Çeşitli doğal afetler, kazalar ya da hırsızlıklar sonucunda ekipmanlarından olmuş ama yine de turnesine devam edebilmiş; bir başka deyişle “ucuz atlatmış” 10 ismin hikâyelerine buyurun. 


Image

Ozric Tentacles

Geçtiğimiz ay God Is An Astronaut ve Project RNL’le birlikte İstanbul’da sahne alan Ozric Tentacles, son yıllarda trajik iki olay yaşadı. 2012 yılında Colorado’daki bir orman yangını sonucunda kayıt stüdyolarını ve dolayısıyla tüm ekipmanlarını, yeni kayıtlarını ve birçok eşyalarını kaybetmişti. Grubun Avrupa’daki hayranlarının sayılarının fazlalığı ve sıklıkla Avrupa’da turne yapıyor olması sebebiyle İngiltere’de Leeds’de yer alan depoları da bu senenin başlarında sel felaketi sonucunda yerle bir oldu. Depoda yer alan ekipmanlarının büyük kısmını kaybeden Ozric Tentacles, bu olaydan iki hafta sonra başlayacak turnelerini iptal etmek yerine hayranlarının desteklerine başvurdu. Sosyal medyada başlatılan çeşitli kampanyalarla grubun ekipmanlarını tedarik etmesi için gereken 25 bin pound toplandı.

The Brian Jonestown Massacre

Amerikalı kült psikedelik rock grubu The Brian Jonestown Massacre, yaklaşık on yıl önce Brooklyn’deki konser mekânı Bowery Ballroom’da vereceği konser öncesinde kötü haberi almıştı. Grubun tüm ekipmanlarını taşıdığı kamyonet çalınmış ve grup ekipmansız kalmıştı. Olayın ardından bütün ekipmanlarının listesini çıkaran, bölgedeki takipçilerine seslenen grup, herkesin gözünün açık olmasını ve herhangi bir ekipmanlarına rastlanması durumunda kendilerine haber verilmesini istemişti. New York’ta olmanın avantajını kullanan The Brian Jonestown Massacre, yerel müzisyenlerden o akşamki konserleri için gerekli ekipmanları toparlamış ve konserini verebilmişti.  

Passion Pit

2013’te Chicago’da gerçekleşen fırtına ve kötü hava şartları sebebiyle şehirdeki birçok yer zarar görmüştü. North Coast Music Festival’da sahne almaya hazırlanan indie rock türünün deneyimli grubu Passion Pit’in sahnedeki tüm enstrümanları fırtınadan dolayı mahvolmuş ve kullanılamaz hale gelmişti. Üzüntülerini yaptıkları açıklamayla dile getiren grup, aynı festivalde canlı performansları yerine DJ set yaparak hayranlarının karşısına çıktı. 

Frank Zappa

Frank Zappa’nın konserinde yaşanan yangın hikâyesi, müzik tarihinin en sık anlatılan hikâyelerinden biridir şüphesiz ki. 1971 yılının 4 Aralık gününde İsviçre’nin Montreux kentindeki Frank Zappa konseri, yaklaşık bir buçuk saatin ardından Don Preston’ın synthesizer solosu sırasında bir dinleyicinin havaya attığı işaret fişeğiyle sona ermişti. Önce Montreux Casino’nun tavanına sıçrayan alevler kısa sürede binanın her yerini sarmıştı. Salondaki kalabalık, itfaiye erlerinin kırdığı camlardan dışarı çıkmış ve ardından da alevler, binanın ısıtma sistemine ulaşıp büyük bir patlamaya yol açmıştı. Tüm sahne ekipmanını bu yangında kaybeden Frank Zappa ve ekibi hayatta oldukları için sevinirken, sıra dışı bir şekilde müzik tarihine de geçiyorlardı. Söz konusu yangın, Deep Purple’ın meşhur “Smoke on the Water” şarkısının ilham kaynağı oldu.

The Decemberists

Geride kalan 15 yıla damga vuran indie rock gruplarından The Decemberists’in 2005 yılında Portland’da yaşadığı bir olay, bir turne programlanırken doğru ön grubu seçmenin ne denli önemli olduğunu gözler önüne serdi. Grubun uzun soluklu turnesinde, kendi evi olan Portland’da vereceği konserden önce içinde ekipmanlarının olduğu kamyoneti çalındı. Yaklaşık bir hafta sonra bulunan kamyonetin içinde ekipmanlar yoktu. The Decemberists’in turnesi ise devam etmekteydi. Gruba turnesi boyunca ön grup olarak eşlik edecek olan Okkervil River’ın ekipman desteği sayesinde, The Decemberists’in Picaresque albümünün turnesi yalnızca tek konserin iptal olmasıyla devam edebildi.

Johnny Marr

Son dönemlerde sıkça solo projeleriyle karşımıza çıkan eski The Smiths gitaristi Johnny Marr’ın 1964 model Gibson SG gitarı, 2000 yılında Londra’daki Scala isimli konser mekânında gerçekleşen konser sonrası sanatçının kulisinden çalınmıştı. Yine Londra’da yaşayan bir The Smiths hayranının evinde tam 10 yıl sonra keşfedilen gitar Johnny Marr’a geri dönmüş, hayran Stephen White’a ise 200 saat kamu hizmeti cezası verilmişti. Artık yeniden çalabileceği ümidini kaybettiği gitarıyla 10 yıl aradan sonra buluşan Marr, “Çok coşkulu hissediyorum” açıklamasını yapmıştı.

Handsome Furs

Yaklaşık altı yıllık aranın ardından yeni bir albümle karşımıza çıkacak olan Kanadalı grup Wolf Parade’den Dan Boeckner’in şair, müzisyen ve bir dönem eşi olan Alexei Perry’yle hayata geçirdiği projesi Handsome Furs, 2007 yılında Montreal’de gerçekleşen bir konserinden önce canlı performans kurulumunun en kritik parçalarından biri olan davul makinesi çaldırmıştı. Bir kahve dükkânında çalınan davul makinesi, projenin geleceği için farklı arayışların ortaya çıkmasına sebep olurken, Boeckner çalınan ekipmanının ardından canlı performansları için çeşitlemeler yapmıştı. Boeckner, turnenin sonunda verdiği bir röportajda, her konserde albümdeki şarkıları farklı biçimlerde yaratabilmenin yollarını aradıklarını dile getirmişti. Kanadalı müzisyen, kendi ekipmanını çalan kişilere seslendiği mektubunda tüm bu talihsiz olayları ele alırken mutlaka vurgulanması gereken bir olaya parmak basmıştı: “Davul makinemi çalan kişinin çeşitli bağımlılıkları ya da sıkıntıları olduğunu anlayabiliyorum, ama unutulmaması gereken bir şey var. Müzisyenlerin büyük kısmı, bu ekipmanları alabilmek için hayatlarını zor şartlarda geçiriyor.”

Hollow Everdaze

Avustralyalı genç psikedelik rock grubu Hollow Everdaze’in stüdyosunun da içinde bulunduğu basçı Jackson Kay’in evinde iki yıl önce çıkan yangında grubun amfileri, gitarları, davul seti ve pedalları kül olmuştu. Çareyi sosyal medyadan destek kampanyası başlatmakta bulan ekip, bu kampanyayı da hayranları için eğlenceli hale getirmişti. Çeşitli miktarlarda değişen yardım paketleriyle,100 dolar değerinde bir yardımla grubun solisti Tim Karmouche’a kendi adınıza bir şarkı yazdırabildiğiniz ya da 1.000 dolar bağışta bulunarak grubun bahçenizde konser vermesini sağlayabileceğiniz kampanyada kısa sürede hedeflenen rakama ulaşıldı.

Image

Sonic Youth

4 Temmuz 1999 tarihi, Sonic Youth’un uzun geçmişinin en can sıkıcı günlerinden biri. Grup için özel olarak tasarlanmış amfiler, gitarlar, pedallar ve davul setinin içinde bulunduğu araç, California’da çalınmıştı. Bu olayı takip eden yıllarda yaşanan olaylar ise bir hayli ilginç. Grubun sıkı hayranları, kendilerini birer dedektif gibi görevlendirerek, çalınan ekipmanları müzik dükkânlarında, internet sitelerinde seneler boyunca kovalamaya başlamış ve aralıklarla parçaları toplamıştı. Öyle ki, olaydan 13 sene sonra 2012 yılında, biri Thurstoon Moore’a diğeri de Lee Ranaldo’ya ait Fender Jazzmaster gitarlar çeşitli internet sitelerinde satışa sunulmuştu. Gitarlardan ilki grubun Belçikalı bir hayranı, diğeri de bir forumda gördüğü gitarı tanıyan Amerikalı bir hayranı tarafından bulunmuştu.

La Luz

2013 yılında Seattle’daki evlerine dönerken buzlu zeminde kayan ve ekipmanlarını taşıyan kamyonetle birlikte arabalarını otoyolda yolu ayırmak için konan bariyerlere çarpan La Luz elemanları kazadan sağ salim kurtulmuşlardı ancak ekipmanları o kadar şanslı değildi. Bu kaza sonrasında birçok konser veren ve mecburen yol yapan dörtlünün arabaya alışması da, söylediklerine göre uzun zamanlarını almıştı. Bu olayın ardından sörf rock dörtlüsü La Luz, normalde Ty Segall’ın Los Angeles’taki evinde gerçekleşecek yeni albüm kaydı için kazadan ötürü son anda bir değişiklik yaparak rotayı arkadaşlarına ait olan endüstriyel bir binaya çevirdi ve Weirdo Shrine’ı sörf tahtaları arasında kaydetti. 

Image
  1. Emek ve içtenlik: Mateusz Urbanowicz

    “Değeri sadece kazandığı para olmayan ve yalnızca eğlenceyle sınırlı olmayan hikâyeler anlatmak istiyorum.”

  2. Bant Mag. sunar: Mevsimler – Fasıl I

    Yıl boyunca Suriye’den ve Türkiye’den sanatçıları bir araya getirecek dört sergiden oluşan sergi serisi "Mevsimler"in ilk ayağı "Fasıl I", 30 Nisan Cumartesi günü Bant Mag. Mekân’da açılıyor. "Mevsimler - Fasıl I", bir yıl önce İstanbul’a gelen ve burada yaşamaya başlayan sanatçı Imad Habbab’ın karışık teknikle ürettiği desenlerini, oyuncu Hare Sürel’in ilk kez izleyiciyle buluşacak resimleriyle bir araya getiriyor.

  3. Savaşa ve politik çekişmelere üstün gelen sanat aşkına: ArtHere

    2016 yılı boyunca Bant Mag. Mekân’da izlenebilecek Mevsimler sergi serisindeki yol arkadaşımız, komşu mekân ArtHere’ın kurucusu Suriyeli sanatçı Omar Berakdar’a göre, “sanat ve insanlık, milletlerin, ülkelerin ve sınırların çok ötesinde”...

  4. Şehirlerin hikâyelerini insanlarından ve binalardan dinleyin: Imad Habbab

    30 Nisan’da Bant Mag. Mekân’da açılacak Mevsimler – Fasıl I sergisinde işlerini izleyeceğimiz sanatçı Imad Habbab’la ona ilham veren unsurlar ve günlük düzeydeki sanatsal üretim ihtiyacı üzerine konuştuk.

  5. Kendiliğinden oluşan bütün: Hare Sürel

    30 Nisan’da Bant Mag. Mekân’da başlayacak Mevsimler - Fasıl I sergisinde çalışmalarını göreceğimiz sanatçı ve oyuncu Hare Sürel’le resimle yenice başlayan yolculuğu ve kâğıtlara taşıdığı dünya.

  6. A’dan Z’ye: John Carpenter

    İkinci albümü öncesinde, filmlerinden video oyunu tutkusuna her şeyiyle John Carpenter karşınızda.

  7. Her şeye rağmen turne: Ucuz atlatma hikâyeleri

    Çeşitli doğal afetler, kazalar ya da hırsızlıklar sonucunda ekipmanlarından olmuş ama yine de turnesine devam edebilmiş; bir başka deyişle “ucuz atlatmış” 10 ismin hikâyelerine buyurun.

  8. Aklına değil hislerine güvenen topluluk: Liima

    Casper Clausen’le, dört farklı şehirde ortaya çıkan ilk Liima albümü üzerine...

  9. “Tüm kapılar Bob’a çıkıyor”: Xiu Xiu’yla Twin Peaks üstüne

    "En karanlık karanlığı, tuhaflık ve garip bir şefkatle" birleştirmek...

  10. Güneşten en uzakta: İpek Görgün’den Aphelion

    Müziğin yanı sıra, şiir ve fotoğraf alanında da çalışmalar yapan İpek Görgün’le disiplinlerarası sanatı, ses ve sessizliği, gürültünün cazibesini ve yeni albümü Aphelion’u konuştuk.

  11. Teftiş: Bu ay ne dinlesem?

    Yakın zamanda keşfettiğimiz, etkilendiğimiz ve paylaşmak istediğimiz müziklerden bir seçki.

  12. 35 maddede 35. İstanbul Film Festivali

    Her yıl nisan ayının ortasına muazzam bir sinema coşkusuyla gelip yerleşen İstanbul Film Festivali, kısalan süresi ve çoğalan salon sayısıyla 200’ü aşkın filmi 7-17 Nisan tarihleri arasında 35. kez İstanbullu sinemaseverlerin önüne seriyor.

  13. Animasyon dehlizlerinden: Kaçırmanız muhtemel beş Japon animesi

    İstanbul Film Festivali’nde gösterilecek Belladonna of Sadness ilhamıyla yola çıkılmış bir mini seçki.

  14. Brooklyn’i mesken tutan 10 film

    Nick Hornby’nin İrlanda ve Brooklyn arasında mekik dokuduğu senaryosuyla yürekleri burktuğu Brooklyn bu ay gösterime girerken, yolu bu yerden geçmiş tüm film kahramanlarının kapısını çalmak boynumuzun borcuydu.

  15. Affetmenin Bedeli: A Girl in the River

    Pakistanlı yönetmen Sharmeen Obaid-Chenoy’un Oscarlarda 2015 En İyi Kısa Belgesel Ödülü alan filmi A Girl in the River: The Price of Forgiveness, “bağzı” şeylerin hâlâ iyiye gidebileceği umudunu veriyor.

  16. Nisan ayı vizyonu: Iskalanmaması gereken filmler

    İstanbul Film Festivali’nde bir bombardıman şeklinde iyi filme doyacağımız bir gerçek ama nisan ayı vizyonu da uzun zamandır yolunu gözlediğimiz çok sayıda filme ev sahipliği ediyor, kaçırmamak lazım.

  17. Kara Şövalye (sonunda) dönüyor: Batman v Superman

    “Hatırlamanı istiyorum, Clark. İleride, gelecek yıllarda, en özel anlarında. Elimi senin gırtlağında hatırlamanı istiyorum. Seni yenmeyi başaran tek adamı hatırlamanı istiyorum...”

  18. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] genel yayın yönetmeni Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör Aylin Güngö[email protected] editörler