PJ Harvey, Alfa Mist ve bu hafta başka ne dinlesek?

Yazı: Cem Kayıran, Elif Öz, İlayda Güler, Zeynep Naz Günsal

PJ Harvey yeni albüm duyurusunu düşsel bir parçayla taçlandırdı. Her parçada değişkenlik gösteren Alfa Mist albümü Variables incelikle işlenmiş. Fontaines D.C. solisti Grian Chatten ise solo macerasının ilk durağından selamlıyor.

Taze yayımlanmış albüm ve teklilerden hazırladığımız güncellenen çalma listemiz sizi bekliyor! Öne çıkan kayıtlar ise hemen aşağıda.

TEKLİ: PJ Harvey – A Child’s Question, August 
(Partisan Records)

Yedi yıllık aranın ardından ufukta bir PJ Harvey albümünün belirmesi, başlı başına büyük bir heyecan sebebi. I Inside the Old Year Dying adlı koleksiyon, diskografisinin 10. stüdyo albümü olacak. Kadim dostları John Parish ve Flood eşliğinde kaydettiği albümden ilk tekliyi de klibi eşliğinde paylaştı PJ Harvey. “A Child’s Question, August”un düşsel atmosferinde, yavaş yavaş silinen bir hatıranın peşine düşüyoruz.

TEKLİ: Arlo Parks – Blades
(Transgressive Records)

Nijeryalı bir baba ve yarı Çadlı yarı Fransız bir annenin çocuğu olarak İngiltere’de doğup büyüyen Arlo Parks, ilk uzunçaları Collapsed in Sunbeams’le 2021’de Mercury Ödülü’ne uzanmıştı. 26 Mayıs’ta serbest kalacak My Soft Machine adlı yeni albümünden fırlattığı üçüncü tadımlıkta prodüktör koltuğunu Adele, Florence + The Machine gibileriyle çalışan Paul Epworth’e emanet etmiş. ESG, KAYTRANADA, 70’lerin Zambiyalı psikedelik rock’ı gibi farklı etkilerle vücut bulmuş buruk hisli bir dans parçası olan “Blades”; ne olduğu pek de belli olmayan bir tür yakın ilişkinin ardından duyduğu kocaman özlemle bir tarafın diğerine yaptığı “Geri dönelim mi?” çağrısı aslında: “Çünkü ben sadece seninle olmak istiyorum.” Nakaratı dilinize dolanacak muhtemelen; Arlo’nun dansına eşlik etmek için klibe de uğrayabilirsiniz.

ALBÜM: Everything But The Girl – Fuse
(Buzzin’ Fly Records/Virgin Music Group)

24 yıllık aradan sonra müzikal ortaklıklarına yeniden start veren çift Everything But The Girl’ün geri dönüş albümü Fuse, Tracey Thorn ve Ben Watt’ın çok daha dingin ve minimal, bir o kadar da duygulu bir icrada bulunduğunu duyduğumuz; onlara yakışan ölçüde melankolik, sakinliğine rağmen çarpıcı beatleri esirgemeyen bir dinleti. Thorn’un yıllar içinde hafiften pürüzlenmiş vokalinin de sözlerinin de hepten derinleştiği albüm, özlenen masumiyet hakkında etkileyici ve kararlı bir sophisti-pop işi olmuş.

TEKLİ: Soft Analog – İstila
(Apartment Disco)

İdil Tavşanlı ve Ömer Çelik’in oluşturduğu Ankaralı synth pop ikilisi Soft Analog’dan son tekli “İstila”da fütüristik sulara hepten dalındığını işitiyor gibiyiz. Metropol sınırlarında bireysel hezeyanın, kalp kırıklığının ve yalnızlık hissinin damıtıldığı parça, önceki tekli “Tanıdık Bir Koku” ile inşa etmeye başladıkları kurgusal dünyaya ve uzun zamandır beklenen albümlerine adım adım yaklaştıkça daha ne cevherler çıkaracaklar merakla bekliyoruz.

TEKLİ: Salami Rose Joe Louis – Dimcola Reprise
(Brainfeeder)

Caz, hip hop, deneysel pop ve R&B gibi farklı türler ve bilim kurgu anlatılarına eşlik eden renkli galaksiler arasında gezinen Salami Rose Joe Louis’nin 19 Mayıs’ta serbest kalacak yeni albümü Akousmatikous’tan bir iştah açıcı. “Dimcola Reprise”, distopik bir gezegenin olumsuz duygulara izin vermeyen robotik seslerinden kaçarken müziğin sakinleştirici alanına sığınıyor.

ALBÜM: Mac DeMarco – One Wayne G
(Mac’s Record Label) 

Mac DeMarco’ya doyamamış mıydınız? Buyrun size 8 saat 43 dakikada 199 parça. Senenin başında Los Angeles’tan Utah’a uzanan bir yolculuğu, kaydedildikleri şehirlerle adlandırılmış şarkılarla anlattığı enstrümantal albüm Five Easy Hot Dogs’u yayımlayan müzisyen bu kez tarihleri başlık olarak kullanıyor; 12 Mayıs 2018’den 14 Ocak 2023’e kadar yaptığı eskizleri bir sağanak hâlinde üzerimize yağdırıyor. İsmini Kanadalı buz hokeyi oyuncusu Wayne Gretzky’den alan koleksiyon, Mac DeMarco’nun müzikal arayışlarını, oyunlarını, ilhamlarını, kısacası kendi eliyle kurduğu dünyasını keşfetmek için biçilmiş kaftan. Kasları gevşetmeye ihtiyaç duyduğunuzda rastgele açıp dinlemeniz tavsiye edilir.

TEKLİ: SBTRKT & Sampha & George Riley – L.F.O
(Save Yourself)

Yedi sene sonra ilk albümünü paylaşmaya hazırlanan Ingiliz prodüktör SBTRKT, yeni teklisinin ilk tohumu aslında 2018’de analog synthesizer’ının LFO’su ile (Low Frequency Oscillator) oynarken atılmış ve ismi de buradan geliyormuş. Aynı sene Sampha şarkıya bazı vokal fikirleri atsa da şarkının son hâline gelmesi 2022’de R&B sahnesinin yeni isimlerinden George Riley’nin projeye katılmasıyla olmuş. Şarkı boyunca hâl değiştiren synthler ve aralara yerleştirilmiş komplike davulların üstünde Sampha ve Riley’nın vokallerinin paslaştığı bir güzellik var elimizde.

TEKLİ: Grian Chatten – The Score
(Partisan Records)

“Bu şarkıyı Madrid’de bir vantilatör ve ölmekte olan bir bitki arasında yazmıştım. Şeker ve gün batımından ilham alıyor.” Fontaines D.C. solisti Grian Chatten, kariyerinin ilk solo teklisini bu sözlerle anlatmış. Kibar gitar arpejleri ve davul makinesi vuruşlarını, karakteristik vokalleriyle buluşturduğu “The Score”un prodüksiyonunda Chatten ve Dan Carey imzası var. Yolda bir albüm var mı, henüz bilmiyoruz. Parçanın Georgie Jesson tarafından çekilen klibi de gözlerden kaçmasın.

ALBÜM: Kum & Bedeviler – Apartmanlar
(Sony Music)

Kum ve onu hem canlı performanslarda hem stüdyo kayıtlarında yalnız bırakmayan Luca Fritz, Denzi, Orkun Tunç ve Alper Ekiz, nam-ı diğer Bedeviler’in iş birliğinden can sıkıntısı; iktidar ve toplum eleştirisi ama en çok da aşk hikayeleriyle yüklü sapasağlam bir albüm. Canlı kaydedilen uzunçalarda melankolik gitar akorlarına tekdüze ve kararlı davul ritimleri eşlik ederken ve Kum’un şahsına münhasır kirli vokalleri ve samimi sözleriyle tamamlanıyor parçalar. Punk türüne yaraşan bir umursamazlığını “Son Gece” ve “Delilerin Aşkı” gibilerindeki saksafon detayı gibi sürprizlerle zenginleştiriyor kayıt. Tam anlamıyla bir ekip çalışması olan Apartmanlar’a bir de Küçük Oda birleşiminin elinden çıkan üç kısımlık bir video serisi eşlik ediyor. Serinin ilk klibi “Üç Günlük Dünya”yı buraya bırakıyoruz. 

TEKLİ: Neil Gaiman & FourPlay String Quartet – Clock
(Instrumental Records)

Neil Gaiman – FourPlay ortaklığından dinlediğimiz beşinci teklinin ismi “Clock”. Ortaya çıkış şekli de enteresan. Bir saatin akrep – yelkovanından çıkan tik-tak seslerini canlandırmak adına metronomu 60 bpm’e sabitleyen dörtlü, parçayı tek doğaçlama seansında baştan sona kaydetmiş. Neil Gaiman da bu kayıtların üzerine William Shakespeare’den “Sonnet 12” şiirini okuyarak parçayı son hâline getirmiş. “Clock” için yayın tarihi olarak Dünya Shakespeare Günü olarak kutlanan 23 Nisan’ın seçilmesi de anlamlı elbet.

TEKLİ: Sparks – Veronica Lake
(Island Records)

Cate Blanchett’in sarı takım elbisesiyle içinde tuhaf danslarla eşlik ettiği çok ses getiren klipten sonra ikilinin yeni teklisi 1940’larda Hollywood’un femme fatale’ı Veronica Lake’i konu ediniyor. Hızlı bir synth yürüyüşünün bazı oluşturduğu şarkıdaki eksantrik vokaller ise hem oyuncunun kariyerinin hem de o yıllarda ABD’deki karanlığın bir özetini sunuyor. Mael kardeşlerin “cesur ve tavizsiz” diye betimledikleri yeni albümleri için takvimlerde 26 Mayıs’ı işaretleyebiliriz. 

ALBÜM: Alfa Mist – Variables
(Anti-)

İngiliz müzisyen janrlar arasında dolaşırken ortaya yine de sıcak, göz korkutmayan ve bütünlüklü bir uzunçalar çıkarmayı başarmış. Variables, hip hop, caz ve soul etkileşimlerinin birbirinin içine eridiği bir kayıt. “Borderline”da İngiltere’de Siyah kimliğinin yarattığı ön yargılara değinen, “BC”de ise doğaçlama bir deneysel caz harikası sunan, kulaklarımızın pasını silmeye gelmiş bir güzellik. 10 şarkılık, incelikle işlenmiş muazzam bir Alfa Mist albümü.

TEKLİ: The Weeknd & Future – Double Fantasy
(Republic Records)

The Weeknd, HBO platformunda yayımlanacak The Idol dizisinin hem baş karakterlerinden biri hem de dizinin soundtrack’i tabii ki kendisinin elinden çıkma. Albümden sunulan ilk tadımlık saksafonla açılıp, The Weeknd’in her zamanki eforsuz duyulan vokallerinin devraldığı zengin bir elektronik alt yapılı, seks hakkında seksi bir parça. 

TEKLİ: Arca – Яitual
(XL Recordings)

Venezuelalı müzisyen ve prodüktör Arca’nın KiCk antolojisinin şimdilik son basamağı olan Kick derlemesi Aralık 2022’de yayımlanmıştı. Aradan beş ay geçti ve Arca, derlemenin 25. ve bonus parçası olan “Яitual” ile sessizliğini bozdu. Orijinal koleksiyonda yer alan dört dakikalık bir ayini andıran “Ritual” üzerinde oynamalar yaptığı parçanın, daha önce “Cayó” klibinde de çalıştığı Albert Moya yönetmenliğinde çekilmiş bir klibi de var. Hemen burada.

TEKLİ: Clark – Dolgoch Tape
(Throttle Records)

Warp Records’ın demirbaşlarından biri olarak deneysel elektronik müzik adına başucu albümlerine evrilen bir külliyata sahip Clark, yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor. Sus Dog adını verdiği yeni albümünün prodüksiyonu için Thom Yorke’la ortaklaşmış. İsmini dünyanın bilinen en eski tren sistemlerinden birinden alan parça, yaklaşan albümden dinlediğimiz dördüncü kayıt. Tekdüze ritmik kurgusuyla bir tren yolculuğunu anımsatsa da kulakta eriyen synth partisyonları üzerine kırılgan vokallerini serperek bir büyü yaratıyor Clark.

TEKLİ: TSU! & KUFUKI – Manjushage
(Caz Plak)

Tokyo’da 2018’de kaydedilen altı dakika uzunluğundaki “Manjushage”, ne alışılmış bir TSU! şarkısına benziyor; ne de KUFUKI’den duyduklarımızı andırıyor. Hakan’ın arpejleri, KUFUKI üyelerinin flüt melodileri ve kederli synthleriyle buluşmuş; puslu mu puslu, buruk bir ağıta evrilmiş âdeta. Tokyo’da yapılan kayıtlara, İstanbul’daki stüdyosundan davullarıyla Berke Can Özcan da eklemlenmiş. Teklinin yanı sıra, 2013’ten üç şarkıyı arşivden çıkaran B Sides & Rarities adlı bir TSU! koleksiyonu da yayında, hemen burada.

TEKLİ: Thundercat & Tame Impala – No More Lies
(Brainfeeder)

Bir Thundercat – Tame Impala buluşmasından ne beklenirse fazlasıyla veriyor “No More Lies”. Funky bas patikalarını Kevin Parker’ın imza psikedelik pop numaralarıyla arşınlıyoruz. İkilinin vokallerinin âdeta dansa kalktığı parça, uzundur sırasını bekliyormuş. Kapak görseli ve şarkıya eşlik eden video loop, avcı ve avının rollerini değiştirdiği bir anlatı yaratıyor. 

ALBÜM: JAIN – The Fool
(Spookland)

Fransız besteci ve hit makinesi JAIN’in beş yıllık sessizliğini bozan The Fool, baştan sona tematik bir kurguya sahip bir pop güzelliği. İnsan olmanın, farklı duygular arasında zigzaglar çizmenin, kendine karşı dürüst kalabilmenin değerini kutlarken hem dansa kaldıran hem sırtınızı sıvazlayan parçalardan oluşuyor. Favorimiz, albümün en “hırçın” şarkısı “Save The World”.

TEKLİ: Sufjan Stevens – Ekstasis
(Asthmatic Kitty Records)

Houston Ballet dansçılarının dört yıl önceki performansına eşlik eden Sufjan Stevens besteleri Reflections adında bir albüme dönüşüyor. İlhamını iki piyanist ve 11 bale dansçısının performansından alan Sufjan Stevens – Justin Peck iş birliğine, piyanist Timo Andres ve Conor Hanick hayat vermiş. İlk tekli “Ekstasis”i yeterince dikkatli izlerseniz, tıpkı gözlerinizi kapattığınızda seslerin yarattığı renk cümbüşünde hissettiğiniz gibi bir kaleydoskopun içinde dans ederken bulabilirsiniz kendinizi.

TEKLİ: Interpol – Big Shot City (Makaya McCraven Interpolation)
(Matador Records)

Interpol’un yedinci stüdyo albümü The Other Side of Make-Believe’in (2022) final parçalarından “Big Shot City”yi yeniden işlemiş Parisli caz davulcusu Makaya McCraven. Grubun bir tür kelime oyunu kasmış olabileceğini de düşündüren “interpolasyonu”, genel Interpol sound’una ait ses manzarasını epey zenginleştirmiş diyebiliriz. Ritimlerinin iyice aksadığı ve sarmallaştığı işitilen bol zilli bol titreşimli parça, etkin ve yaratıcı bir yorum.

EP: Django Django – Off Planet Part 3
(Because Music Ltd.)

Bu sefer Jack Peñate, Toya Delazy ve Stealing Sheep gibi isimlerin kadroya katıldığı, Off Planet için “Hadi artık!” dedirten kısaçalar Off Planet Part 3, haziranda çıkacak beşinci stüdyo albümlerinin son düzlüğü olma özelliği taşıyor. Bağımsız elektronik rockçıların hepten kulüp havasına girdiğine, fakat yeniliği de elden bırakmadığına bir kez daha şahit olduğumuz kısaçalar, ekibin eklektikliğini ve macera severliğini tekrardan hatırlatır nitelikte. 

ALBÜM: Benefits – Nails
(Invada Records)

New Weird Britain olarak etiketlenen 2020’lerin İngiltere merkezli yeni nesil gitar müziği akımından bangır bangır bir tanışma daha. Canlı performansları ve EP’leri ile hakkında büyük bir beklenti bulutu yaratan Benefits, ilk albümünde Brexit sonrası Britanya’yı şarkılaştırıyor. Ansızın bir hip hop beat’ine kapılıp sonrasında zillerin parçalandığını bir noise bulutunda savrulduğunuz, isyanın 50 tonunu buluşturan bir koleksiyon.

TEKLİ: Mabel Matiz – Aferin
(Pose Records)

Mabel Matiz melodik açılışları sever; “Aferin”de de kulakları bir tür vakum niyetine kullanarak, ilk saniyelerden itibaren yoğun bir his ormanının ortasına doğru çekiveriyor dinleyeni. Ağırbaşlı bir bas yürüyüşü ve nazik synth motifleri eşliğinde kırılmış hayallere alışmaya başlıyoruz. Sakince seyreden arpej hattının üzerinde, yine geçmişten tanıdık gelecek bir “Gel” nidası duyuyoruz sonra: “Gel söndürelim o yüreğin yanıyorsa / Ben ne bileyim aşksa ölüm, tadı bu mu?” Veee yaylılar… Akıldan kolay kolay çıkmayacak görkemli bir ezgiyle Mabel Matiz’in ruhuna sinmiş 90’lar Türkiye’sine ışınlanıyoruz; sanki bir Sezen Aksu kasetinin içindeyiz.

ALBÜM: Berke Can Özcan – Stormers the Soundtrack
(Bağımsız)

Esme Madra’nın MUBI’de gösterime giren kısa filmi Fırtına’nın Berke Can Özcan imzalı müzikleri. Başrolde prepared piyanonun yer aldığı, tabii ki Berke’nin oyuncaklı müzikal evreninin izlerini de sürebildiğimiz parçalar, filmin çekimleriyle eş zamanlı olarak hayat bulmuş. Tek seferde canlı kaydedilmiş, herhangi bir miks ya da mastering yapılmadan olduğu gibi önümüze getirilmiş. Şu an için yalnızca Bandcamp’ten dinlenebiliyor.

TEKLİ: Palehound – The Clutch
(Polyvinyl Record Co.)

Son yıllarda Jay Som’la hayat verdiği Bachelor projesiyle de gönlümüzü çalan Ellen Kempner, yeni bir Palehound albümünün işaret fişeğini yaktı. “Bu albüm benimle ilgili, aynı zamanda başkalarıyla kurduğum bağlar üzerinden de benimle ilgili.” diyerek tanıttığı Eye on the Bat adlı yeni koleksiyonunun ilk teklisi, pandemi karantinalarının başladığı günlerde yazılmış. O dönem başladığı yeni ilişkisi ve beraberinde gelen tüm bilinmezleri çiğ bir prodüksiyonla buluşturan parçanın Brittany Reeber ve Adam Kolodny ortaklığıyla çekilen klibi de burada.

TEKLİ: Squid – Undergrowth
(Warp Records)

O Monolith adlı yeni Squid koleksiyonuna doğru bir adım daha. Grubun davulcusu ve aynı zamanda vokalisti olan Ollie Judge da yeni teklinin ilham kaynaklarını şöyle özetliyor: “Gerçekten animizme, yani ruhların cansız nesnelerde yaşayabileceği fikrine kapıldım. Twin Peaks izliyordum ve Josie Packard’ın ruhunun bir şifonyerin içine girdiği bir bölüm vardı. Bu yüzden ‘Undergrowth’ öbür dünyada komodin olarak yeniden canlanmam ve cansız bir nesne olarak reenkarne olma düşüncesinin nasıl korkunç olacağı perspektifinden yazılmıştı.” 

ALBÜM: Easy Star All-Stars – Ziggy Stardub
(Easy Star Records)

Klasik albümleri reggae rüyalarla buluşturan Easy Star All-Stars, 11 yılın ardından özel bir kayıtla geri döndü. İsminden de anlaşılacağı gibi, kolektifin el attığı albüm bu kez David Bowie klasiği The Rise and Fall of Ziggy Stardust and the Spiders from Mars. Çeşitli parçalarda Naomi Cowan, Mortimer, The Expanders gibi konuklarla zenginleşiyor; dub, Ziggy’ye çok yakışıyor.

TEKLİ: Das Koolies – Best Mindfuck Yet
(Strangetown Records)

Galli rock kahramanları Super Furry Animals’tan Huw Bunford, Cian Ciarán, Dafydd Ieuan ve Guto Pryce 2020’de, yollarına Das Koolies çatısı altında devam edeceğini duyurmuştu. 22 Eylül’de ilk uzunçalarını yayımlayacak gruba, adının hakkını fazlaca veren son numarasında Super Furries solisti Rhys Ifans da katılmış. Düşük frekanslı titreşimlerin kol gezdiği parça yer yer mistikleşen ritimler, bozuk sesler ve keskin yaylı partisyonlarıyla oldukça davetkâr bir sonik atmosfer inşa ediyor. Etraftan soyutlanmak, zihninizi durdurmak istediğinizde adresiniz belli; “Best Mindfuck Yet” döngüsüne teslim edin kendinizi.

TEKLİ: bar italia – punkt
(Matador Records)

Nina Cristante, Jezmi Tarik Fehmi ve Sam Fenton üçlüsünü bir araya getiren Londra merkezli grup bar italia, önceleri Dean Blunt’ın kurucusu olduğu World Music Label çatısı altında yayınlar yapıyordu. Matador Records ailesine katılan ekip, yoldaki albüm Tracey Denim’den yine The Cure ve Joy Division gibi grupları anımsatan bir tekliyle aramızda.