2018 yapımı belgesel Wild Wild Country, Osho öğretilerini takip eden bir grup müridin karıştığı politik skandalları ele almasıyla büyük ses getirdi. Kült ve komünlerin, ortak bir yaşam ülküsünün ötesinde tarihsel ve siyasi süreçlerle organik bir ilişki içinde olduğunu bize hatırlatması sebebiyle bu belgeselden ilham alarak farklı zaman dilimlerinde farklı amaçlarla ortaya çıkan komün ve kültleri, tarihsel bağlamıyla birlikte inceleyen belgesellerden bir derleme hazırladık.


Image

Seeking a Good Life in America (2011)
Yönetmen: Joy Truskowski
Ne Hakkında? Hızla artan tüketim ve küreselleşmenin getirdiği zorluklara karşı farklı sürdürülebilir yaşam yöntemleri arayan üç insan grubunu anlatan bir belgesel. Bu yeni yaşam tarzının getirileri ise tarımda farklı pratikler denemek, bireysel üretim süreçlerine yeniden dahil olmak ve doğayla besleyici bir ilişki kurmak.
Neden izlemeli? Hayatımızın tam merkezinde yer alan “gıdaya” ve onun üretim süreçlerine ne kadar yabancılaştığımızı göstermesi açısından önemli bir belgesel.
Alıntı: “5 yaşındayken büyükannem bana bir elma ağacı gösterip şunu söyledi: ‘İşte elmaların geldiği yer burası, market değil.’ Bu, benim için  şaşırtıcıydı çünkü her gün yediğim bir şeye zihnen tam da bu kadar uzaktım.” Katarina Stanisavljevic

Jonestown: The Life and Death of Peoples Temple (2006)
Yönetmen: Stanley Nelson
Ne Hakkında? 1950’lerde Jim Jones tarafından kurulan kilise temelli bir tarikatın, başlangıç yıllarından 1978 senesinde gerçekleşen toplu intihar olayına uzanan öyküsünü anlatıyor. Uyuşturucu temelli ritüeller ve psikolojik manipülasyonun had safhada olduğu bu kültün trajik sonu hâlâ tarihteki en büyük doğal olmayan felaketlerden birisi olarak anılıyor.
Neden İzlemeli? Bir külte dahil olmanın psikolojik temellerini göstermesi açısından değerli bir kaynak. Ayrıca belgeselde yer verilen gerçek görüntü ve ses kayıtları, böylesine radikal bir yaşam tecrübesini birinci elden gösteriyor.
Alıntı: “Eğer bende dostluk görüyorsan senin arkadaşınım. Eğer beni baban olarak görüyorsan babanım. Eğer bende bir Tanrı görüyorsan, işte o zaman da senin Tanrı’nım.” Jim Jones

Amish: A Secret Life (2012)
Yönetmen: Lynn Alleway
Ne Hakkında? Pennsylvania’da yaşayan ve Amish topluluğu üyesi bir çift üzerinden bu topluluğun öğretilerini ve katı sosyal normlarını anlatıyor. Teknolojiye bakış, toplumsal cinsiyet rolleri ve aile kurumu konusunda oldukça köktenci bir tutumu olan Amish topluluğunu tanıtıyor.
Neden İzlemeli? Teknolojik gelişimin toplumsal bir değer haline geldiği Kuzey Amerika gibi bir coğrafyada tüm bunlardan uzak bir yaşamın nasıl olduğunu anlatmaya çalışan anakronik bir deneyim.
Alıntı: “Erkekler doğaları gereği şehvet duymaya yatkınlar ve biz kadınlar olarak bunu engellemek için bir şeyler yapabiliriz. Eğer bu duyguyu tetikleyecek hareketlerde bulunursak erkekler içgüdülerine kapılabilir ve arzuları uyanabilir. Bazen boynumuzun gereğinden fazla görünmesi bile bunun için yeterlidir.” Miriam Lapp

Democracy in the Workplace: All about Collectives (1995)
Yönetmen: Margot Smith
Ne Hakkında? San Francisco’da yer alan üç farklı kooperatifin işleyişini anlatan bir belgesel. Çalışanların hisselerde eşit pay sahibi olduğu ve hiyerarşik bir sistemin bulunmadığı bu kurumların işleyişini kurucuların ve çalışanların gözünden izliyoruz.
Neden İzlemeli? Genellikle sorgulamadan zihnimize kodladığımız iş hayatı stereotiplerine karşı eleştirel bir alternatif. Katılımcı karar alma sistemleri, çalışanlara sağlanan sosyal imkânlar, daha adil ve sömürüsüz kazanç konularında bizi düşünmeye itiyor.
Alıntı: “Hissedar olmanın anlamı şudur: İçeri girip yerde bir kağıt parçası gördüğünde onu kaldırır ve çöpe atarsın. ‘Şu an iş saatleri içinde miyim?’ diye düşünmezsin.” José Ruiz

Manson (1973)
Yönetmen: Robert Hendrickson, Laurence Merrick
Ne Hakkında? Belgesel, şarkıcı ve kült lideri Charles Manson’ın villasında kurulan bir tarikatın, yönetmen Roman Polanski’nin hamile eşinin de dahil olduğu sekiz cinayete uzanan hikayesini anlatıyor.
Neden İzlemeli? Ait olduğu tarihsel süreç nedeniyle kültün temel hedef kitlesi çiçek çocuklardı. Sekiz cinayet ve Charles Manson’ın müebbetiyle sonuçlanan bu hikâye, en çok hippi hareketine ve simgelediklerine zarar verdi. Çiçek çocukları kolektif hafızada sevimsiz bir konuma oturtması bir yana, Vietnam Savaşı ile birlikte Hippi hareketinin çöküşünü temsil ediyor.
Alıntı: “Bıçaklarımızla cevap vereceğiz. Ölüm ve aşkla yüzleşmeye bu kadar yakın olmak harika hissettiriyor.” Lynette Fromme

Check It (2016)
Yönetmen: Dana Flor, Toby Oppenheimer
Ne Hakkında? Washington’da bulunan ve siyahi LGBTİ+ gençlerin oluşturduğu bir suç çetesinin eş zamanlı yürüttükleri hak mücadelesini anlatan bir film-belgesel. Hem ırk hem de cinsel kimlik açısından ötekileştirilmiş bir topluluğun ikiliklerle dolu yaşamına ışık tutuyor.
Neden İzlemeli? Feminen-maskülen, dost-düşman, hak-suç gibi olguların arasındaki sınırları muğlaklaştırması sebebiyle oldukça özgün bir iş.
Alıntı: “Eğer kimse bizi kollamazsa biz kendimizi kollarız.”

PEKİ ONEIDA KOMÜNÜNÜ DUYMUŞ MUYDUNUZ?
19. yüzyılda John Humphrey Noyes tarafından kurulan bu mezhep, Tanrı ve İncil’in öğretilerine göre yaşayan kusursuz bir toplumun mümkün olduğunu öne sürmüş. Bu yönleriyle ütopyacı olarak nitelendirilen komünde çekirdek aile kavramı yok ve herkes birbirinin eşi kabul ediliyor. Fakat bunu hedonist bir yaklaşımla değil, din temelli sebeplerle yapıyorlar. Komünde kendilerine özgü doğum kontrol yöntemleriyle doğum oranı çok düşük tutuluyor. Bedensel ve ruhsal açıdan en üstün görülen kişilerin üremesi teşvik ediliyor ve bu yolla mükemmel nesle ulaşabileceklerini düşünüyorlar. Evlilik, ekonomik ilişkiler, cinsiyet rolleri ve dinin yaşamdaki yeri konusunda oldukça radikal ilkeleri olan, Karl Marx ve Friedrich Engels’in Komünist Manifesto’yu yayınladığı yıl kurulan ve 30 yıl boyunca devam eden Oneida komünü bugüne kadar pek çok araştırmanın konusu oldu.

  1. Kuzey Afrika’nın yeraltı müzik sahnesinde yeni şifa seremonileri: “Contemporary Ceremonies”

    Fransız fotoğrafçı Celine Meunier’in Kuzey Afrika ülkelerindeki yeraltı müzik sahnesini, bu sahnede kendi arayışlarını ve sorgulamalarını müziksel üretimleri üzerinden gerçekleştiren müzisyenleri fotoğrafladığı serisi Contemporary Ceremonies, bize yabancı olduğu kadar benzerlikler de yakalayabileceğimiz bir alt kültüre pencere açıyor.

  2. Alternatif poster aslından daha güzel: Berkay Dağlar

    “Her filme farklı yaklaşmaya çalışıyorum. O filmin ortaya koyduğu veya koyması gereken reklamı nedir ona bakıyorum. Biraz da içgüdüsel…”

  3. 80’lerin asi gençliğinden ikinci baharındaki “gerçek” kadınlara: Visible Girls Revisited

    Anita Corbin’le geçmişin alt kültürlerinden bugünün toplumsal cinsiyet baskılarına uzanan sohbetimize hoşgeldiniz.

  4. Aklımdakiler: Mabel Matiz

    Türkçe pop müziğinin sınırlarını geniş bir ilham ağından çıkardığı yeni sesler ve orijinal stiliyle genişleten, bu yazı ise dördüncü stüdyo albümü Maya ile açan Mabel Matiz hem albüme hem de hayatına dokunan eş, dost ve iş arkadaşlarının aklındakileri soruları cevaplıyor.

  5. Aklımdakiler: Hazal Yılmaz (@anlamarama)

    Hazal Yılmaz’ın hikâyeleri ve denemelerinden bir araya gelen ilk kitabı "Anlam Arama" Mayıs 2018’de Karakarga Yayınları aracılığıyla ilk baskısını yaptı ve geride bıraktığımız yaza damgasını vuranlardan oldu. Kitap, ilk haftanın sonunda 4. baskıya girmişti. İkinci kitabının hazırlıklarını tamamlamak üzere olan Hazal Yılmaz’la konuşacak tabii ki çok şey var ve bu defa ona soruları gezgin yazarın ailesi ilan ettiği arkadaşları, sevdikleri, ilham kaynakları ve dokundukları soruyor.

  6. “Artık biz gazeteciler, iş insanı olmak durumdayız.”: NEVŞİN MENGÜ ve ÖZGÜR MUMCU

    Televizyon haberciliğine getirdiği yenilikçi ve kendine has üslubuyla tanıdığımız Nevşin Mengü, kariyerinin çarpıcı anları, 2009 yılında düzenlenen İran Cumhurbaşkanlığı seçimlerini takip ettiği son kitabı "İnsanın Düşünmekten Canı Yanar mı?"nın macerası ve haberciliğin yanı sıra sporcu ve vegan kimliğiyle Özgür Mumcu’nun karşısında.

  7. A’dan Z’ye: Spider-Man

    Foto muhabirliğinden holding yönetimine, Green Goblin’den Venom’a; Spider-Man’e dair her şey.

  8. Şehre geniş bir ses skalası yayılıyor: Red Bull Music Festival İstanbul

    Beş gün sürecek ve farklı ufukları kesiştirecek Red Bull Music Festival İstanbul yaklaşıyor...

  9. Bir kabusun sabahında: Özgün Semerci

    Lu Records etiketiyle yayınlanan “A Nightmare on Clawhammer Banjo” üzerine...

  10. Lagos – Londra treni son hızda: Afrobeat’in bugüne yansımaları

    28. Akbank Caz Festivali, zengin programında geniş bir modern Afrobeat seçkisine de yer veriyor. Karl Hector & the Malcouns, Nubya Garcia ve Bixiga 70 gibi isimleri dinleyeceğimiz festival öncesinde, Afrobeat’in uzun soluklu yolculuğunun bugünkü yansımalarına bir bakıyoruz.

  11. Yunan Yeni Dalgası’nın süperstarı: Yorgos Lanthimos

    Yorgos Lanthimos, huzurumuzu kaçırmak üzere geri dönüyor. Yönetmenin son filmi The Favourite, Ağustos sonunda Venedik Film Festivali’nde dünya prömiyerini yaparken Yunan yönetmeni dünya sinemasına tanıtan Kyonotodas, Türkiye’de ilk kez 17 Ağustos’ta vizyona girdi ve 23 Eylül’e kadar izlenebilecek. Lanthimos’un satirik, donuk ve provokatif filmografisini hatırlamak için ideal günlerden geçiyoruz sonuç olarak.

  12. Görünür olma zamanı: Sinema ve televizyon tarihinde trans karakterler ve trans oyuncular

    Scarlett Johansson’un trans bir erkeği canlandıracağı duyurulduktan sonra yoğun bir tepkiyle karşılaşması da gösteriyor ki, artık trans bireylerin sözde görünür olduğu bir sinema ve televizyon dünyasına razı değiliz. Trans karakterlerin transfobik bir bakış açısıyla yazılmadığı ve trans oyuncular tarafından canlandırıldığı filmler ve diziler beklentisindeyiz.

  13. A yüzü B yüzü: Javier Bardem

    En son Temmuz ayında Türkiye sinemalarına da uğrayan Escobar ile karşımıza çıkan Javier Bardem’in kariyeri ve kişisel özellikleri, münazara bağımlısı ikili Binnaz Saktanber ve Melikşah Altuntaş’ı A Yüzü B Yüzü’nde bir kez daha karşı karşıya getirdi.

  14. “Yaralı bir ruhla yaşadığımız kısa bir yolculuk”: Gürcan Keltek ve “Gulyabani”

    Yeni filmi "Gulyabani"nin dünya prömiyerini Ağustos ayında, geçtiğimiz sene "Meteorlar" filmiyle iki ödülle birden döndüğü Locarno Film Festivali’nde yapan Gürcan Keltek'in, yöntemleri, fikirleri ve duygularına yönelik anlattıklarına kulak vermek de fazlaca kafa açıcı ve ilham verici.

  15. Puslu travmalar atlası: “Sharp Objects”

    Geçtiğimiz yılın en önemli televizyon olaylarından Big Little Lies’a imza attıktan sonra bir kez daha çarpıcı bir mini dizi ile karşımıza çıkan Jean-Marc Vallee’nin kapkara ve vurucu televizyon tecrübesi Sharp Objects, tüyleri diken diken eden sekiz bölümle akılları baştan aldı.

  16. Alternatif kimlikler: Kült ve komünler üzerine belgeseller

    2018 yapımı belgesel Wild Wild Country, Osho öğretilerini takip eden bir grup müridin karıştığı politik skandalları ele almasıyla büyük ses getirdi. Kült ve komünlerin, ortak bir yaşam ülküsünün ötesinde tarihsel ve siyasi süreçlerle organik bir ilişki içinde olduğunu bize hatırlatması sebebiyle bu belgeselden ilham alarak farklı zaman dilimlerinde farklı amaçlarla ortaya çıkan komün ve kültleri, tarihsel bağlamıyla birlikte inceleyen belgesellerden bir derleme hazırladık.

  17. İştah kabartan emsalsiz serüven: Pir-i Lezzet

    Lezzet duyusunun tasvirine bu kadar kafa yoran, yer ayıran ve bunu layıkıyla yapan çok az roman vardır. 2017’nin Ekim ayında April Yayınları etiketiyle yayınlanan "Pir’i Lezzet", sıfır pişmanlık ve tam takır zevkten ibaret.

  18. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] genel yayın yönetmeni Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör Aylin Güngö[email protected] editörler