Thomas Bangalter, HMLTD ve bu hafta başka ne dinlesek?

Yazı: Cem Kayıran, İlayda Güler, Sevda P. Yıldız, Tuvana Adalı

Daft Punk’ın yarısı Thomas Bangalter, Mythologies balesi için bestelediği bir albümle dönüyor. İngiliz grup HMLTD’den yolunu gözlediğimiz ikinci albüm haberi nefis bir şarkıyla birlikte geldi. Caroline Polachek tutkusunu “Sana yeni dövmenden daha da yakın olacağım” sözleriyle önümüze döküyor.

Taze yayımlanmış albüm ve teklilerden hazırladığımız güncellenen çalma listemiz sizi bekliyor! Öne çıkan kayıtlar ise hemen aşağıda.

TEKLİ: Thomas Bangalter – Mythologies: X. L’Accouchement
(Warner Classics / Erato)

Thomas Bangalter, Daft Punk’ın dağılmasının ardından yayımlayacağı ilk solo albümü Mythologies için 7 Nisan’a randevu verdi. Müzisyenin, Angelin Preljocaj’ın aynı adlı balesi için bestelediği koleksiyonun 10. sırasındaki “L’Accouchement”, şef Romain Dumas yönetimindeki Orchester National Bordeaux Aquitaine tarafından icra edilmiş. Yaylı armonileriyle kurulmuş basık, yoğun, gergin bir atmosfere çağıran parça, kederli bir sükunetle tamamlanıyor.

TEKLİ: Rose City Band – Chasing Rainbows
(Thrill Jockey)

Wooden Shjips ve Moon Duo gibi gruplarıyla tanınan gitarist Erik “Ripley” Johnson, solo projesi Rose City Band ile dingin, huzurlu ve bol reverblü bir psikedelik folk icra ediyor. 21 Nisan’a tarihlenen yeni albüm Garden City’den ilk tekli “Chasing Rainbows”ta da pastoral bir diyar hayal ettiriyor ve dinleyiciyi yaklaşık iki dakikalık bir gitar solosuyla uğurluyor.

TEKLİ: Caroline Polachek – Blood and Butter
(Perpetual Novice)

2005’te indie pop grubu Chairlift’i kuran, Beyoncé’den Fischerspooner’a birçok yıldız isimle çalışan Caroline Polachek; kariyerinin ikinci solo albümü için gün sayıyor. Danny L Harle ortaklığıyla yazılan dördüncü tekli “Blood and Butter”da Kirin J Callinan tarafından çalınmış gitarları da dinliyoruz. “Sana yeni dövmenden daha da yakın olacağım” gibi tutkulu sözlere sahip şarkının da yer alacağı Desire, I Want To Turn Into isimli yeni Polachek albümü 14 Şubat’ta yayında.

TEKLİ: HMLTD – Wyrmlands
(Lucky Number Music Limited)

Yıllar önce İzmir’de Epic Fair festivalinde canlı performansıyla aklımızı uçuran İngiliz grup HMLTD, onlarca fikir bocalayıp ince ince ördüğü şarkılarında türler ve akımlar arası mekik dokuyarak yalnızca takip etmesi bile baş döndürmeye yeten sıra dışı kompozisyonlar yaratıyor. Ekipten yolunu gözlediğimiz ikinci albüm haberi de bu tanımlananın hakkını veren nefis bir şarkıyla birlikte geldi. “Wyrmlands”, This Heat, Pere Ubu ya da Throbbing Gristle gibi kült grupların sınır tanımayan tavrını akıllara getiriyor.

ALBÜM: Ava Max – Diamonds & Dancefloors
(Atlantic Records)

Aslında utangaç ve mahremini paylaşmaktan hoşlanmayan biri Ava Max ancak tüm bu hayal kırıklıklarının izini yüksek enerjili bir müzikle anlatma fikri, öz gücünü pekiştiren bir yakıta dönüşmüş. Ruhunu ezen şarkı sözlerini iyimser melodilerle eşleştirmek, ağlayarak dans etmek kendini yeniden bulmasını sağlamış. Britney Spears, Rihanna, Taylor Swift gibi yıldızlarla çalışan Kanadalı hit üreticisi Cirkut prodüktörlüğünde kaydedilen Diamonds & Dancefloors, müzisyen tarafından ailesinden öğrendiği dayanıklılığın bir yansıması olarak tanımlanıyor.

ALBÜM: Lakecia Benjamin – Phoenix
(Whirlwind Recordings)

Her kaydında yüzünü başka manzaralara çeviren New Yorklu alto saksafoncu Lakecia Benjamin’in büyük kısmı orijinal bestelerinden oluşan dördüncü uzunçaları. Nefes alıp vermenin ötesinde akılda kalıcı cümleler sarf eden bir organizmayı dinliyoruz Phoenix’te. Nefesliler, tuşlular, perküsyonlar ve insan seslerinin sürükleyici diyaloglarına kulak kesildiğimiz albüm, ismini dünyanın COVID-19 sonrası yeniden ayaklanma çabasından alıyor. 

TEKLİ: Antoni – New Arpeggio
(sonokraft)

Leipzig’de yaşayan müzisyen ve besteci Antoni’nin yaklaşan ilk albümünden kulaklara çalınan ilk parça “New Arpeggio”. Kayıtlarının büyük kısmı İstanbul’da gerçekleşen parçanın prodüktör koltuğunda Can Güngör var. Ertuğrul Güney’in sarmal gitar cümlelerine klavyede Burak Irmak ve basta Baran Say’ın eşlik ettiği parça, derinlikli melodilerle dolup taşıyor. Antoni’nin vokal tavrı da parçanın döndüğü hemen her dönemeçte çeşitleniyor. Daha fazlası yolda, merakla bekliyoruz.

TEKLİ: Yves Tumor – Echolalia
(Warp Records)

Haberler o kadar iyi ki! Nereden başlasak? 2020 tarihli son albümü Heaven To A Tortured Mind ile hâlâ uzun uzun vakitler geçirdiğimiz Yves Tumor, son olarak WILLOW’un <COPINGMECHANISM> albümünde karşımıza çıkmıştı. Yeni albüm resmiyete bindi: Adı Praise A Lord Who Chews But Which Does Not Consume; (Or Simply, Hot Between Worlds). Yayın tarihi 17 Mart. Tabii ki Warp etiketli. Kasımda dinlediğimiz “God is a Circle” da albümde. İkinci tekli “Echolalia” da muh-te-şem. Bas yürüyüşüne sırtınızı yaslayın, Yves Tumor direksiyonda harikalar yaratacak. Nefes kesici Yves Tumor görsel dünyasının ardındaki Jordan Hemingway imzalı klibi de işte hemen burada.

TEKLİ: Xylouris White – Latin White
(Drag City)

Yeni materyallerini kaydederken oluşan müziğin içinden bir yalnızlık geçtiğini hisseden Xylouris White, bu yüzden yaklaşan albümlerine “içimdeki orman” anlamına gelen The Forest In Me adını yakıştırmış. Bir buçuk dakikalık bir tadımlık olarak gelen “Latin White” kaosun ortasında özgür olmaktan vazgeçmemeyi kutluyor sanki. Ay ışığında denize girmeyi sevenlerde güzel hisler bırakacak bir klibi de var.

TEKLİ: Parham A.G – Dur Gitme
(Bağımsız)

Frozen Clouds’ta davulda, güncel Second kadrosunda gitarda ve yeraltı sahnesinden sayısız grup ve oluşumda farklı görevlerde yer alan Parham A.G’den yeni yılın ilk solo teklisi. “Dur Gitme”, modern müzik piyasasını hedefe alan muzip bir punk güzelliği. Biz dinlediğimizden beri “Saydım yıldızları son bir defa! Dur gitmeee” diye mırıldanıyoruz. Grubu Şehir Çocukları eşliğinde Parham’ı takip ettiğimiz video klibi de burada.

TEKLİ: Denzi – Yapıcak Bi’Şey Yok
(Universal Music Türkiye)

Bu hafta solo tekli yayımlayan bir diğer Frozen Clouds üyesi de Denzi. Önceki yayını “Ne Doğru Ne Yanlış”ta olduğu gibi, bir kez daha bugünün kolektif sıkışmışlığını yansıttığı bir şarkıyla karşımızda. Vazgeçmek, umutsuzluk, korkular yüzeyi kaplamış hâlde. Denzi’nin grup arkadaşı Luca Fritz’le ortaklaştığı parçanın Küçükoda imzalı bir klibi de var.

ALBÜM: Tolouse Low Trax – Leave Me Alone
(Bureau B)

Detlef Weinrich’in karanlık ve hızla kana karışan kulüp prodüksiyonlarını üzerimize savurduğu Tolouse Low Trax’in beşinci uzunçaları. Yine olabildiğince çiğ, tekinsiz ve tuhaf seslerin peşinde. Leave Me Alone’da, önceki işlerine kıyasla dub ve electronica etkileşimleri daha ön planda. “White Flicker”ın oyunbaz motifleri ile “Impure Nature”ın iç gıdıklayan bas yürüyüşü arasında bir yerlerde rastlaşmamız muhtemel.

EP: Dave Okumu – The Intolerable Suffering Of (The) Other
(Transgressive Records)

İngiltere müzik sahnesinin önemli figürlerinden Dave Okumu, önümüzdeki nisanda Dave Okumu & The Seven Generations çatısı altından I Came From Love isminde bir albüm yayımlayacak. Koleksiyonu parça parça paylaşan müzisyen, ikinci bölüm olan The Intolerable Suffering Of (The) Other adlı dört şarkılık kısaçaları dinlemeye açtı. Albümde Eska, Kwabs, Wesley Joseph, Robert Stillman, Anthony Joseph, Byron Wallen, Raven Bush ve Grace Jones ile çalışan Dave Okumu, bu koleksiyonu tek başına değil; kendisinin, başkalarının, müzikal soy ağacının önceki jenerasyonları ve onların torunlarını temsil etmesi için Dave Okumu & The 7 Generations adıyla yayımlamayı tercih ediyor. 

TEKLİ: Kate NV – meow chat
(RVNG Intl.)

Moskovalı müzisyen Kate Shilonosova, namıdiğer Kate NV’nin bu ara kafasını kaşıyacak vakti yok desek yeridir. Yıl içinde hem Angel Deradoorian ile ortaklaştığı Decisive Pink duosunun ilk uzunçalarını hem de WOW adlı solo albümünü yayımlayacak. WOW’dan bir tadımlık olarak paylaştığı “meow chat” adıyla müsemma, çeşitli “miyav” sesleriyle bir bas groove’u, sevimli üflemeliler, dinleyeni hızla bir retro oyun hissiyle saran synth katmanları ve daha nice yaratıcı efektin birbirine dikildiği bir kolaj âdeta. Bakalım bu iki buçuk dakikada bölümü geçebilecek misiniz?

TEKLİ: Can Bonomo – Sustum
(Aşıklar Holding)

Son dönemde Demet Evgar düeti “Rüyamda Buluttum” ve İstanbul’a adanmış “Gazapistan” gibi teklilerle adından söz ettiren Can Bonomo, 2023’teki ilk yayınında “Sen gidince küstü rüzgâr, sustu şarkılar. Söndü, küllerinden yandı yaralı bir bahar.” diye sesleniyor sevdiğine. Esra Ruşan, Beran Soysal ve Uğur Uzunel’i izlediğimiz; siyah beyaz bir kısa film tadındaki video klibi de Öykü Karayel yönetmenliğinde çekilmiş. 

TEKLİ: Lin Pesto – Gözyaşı Odası / Üzgün
(Bağımsız)

Yeni şarkılar, müzisyenle özdeşleşen puslu vokalleri nostaljik ilhamlarla buluşturarak sihrini akıtıyor. İki dakikadan kısa süren akışıyla ilk parça “Gözyaşı Odası”nda başrol bol reverblü gitarların. Hatta Lin Pesto’nun sesi sanki parça ilerledikçe daha da derinlere gömülüyor; sıkışmışlık hissini perçinliyor. “Elimden gelmez daha iyisi. O filmlerde ilk ölenim ben.” diyen “Üzgün” ise yaylı melodileri ve dramatik arpejleriyle yine kara bulutlarla baş başa bırakıyor. 

TEKLİ: Jeff Tweedy – Union Maid
(A24 Music)

Uzun yıllardır alternatif rock ve country’nin türlü füzyonlarını deneyimleten Wilco’nun öncül üyesi Jeff Tweedy, Jessie Eisenberg’ün yönetmen koltuğunu ilk kez denediği When You Finish Saving the World projesi için, Ruth Guthrie’nin bir Amerikan işçi sınıfı mücadelesi klasiği olan “Union Maid” parçasını yeniden yorumladı.

TEKLİ: Barış Demirel & Kayra – Özlesem de Birini
(EMI)

Barış Demirel, şubatta yayımlayacağı Bi’ Aralar İyiydim adlı ikinci albümü öncesi paylaştığı son teklide, kendine özgü flowlarıyla sürükleyici hikâyelere ses veren Kayra’yla güçlerini birleştiriyor. O’nu ilk ve son kez gördüğü anları sonsuz kere hatırlayan birinin ağzından “Özlesem de birini, kalbimde yok ki yeri. Ağlasam, geri gelir mi zaman?” diye soruyor şarkı. Tazelik veren nefesli armonileri ve lezzetli ritim kompozisyonu eşliğinde saç diplerini acıtana dek düşündüren bir hafıza turunun müziği bu.

EP: Dean Blunt – Give me a moment
(Bağımsız) 

Yeni Dean Blunt kısaçaları Give me a moment, kendisinin gizemli ve son derece özgün tarzından bekleyeceğimiz şekilde 29 Ocak günü, bir WeTransfer linki aracılığıyla sessizce yayımlandı. Give me a moment, kaygan ve puslu hislerle örülmüş bir hüzün dalgası yaratırken aynı zamanda geçip gitmiş bir şeyin (muhtemelen bir ilişkinin) tatlı bir anımsaması gibi de duyuluyor. Hem yaklaşık sekiz dakika gibi kısa bir süreyi kapsaması hem de şarkıların birbiri içine geçip karışa karışa akan bir kıvamda tınlamasıyla sanki dinleyiciyi, kendisine tekrar tekrar kulak vermeye çağırıyor ve böylece bütünlüklü bir sezgisel deneyim oluşturuyor. 

ALBÜM: Woman Life Freedom 
(Apranik Records)

İranlı bir düzine kadın müzisyen, İran İslam Cumhuriyeti’nde yaşayan kadınların mücadelesine destek olacak bir yardım fonu toplamak amacıyla bir araya geldi. “Zan, Zendegi, Azadi”den çevrilerek Woman Life Freedom adıyla yayımlanan 12 parçalık bir derleme albüme dönüşen bu buluşmadan elde edilen gelirin tamamı; aile içi şiddet, bağımlılık, evsizlik gibi sorunlar yaşayan İranlı kadın ve çocuklar için çalışan yardım kuruluşlarına aktarılacak.

ALBÜM: Oozing Wound – We Cater to Cowards
(Thrill Jockey)

Chicago’nun gürültülü patırtılı yeraltı sahnesinde 10 yıldır tam gaz üretimini sürdüren Oozing Wound’dan yeni albüm. Zack Weil, Kevin Cribbin ve Kyle Reynolds üçlüsünün son numarası We Cater to Cowards, plak şirketi tarafından “Grubun bu zamana kadarki en cüretkar işi” olarak tanımlanıyor. Noise, sludge, grunge gibi etiketlerden heyecan duyanlar için haftanın albümü olmaya aday.

TEKLİ: Josephine Foster – Pendulum
(Fire Records)

Sesi ve ona eşlik eden gitarıyla dinleyeni içinde bulunduğu karmaşık dünyadan soyutlayıp sakinleştiren Josephine Foster, Domestic Sphere ismini taşıyacak yeni albümünün müjdesini verdi. Uzunçaları, “Pendulum” teklisiyle duyuran müzisyen, yarattığı ses ortamını sürekli yeni ögeler ekleyerek genişletse de sonunda hep eve döndüğümüzü hissettiriyor. Parça, yönetmenliğini bizzat Josephine Foster’ın üstlendiği videosu ile birlikte yayımlandı.

TEKLİ: Fever Ray – Kandy
(Mute / Rabid Records)

Radical Romantics adını taşıyan yeni Fever Ray koleksiyonu için takvimlerde 10 Mart’ı kalplerle donatabiliriz. Üçüncü tekli“Kandy”, uçucu synth melodileriyle Fever Ray’e özgü tuhaf çekiciliği tekrar hatırlatıyor. Dünü yarına, ciddiyeti şakaya karıştıran bir yapısı var.