

“Evlere kapandığımız dönemin hemen başında, 21 Mart 2020’de Hexe Music ile bir araya gelerek ‘Who’s In A Bunker?’ başlıklı çevrimiçi festivali düzenledik. 14 sanatçı, bu etkinlik kapsamında Instagram üzerinden art arda performans sergiledi. Etkinliğin ikinci edisyonunu 11-12 Nisan’da gerçekleştirdik; bu sefer bir günü canlı performanslara, bir günü de ‘Where Do We Go From Here’ başlığı altında topladığımız, kültür sanat dünyasından isimlerle yapılan söyleşilere ayırdık. Bu yayınlar hazirana kadar sürdü. Haziranda HOOD Base’i yeniden açtık; açılış ve kapanış etkinlikleri olmaksızın sergilere devam ettik, ediyoruz. Akkor’un aramıza katılmasıyla, ortak çalışma alanı olarak kurguladığımız alt kat bir kayıt stüdyosuna evrildi.”

“Kültür sanat sektörü çalışanlarına destek sağlayabilmek için, paydaşımız Onaranlar Kulübü ile birlikte Dirsek Teması hareketini hayata geçirdik. Bu kapsamda Akıllı Baykuş ve Ahbap Derneği ile çalıştık. Dirsek Teması toplantıları vesilesiyle, Olmadı Kaçarız ekibiyle bir araya gelerek Herkes Tek festivalinin çevrimiçi edisyonunun organizasyonunda yer aldık. Dream Gigs Illustrated projesini Aposto’nun Duende yayınıyla buluşturarak, pandemi nedeniyle kapalı olan konser mekânları için hayali konser afişlerinden oluşan bir illüstrasyon serisi yaptık. Socrates Podcasts ile Artemis Günebakanlı’nın bağımsız müziği sektörün farklı alanlarından isimlerle konuştuğu Dip Gürültüsü podcast serisine başladık.”

“Geride bıraktığımız bir yıl içinde aktif ve yeni üretimlere odaklı kalmak, içinde bulunduğumuz tüm moralsizliğe ve zaman zaman umutsuzluğa rağmen tek çıkış yolu gibi göründü bize. Geleceğin belirsizliği karşısında, yaşadığımız dönemi birlikte anlamlandırmaya çalıştık. Birçok bireysel ve kolektif üretimle temas ettik. Hissetmek istediğimiz ve başkalarına da hissettirmek istediğimiz, yalnız olmadığımız duygusuydu. Bu süreçte yaptığımız tüm yayınlarda, bu durumun ancak birlikte atlatılabileceği dile getirildi. Bu birlikteliğin sadece aktif kalabilmek için değil, pandeminin psikolojik yükünü paylaşabilmek için de gerekli olduğunu gördük. Yaşadıklarımız bize hem yan yana durmanın gerekliliğini hem de kritik anlarda bireysel çabaların değerini öğretti.”

“HOOD Base’i oluşturan kişiler, temelde müzik sektörü içinde var olan insanlar. Bu alandaki belirsizlik ve gözden çıkarılmış olma hissi bizi kemirmeye devam ediyor. Devletten anlamlı bir destek ya da plan beklentimiz artık yok. Kendi çabalarımızla ayakta durmaya, birlikte hareket edebileceğimiz yapılarla üretmeye çalışıyoruz. Yaşadığımız yerin kültürel bir çöle dönüşmemesi için, burada nefes almaya devam edebilmek için herkes gibi koşullara adapte olarak varlığımızı sürdürüyoruz. Ama fiziksel etkinlikleri, konserleri, festivalleri çok özledik; aklımızın bir yanı hep orada.”

“Önümüzdeki aylarda HOOD Base dışında gerçekleşecek bir sergi, şehrin sokaklarında planladığımız yeni paylaşım ve etkinlik fikirleri, kurguladığımız çevrimiçi atölyeler ve HOOD Base içinden çıkacak yeni sesler şu anki heyecan kaynağımız.”

“Müşterek paydalar, güvenli alanlar: Çeşitli kolektifler anlatıyor” dosyasını okumak için buradan Bant Mag. No:74’e ulaşabilirsiniz.