Bir süredir yeni parçaları üzerinde çalışan Palmiyeler, ilk uzunçalarları II (Venus)’u Tantana Records etiketiyle yayınladı. 


Yeni albümleri II (Venus) ile geri dönen Palmiyeler, uzun zamandır biriktirdiği hikâyelere yer verdiği parçalarıyla sonunda karşımızda. Yine havalı gitar tonlarıyla Palmiyeler ruhunu koruyan muazzam kayıtlardan bir araya gelen albümle grup aynı zamanda Tantana Records’dan da ilk kaydını yayınlamanın heyecanını yaşıyor. Mertcan Mertbilek, Tarık Töre, Rana Uludağ ve Barış Konyalı ile II (Venus) üzerine yoğunlaştığımız eğlenceli bir sohbetimiz oldu.

Albümden önce prodüksiyonu size ait olan iki tane eğlenceli klip yayınladınız. Grubun görsel kimliğini de bizzat siz oluşturuyorsunuz. Müziğiniz ve görsel dünya arasında nasıl bir bağ kuruyorsunuz?

Mertcan Mertbilek: Müziğin görselliği bizim için olayı ilgi çekici hale getiren noktalardan bir tanesi. Öncelikle kendimiz ve dinleyicilerimiz için bulunmak isteyecekleri bir dünya yaratmaya çalışıyoruz. Tam olarak böyle bir bağ kuruluyor.

II (Venus) albümünün kayıtları bildiğim kadarıyla farklı stüdyolarda ve ortamlarda gerçekleşti. Bunun albüm üzerinde nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?

Barış Konyalı: Ana enstrümanları iki iyi stüdyoda kaydettik ama bence albümün atmosferi Mertcan’ın Cihangir’deki evinde oluştu. Temiz kayıtları çatır çutur kesip, umarsızca edit’leyip, teypten geçirdik. Sonra üstüne uyuyup uyanıp bir sürü gitar part’ı, synth, perküsyon, vokal kaydettik. Rahat rahat dinleyip üstüne tekrar tekrar çalarak yeni fikirler oluşturduk.

Rana Uludağ: Herkes enstrümanını albüm için hayal ettiği sound’u en güzel yakalayabileceği ve kendini rahat hissettiği yerde kaydetmek istedi. Kayıt süreci yer değişikliklerinin de etkisiyle normalden uzun sürdü ama böylece parçaların en olgun hallerine ulaştığından emin olduk. Bazen daha önceden planlanmış bile olsa kısa sürede yapılan kayıtlarda geri dönüp bakınca ekleyebileceğin, değiştirebileceğin unsurlar olduğunu fark ediyorsun. Parçalar bu uzun kayıt süreci sırasında da büyüdü, şekillendi ve sonunda hepimizin kafasında yarattığı dünyaların orta noktada buluştuğu yerde ortaya çıktı.

Albüm “Venus” parçasıyla açılıyor ve “Venus’ten Dönüş”le sona eriyor. Dinleyicilerinizi davet ettiğiniz “Venus” nasıl bir yer? Orada kimler yaşıyor ve neler yapıyor?

Tarık Töre: Venus gizemli bir yer, sürekli bir kalanı yok. İnsanlar gelip takılıp dönüyorlar.

M.M.: Terkedilmiş bir otel, hala müdavimleri var ancak genelde boş ve çalışanları gibi eski ve geçmişe ait bir dekorasyonu var. Güzel yaz anıları ile hatırlayacağınız bir yer. 

B.K.: Bazı rüyaları hayatın boyunca hep görürsün ya, Venus o rüyadaki yer benim için. Sessiz gün doğumunda bomboş bir sahil kasabası.

R.U.: Venus benim için bir yer değil ama bir deneyim. Kişisel olarak hayatımın son iki yılını bağdaştırdığım güzellikler ve zorluklarla dolu bir dünyanın yansıması. Çok sevmek, büyük hatalar yapmak, öğrenmek, müzik yapmak, dans etmek… Venus’ten dönüş ise bu dünyayı arkada bırakıp yeni bir sayfa açmak gibi.

İlk uzunçalarınız için Tantana Records’la birlikte çalıştınız. Her şeyiyle kendisi ilgilenen bir grup olarak çalışacağınız plak şirketinden ne gibi beklentileriniz var? Bu anlamda Tantana Records’ı Palmiyeler için doğru kılan detaylar neler?

R.U.: Tantana Records inandıkları müzik ve müzisyenleri ileri taşımak ve Türkiye’nin müzik sahnesine katkıda bulunmak adına gerçekten çalışan ve yenilikler getirmeye çabalayan sayılı plak şirketlerinden bir tanesi. Şule ve Reha ile tanıştıktan sonra kendi değerlerimizi en güzel ifade edebileceğimiz ve bu işi yapmaktaki amacımızın en çok uyuştuğu ailenin Tantana Records olduğuna karar verdik. Umuyoruz hep beraber çok güzel şeyler gerçekleştireceğiz.

Gitar tonları ve şarkı yapılarıyla nostaljik referanslar barındırıyor yeni Palmiyeler albümü. Ama şarkıların anlattıkları hikâyelerde günümüzden izlere rastlamak mümkün. Bu albüm özelinde, sizi şarkı yazım sürecinde besleyen kaynaklar neler oldu?

M.M.: 1960’ların ve 1970’lerin yanık gitar tonlarını yakalamaya çalıştık, davulları olabildiğince küçültmek için uğraştık ve yine 1970’lerin funky kayıtlarına odaklandık. Perküsyon kullanımı açısından daha özgür bir alana açılabilmek için Pet Sounds albümünden beslendik. Şarkıların düzenlemeleri de bir miktar provalarda ortaya çıksa da büyük çoğunluğu yazıldığı anda bitmiş oluyor. Verse ve chorus yetmez ise biraz da bridge ekliyoruz. Sololar da kayıt anında doğaçlama atılıyor ve en çok hoşumuza gideni kayıtta kullanıyoruz. 

Image

II (Venus)‘u baştan sona yeniden bir müzisyen yorumlayacak olsa kim olmasını isterdiniz?

T.T.: David Lynch ya da Brian Wilson.

R.U.: Dam-Funk.

M.M.: Ariel Pink.

B.K.: R. Stevie Moore, II (Venus)’e neler yapardı, çok merak ediyorum.

Bomboş bir otobanda gittiğinizi düşünün ve arabada II (Venus) çalıyor. Nereye gitmek isterdiniz?

R.U.: Güney Afrika sahillerinde kite sörf yapmaya gitmek isterdim. Gözümü kapatıp elimi camdan çıkartıp rüzgârı hissetmek isterdim.    

M.M.: Çöle gitmek isterdim… California, Mojave.

T.T.: Ilık rüzgarların estiği, hep tatil yapılan bir şehir.

II (Venus) albümü bir film olsa, ne olurdu?

T.T.: Io e Te (Bernardo Bertolluci). 

M.M.: Anthony Quinn ve Micheal Caine’in oynadığı John Fowles uyarlaması The Magus

R.U.: Stand by Me.

II (Venus), 1990’larda bir çocuk olsaydı, hangi çizgi filmi çok severdi?

M.M.: Şirinler.

T.T.: Snoopy.

B.K.: Darkwing Duck

R.U.: Hahaha, ben 1990’ların sonuna yetişmiş halimle cevabımı veriyorum: Jetgiller.

Venus’e doğru yolculuğunuz epey uzun sürecek. Yanınızdan eksik etmeyeceğiniz beş albüm ne olurdu?

M.M.: Felt – Let the Snakes Crinkle Their Heads to Death, Vangelis – Gold, Simon & Garfunkel – Bridge Over Troubled Water, The Smiths – The Queen Is Dead, Ariel Pink’s Haunted Graffiti – Mature Themes.

R.U.: The Funkees – Now I’m A Man, Talking Heads – Remain in Light, Allah-Las – Allah-Las, L’Imperatrice – Odyssee, The Smiths – The Smiths.

T.T.: The Caretakers – An Empty Bliss to the World, Queen – Queen II, Bach – Inventions, Velvet Underground – Velvet Underground & Nico, The Strokes – Is This It.

B.K.: The Beatles – Please, Please Me, The Kinks – The Village Green Preservation Society, Ariel Pink’s Haunted Graffiti – Before Today, The Monks – Bad Habits.

  1. Küçük odalara sığan büyük evrenler: Hey Jüpiter

    Çok da tarafsız olamayacağımız bir müjdeyle karşınızdayız: Bant Mag. veteranı, illüstrasyon editörümüz Sadi Güran’ın ikinci solo sergisi Hey Jüpiter 25 Şubat’ta Bant Mag Havuz’da açılıyor...

  2. Biz kimiz? Neden buradayız?: Seamus Conley

    “Mümkün olduğunca otomatik pilotta kalmaya ve yeni resimler yaparken özgür çağrışımlara alan tanımaya özen gösteriyorum.”

  3. Çerçöpten tuvale, resimden yerleştirmeye doğru: Serpilen

    Leyla Gediz’le, 9 Şubat’ta The Pill’de açılan son solo sergisi “Serpilen” üzerine kısa bir sohbet...

  4. A’dan Z’ye: George Michael

    2016’nın son günlerinde aramızdan ayrılan “gerçek diva” için A’dan Z’ye sayıyor, George Michael’ın şarkıları, hayatı ve bıraktığı izlere dair bazı detayları hatırlıyoruz.

  5. Aklımdakiler: Ceyl’an Ertem

    Kendi dünyasını donatan büyülü bir emek olarak hayatlarımıza giren "Yine de Amin" heyecanını divalar, dostlar ve farklı konuklarla paylaştık, akıllarındaki soruları öğrenip Ceyl’an Ertem’den yanıtlarını aldık.

  6. Milyonlarca halet-i ruhiyenin özeti: Yeni Gevende albümü “Kırınardı”

    Gevende üyeleri Ahmet Kenan Bilgiç ve Serkan Emre Çiftçi’yle, Kırınardı üzerine...

  7. Şarkı şarkı: Lara Di Lara ve “Hazineler İçindesin”

    Yerli sahnenin en dikkat çeken şarkı yazarlarından Dilara Sakpınar’ı 123 grubuyla uzun yıllardır takip ediyoruz. 2015’ten bu yana solo üretimler yaptığı kimliği Lara Di Lara'yla dinlediğimiz Sakpınar, bir süredir üzerinde çalıştığı ve naif sesine eşlik eden harika melodilerle ortaya çıkardığı tam 16 parçayı ikinci stüdyo albümü Hazineler İçindesin’de topladı. Albümdeki parçaların hikâyelerini, Lara Di Lara bir bir anlatırken Ferit Güleç de resimliyor.

  8. Aklımdakiler: Bubituzak

    Nevi şahsına münhasır seslerle dolu bir albümle, adeta bir kutlama havasında ikinci uzunçalar Boyutlar ile geri dönen Bubituzak’tan Ali Güçlü Şimşek’e eşi, dostu aklında ne varsa sordu.

  9. XX: 10 maddede BaBa ZuLa’nın 20. yıl albümü

    BaBa ZuLa’nın 20 yıllık ilham verici müzikal serüvenine alternatif bir tarih anlatısı getiren derleme albüm XX’i 10 maddede özetlemek gerekirse...

  10. Sessiz gün doğumunda bomboş bir sahil kasabası: Palmiyeler’den “II (Venus)”

    Bir süredir yeni parçaları üzerinde çalışan Palmiyeler, ilk uzunçalarları II (Venus)’u Tantana Records etiketiyle yayınladı.

  11. Elektro saz, Almanya ve ilham kaynakları üzerine: Elektro Hafız ve Derya Yıldırım

    Almanya’da yerleşik iki müzisyen, müzikal yaklaşımlarının yapıtaşlarını konuşuyor.

  12. Sónar İstanbul ziyareti öncesinde: Prins Thomas

    Space disco akımının önde gelen isimlerinden Prins Thomas, mart sonunda Zorlu PSM’de gerçekleşecek konseri öncesinde sorularımızı yanıtladı.

  13. Sónar + D: AUDIOVISUAL programında bizi neler bekliyor?

    Küratörlüğünü Lalin Akalan’ın üstlendiği AUDIOVISUAL, müzik, sinema, iletişim ve görsel sanatlarda aktif olan birçok sanatçının son dönem projelerinin görücüye çıkacağı programıyla Sónar İstanbul katılımcılarına benzersiz bir deneyim yaşatacak.

  14. Teftiş: Bu ay ne dinlesem?

    Yakın zamanda keşfettiğimiz, etkilendiğimiz ve paylaşmak istediğimiz müziklerden bir seçki.

  15. 2016: En iyi 50 yabancı albüm (50-26)

    Bant Mag. ekibinin 2016’da yayınlanmış albümler arasından seçtiği “En İyi 50 Albüm” listesi huzurlarınızda!

  16. 2016: En iyi 50 yabancı albüm (25-1)

    Bant Mag. ekibinin 2016’da yayınlanmış albümler arasından seçtiği “En İyi 50 Albüm” listesi huzurlarınızda!

  17. 2016: Yerli sahneden en iyi 30 albüm

    Müzikal açıdan epey bereketli geçen yıldan geriye kalanlar...

  18. 2016: En iyi 50 film

    Bant Mag. ekibinin 2016’da yayınlanmış filmler arasından seçtiği “En İyi 50 Film” listesi huzurlarınızda!

  19. 2016: Belgeseller, animasyonlar ve Türkiye sineması

    2016 yılında izlediğimiz en iyi belgeseller, en iyi animasyonlar ve en iyi yerli yapımlar...

  20. Alışılmadık bir yıldız: Adam Driver

    Bugünlerde hem Jim Jarmusch imzalı Paterson’da hem de Martin Scorsese’nin tutku projesi Silence’da izleme şansı bulacağımız, kendini hiçbir türle kısıtlamak istemediğini söyleyen aktörün filmografisine daha yakından bakıyoruz.

  21. Taviani’lerden Arquette’lere: Beyaz perdenin başarılı kardeşleri

    Şubat itibariyle vizyona giren Manchester by the Sea’deki performansıyla adından söz ettiren Casey Affleck ve abisi Ben Affleck’ten ilhamla, beyaz perdenin başarılı kardeşlerini masaya yatırıyoruz.

  22. Denize sırtını vermiş bize bakan iki çift göz: Swiss Army Man ve Moonlight

    Şubat ayında peş peşe haftalarda gösterime giren Swiss Army Man ve Moonlight, merkeze aldığı karakterlerin cinsel yönelimleri ile dertlerini ya da kabullerini incelikli bir dille ele alıyor.

  23. Westworld: Hiçbir “askiliğin” çıkmayacağı yer

    HBO diyarı Westworld'deki glitch'ler (kısa süreli teknik arızalar), bize içinde yaşadığımız dünyanın arızalarına dair bir şeyler söylüyor olabilir...

  24. 2016: Erkek şiddetinin grafiği

    bianet 2008 yılından beri Türkiye’de erkek şiddetinin çetelesini tutarak bu konudaki yegâne verileri üretiyor. Türkiye’de erkek şiddetinin kapkaranlık 2016 grafiğini paylaşırken Çiçek Tahaoğlu’na da birkaç soru yönelttik.

  25. Sanatsal deneyler yapan bir laboratuvar: TOZ Artist Run Space

    “Toz’u kurarken hayalimiz organik, hiyerarşik olmayan ve açık bir yapı oluşturmaktı.”

  26. Künye

    yayın imtiyaz sahiplerive etkinlik direktörleri Aylin Güngö[email protected] J. Hakan Dedeoğ[email protected] genel yayın yönetmeni Ekin Sanaç[email protected] kreatif direktör Aylin Güngö[email protected] editörler