Sinemaseverlerin İstanbul Film Festivali coşkusuna kapılacağı nisan ayında, vizyon son aylardaki heyecanın bir tık gerisinde kalsa da, sevilen yönetmenlerin merakla beklenen son filmleri vizyonda yerini alıyor.


AYIN FİLMİ:

THE GRAND BUDAPEST HOTEL
18 Nisan

* Wes Anderson’ın uzun süredir görseller, poster çalışmaları ve fragmanlarla, yasaklanan ve yasaklanmayan hemen her sosyal medya sitesinden fırlayan son filmi nihayet bu ay, İstanbul Film Festivali’ndeki galasının ardından gösterime giriyor.

* Anderson’ın filmlerinde her daim görmeye alıştığımız Owen Wilson, Bill Murray, Jason Schwartzman ve son birkaç filminde arzı endam eden Tilda Swinton, Adrien Brody, Harvey Keitel, Jeff Goldblum, Edward Norton, Willem Dafoe ile yönetmenle ilk kez çalışan Ralph Fiennes, Saoirse Ronan, Tony Revolori, F. Murray Abraham, Matthieu Amalric, Tom Wilkonson, Jude Law ve Lea Seydoux filmin kalabalık oyuncu kadrosunu oluşturuyor.

* İlk kez Berlin Film Festivali’nde seyirci karşısına çıkan ve Altın Ayı için yarışan film, uzun süre favori gösterilse de Altın Ayı’yı alamadı. Ancak festivalden Büyük Jüri Ödülü ile ayrıldı.

* Anderson’ın alıştığımız rengârenk dünyasından pembe ve mor renklerin hâkim olduğu filmde, kostüm departmanının başında The Life Aquatic with Steve Zissou ve The Darjeeling Limited’da olduğu gibi yine Oscar ödüllü Milena Canonero var.

* Filmde Ralph Fiennes’ın canlandırdığı M. Gustave rolü için yönetmenin ilk tercihi Johnny Depp’ti. Tilda Swinton’ın yaşlandırma makyajıyla oynadığı Madame D. rolü ise Agatha Christie uyarlamalarından tanıdığımız Angela Lansbury tarafından canlandırılacaktı.

* Filmin müzikleri Fantastic Mr. Fox için hazırladığı müziklerle Oscar adayı olan ve Moonrise Kingdom’ın da ses bandını seslendiren Alexandre Desplat’a ait.

* Bu film, aynı insanlarla uzun yıllardır çalışmayı seven Anderson’ın Bill Murray ve Owen Wilson’la yedinci işbirliği.

Filmin oyuncu kadrosundaki dört Oscar ödülü sahibi oyuncu:
The Grand Budapest Hotel’in oyuncu kadrosu toplamda 14 Oscar adaylığına sahip oyunculardan oluşuyor. Bunlardan üçü oyuncu, biri yapımcı olarak bu ödülün sahibi olmuştu.

– F.Murray Abraham (Amadeus, en iyi erkek oyuncu)
– Adrien Brody (The Pianist, en iyi erkek oyuncu)
– Tilda Swinton (Michael Clayton, en iyi yardımcı kadın oyuncu)
– Fisher Stevens (The Cove, en iyi belgesel)

Wes Anderson’ın renklerin hâkimiyetindeki beş filmi:
Yönetmenin sinemasında hemen her film, birkaç rengin hakimiyetindedir. İşte mevzubahis filmler ve renkleri…

-Moonrise Kingdom (2012) – sarı, yeşil, mavi
-Fantastic Mr. Fox (2009) – sarı, turuncu, kahverengi
-The Darjeeling Limited (2007) – yeşil, kahverengi, sarı
-The Life Aquatic with Steve Zissou (2004) – sarı, yeşil, kırmızı
-The Royal Tenenbaums (2001) – kırmızı, pembe, kahverengi


NİSAN VİZYONUNUN ÖRTÜK TEMASI:

GERÇEK ANTİ-KAHRAMANLAR
Bu ay vizyona giren filmlerin önemli bir kısmı, sinir bozucu anti-kahramanlara evsahipliği ediyor. Din adamından polisine, dolandırıcısından aile babasına işte o karakterler…

Borgman (4 Nisan): Belçikalı yönetmen Alex van Warmerdam’ın, nereden geldiği ve nereye gittiği belirsiz kahramanı Camiel Borgman’ın neyin peşinde olduğunu yaklaşık iki saat boyunca çözmeye çalıştığımız filminde Borgman karakteri, musallat olduğu ailenin tüm iç ilişkilerine müdahale edip, her şeyi berbat ediyor.

İtirazım Var (18 Nisan): Onur Ünlü’nün Sen Aydınlatırsın Geceyi’den kısa bir süre sonra bir kez daha beyazperdede karşımıza çıktığı son filmi, bir zamanlar antropolojiyle ilgilenmiş eski bir boksörken, şimdilerde sıradışı bir imam olarak bilinen, dünyalar saçması Selam Bulut karakteriyle karşımıza çıkıyor.

Filth (18 Nisan)Trainspotting, Porno ve Asit Evi gibi yeraltı edebiyatının epey ünlü romanlarının yazarı Irvine Welsh’in aynı adlı romanından uyarlanan filmde, James McAvoy, duygu dünyası karmakarışık, daima inişli çıkışlı, kestirilemez tavırlar sergileyen, polis memuru Bruce Robertson’ı canlandırıyor.

Dom Hemingway (25 Nisan): Videoklip ve televizyon kökenli yönetmen Richard Shepard’ın Oxygen, The Matador gibi filmlerinin ardından çektiği bu hafif komedi, filme adını veren dünyalar gıcığı kahramanının hapishaneden çıktıktan sonra kaçırdığı sanat eserlerinin peşine düşüşünü konu ediyor.


BU AY AYRICA

*Terry Gilliam’ın uzun zamandır beklenen son filmi The Zero Theorem,

*Yılın en başarılı Amerikan bağımsızlarından Short Term 12,

*Geçtiğimiz yıl Prince Avalanche ile Berlinale’den en iyi yönetmen ödülü kazanan David Gordon-Green’in son filmi Joe,

*John Turturro’nun yazıp yönettiği ve başrolünü Woody Allen’la paylaştığı Fading Gigolo,

*Aynı adlı Meksika korkusunun Amerikan yeniden çevrimi We Are What We Are,

*Hindistan’dan uzun yıllardır çıkan en iyi filmlerden biri olarak gösterilen The Lunchbox,

*ve daha önce vizyonu ertelenen Mandela: A Long Walk to Freedom filmleri de vizyona giriyor.


TELEVİZYONDA NE İZLESEM?

SEZON FİNALLERİ

Geçtiğimiz aydan bu yana peş peşe sezon finalleriyle ekrana gelen dizilerden nisan ayında final yapacak olanları bir kenara not alıp, arada aksattıklarınız varsa topluca izlemeye koyulabilirsiniz…

Girls (3.sezon) – 23 Mart

Brooklyn Nine-Nine (1.sezon) – 25 Mart

How I Met Your Mother (final) – 31 Mart

Cougar Town (5.sezon) – 1 Nisan

Shameless (4.sezon) – 6 Nisan

House of Lies (3.sezon) – 6 Nisan

Mom (1.sezon) – 14 Nisan

The Crazy Ones (1.sezon) – 17 Nisan

Community (5.sezon) – 17 Nisan

Scandal (3.sezon) – 17 Nisan

Archer (5.sezon) – 21 Nisan

Parks and Recreation (6.sezon) – 24 Nisan

The Following (2.sezon) – 28 Nisan

  1. Film Okuma 101: Jay Shaw

    19. yüzyıl Polonya poster estetiğinden ilham alan grafik dili ve yeniden hayal ettiği film afişleri ile Jay Shaw tek bir imge ile merak uyandırmanın sırrını çözmüş nadir ve takdir edilesi tasarımcılardan biri.  Yaratıcılığını aktarmanın sınırsız yollarının arasından, film afişlerini tekrar imgelemeye nasıl karar verdin? Bu formatın senin için çekiciliği nedir?Yaklaşık altı yıl önce, Mondo adındaki bir şirket Tyler Stout’un The Thing’inin serigrafik afişini çıkarmıştı. Ben de o dönemlerde bir sayfayı arıyordum ve bir web araması beni o afişe yönlendirdi. Bir haftadır satın alınabilir durumdaydı, bir tane aldım ve elime ulaşır ulaşmaz anında âşık oldum. Daha önce de serigrafi işleri görmüştüm ancak

  2. Yerel, adil, temiz, sağlıklı gıda: Bükoop

    Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde kurulan Boğaziçi Mensupları Tüketim Kooperatifi (Bükoop) tüketicinin sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamanın yanında üreticiyi desteklemeyi amaçlıyor. Üretici ve tüketicinin karşılıklı güven ilkesiyle alışverişine aracı olan Bükoop küçük çiftçi ve kentliler arasında bir bağ kuruyor. Doç. Dr. Ferit Öztürk, Asya Saydam ve Serkan Kaptan Bükoop’un işleyişi, kooperatifçilik ve sağlıklı gıda üzerine sorularımızı yanıtladı. Bükoop adında bir kooperatif kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Hayata geçiş sürecini biraz anlatır mısınız?Ferit: Kentlilerin Çiftçilerle Dayanışma İnsiyatifi (KEÇİ) diye bir oluşum vardı. Başta Çiftçi-sen olmak üzere, akademik personel ve kampüs çalışanı, bir miktar da dışarıdan aktivist ile kampüste buluştuk. “Kentlilerin tarım için yapabilecekleri neler var?” fikrinden ziyade; yok olan

  3. Alternatif bir iktisat ders kitabı: Mim Savaşları

    Adbusters ekolünün elinden çıkma Mim Savaşları: Neoklasik İktisadın Yaratıcı İmhası kitabı, Metis yayınevi ve Express dergisi işbirliğiyle Türkçeye kazandırıldı. Kitabın çevirisine el atanlardan 13Melek, kitabın işaret ettiği fikirleri özetledi. Metis yayınevi ve Express dergisinin işbirliği ile küresel İşgal Et hareketlerinin fikri ilham kaynaklarından olan Adbusters ekolünün imza attığı Mim Savaşları: Neoklasik İktisadın Yaratıcı İmhası adlı kitap Türkçeye kazandırıldı.  Bu yazıda, Haziran 2013 Gezi Direnişi’nde kaybettiğimiz canlara ithaf edilen çeviriye el atanlardan biri olarak kitabın işaret ettiği belli başlı fikirleri özetlemeye çalışacağım. Mim Savaşları kendini alternatif bir iktisat ders kitabı olarak konumlandırıyor. Zira kapitalizm bugün bir krizden geçmekte. İktisatçıların modelleri aciz, türlerin soyunun tükenişini, kaynakların yok oluşunu, iklim değişikliğini

  4. Müzikte sokak hafızası

    Moondog'dan Space Lady'e, Space Lady'den Siya Siyabend'e efsaneler ve saklı hazinelerle müziğin sokaklardaki özgürleştirici hafızası...

  5. Kaşlar Fatima Al Qadiri için kalkıyor

    Kıtaları aşan bir hayat hikâyesi ve beklentileri bozan bir bakış...

  6. #C2CISTONIGHT 18-19 Nisan’da İstanbul’da!

    Bu seneki #C2CISTONIGHT kapsamında izleme fırsatı bulacağımız sanatçıları “kim, ne zaman, niçin” gibi sorularla tanıttık.

  7. Daha bilinçli ama hâlâ keyifli: Chet Faker

    Albümün çıkışının ardından Avrupa’da turne yapacak olan Chet Faker’a, New York’ta bir taksideyken yeni albümü, konserleri ve esprili ismiyle ilgili merak ettiklerimizi sorduk.

  8. Yeniden yaratılan elementler: Pregnant Head

    Pregnant Head adını verdiği projesiyle içindeki duygusal yükü müziğine yansıtarak özgün çalışmalar ortaya koyan Cem Bayramçavuş’a merak ettiklerimizi sorduk.

  9. Video röportaj: Can Khan Oral

    Bant Mag. sordu, 4 Nisan’da yeni albümünü yayınlayacak olan Can Khan Oral, Mexico City’den cevapladı.

  10. Teftiş: Bu ay ne dinlesem?

    Yeni müziğe dair bu ayki mesaimiz, artısıyla eksisiyle, burada.

  11. Müziğe dair kısalar

    Frankie Goes to Hollywood ve Ada'nın homofobiyle imtihanı, Savai & Gökalp K.'ın ilk uzunçaları, "entel arkadaşların kırılganlığı"na dair kısa kısa...

  12. Oynamaktan yorulanları yönetmen koltuğuna alalım: John Turturro

    İster oyuncu olun ister senarist ya da yönetmen, fark etmez. Sinemada taze bir şey söylemenin ayırt edici özelliği hiç şüphesiz karakter yaratmak... Benzersiz, ilham verici, merak uyandırıcı, rahatsız edici, mide bulandırıcı… Sizin gibi olmayan herhangi birilerini, benzersiz karakterlere dönüştürdüğü filmlerin unutulmaz oyuncusu John Turturro’yu bu ay yönetmen koltuğunda ağırlıyoruz.

  13. 33. Istanbul Film Festivali'ne Özel Festival Günlüğü

    Bu yıl 5-20 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek festivalde hangi gün ne yapmalı, nereden nereye koşturmalı?

  14. İstanbul Film Festivali’nden Her Ruh Hâline Uygun Listeler

    Bu yılki İstanbul Film Festivali’nin 200’ü aşkın filmden oluşan programı içerisinde kaybolanlara yol gösterecek dev bir hizmet…

  15. Bu ay ne izlesem?

    Sinemaseverlerin İstanbul Film Festivali coşkusuna kapılacağı nisan ayında, vizyon son aylardaki heyecanın bir tık gerisinde kalsa da, sevilen yönetmenlerin merakla beklenen son filmleri vizyonda yerini alıyor.

  16. Radikal demokrasi için kamera başına!

    “Demokrasi” kavramının gündemimizi bir hayli meşgul ettiği bu günlerde Doc Next Network “radikal demokrasi” üzerine bir video yarışması düzenlemekte. Yarışmanın

  17. “Artık tamam, zamanı geldi. Bir çıkmam lâzım”: Merve Morkoç

    İstanbul’un genç sanatçılarından Merve Morkoç hem sokaklara çiziyor hem de kâğıtlara. 17 Nisan’daki kişisel sergisi 2+1’den önce Merve’yi yakalayıp birkaç soru sorduk.

  18. Avrupa’dan Moğolistan yönünde eşine az rastlanır bir macera: Mongol Rally

    16 bin kilometre ve bir ay süren Mongol Rally, yardım amaçlı düzenlenen en garip etkinliklerden biri. Herhangi bir destek ekibi olmadan, zorlu parkuru mümkün olan en düşük bütçeyle ve en basit araçla bitirmenin amaçlandığı Mongol Rally’i geçtiğimiz senelerde tamamlayan iki katılımcıya sorduk!

  19. Cheetos Gelişim Merkezleri ile Yarına Hazırlanan bir Nesil

    PepsiCo Türkiye'nin GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ile yürüttüğü sosyal sorumluluk projesi Cheetos Gelişim Merkezleri, 2014 yılına girmemizle beraber 10 seneyi doldurmuş oldu. Cheetos Gelişim Merkezleri’nin geçtiğimiz 10 senesi, geleceği ve sosyal sorumluluk üzerine PepsiCo Kurumsal İletişim Müdürü Didem Sinik ile bir sohbet gerçekleştirdik.

  20. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] yazı işleri müdürleri J. Hakan Dedeoğ[email protected] Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör