Geride kalan yirmi yıla damgasını vuran ve festival deneyimini farklı boyutlara taşımayı amaç edinen Sónar, 24-25 Mart’ta ilk kez İstanbul’da gerçekleşecek festivalinde müziğin yanı sıra teknoloji ve yaratıcılık alanında yenilikçi projeleri de bir araya getirecek. Sónar oluşumunun farklı bir kanadı olan Sónar + D, dünyanın dört bir yanından zihin açıcı projeleri bir araya getiren, teknolojik yeniliklerin ilk kez görücüye çıktığı ve deneyimlendiği bir platform olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Söz konusu oluşum, Sónar İstanbul kapsamında Zorlu PSM’de festival katılımcılarına birçok atölye çalışması, sergi ve panelle birlikte AUDIOVISUAL isimli özel bir programla Türkiye’den ve yurt dışından sanatçıların görsel-işitsel projelerini deneyimleme şansı sunacak.
Küratörlüğünü Lalin Akalan’ın üstlendiği AUDIOVISUAL, müzik, sinema, iletişim ve görsel sanatlarda aktif olan birçok sanatçının son dönem projelerinin görücüye çıkacağı programıyla Sónar İstanbul katılımcılarına benzersiz bir deneyim yaşatacak. AUDIOVISUAL programında yer alacak performanslar hakkında fikir sahibi olmak isteyenleri aşağıya alalım.
Supercodex – Ryoji Ikeda
Günümüzün yaşayan efsanelerinden biri olan Japon sanatçı Ryoji Ikeda, 2013’te yayınlanan Supercodex albümünden yola çıkan ilgi çekici performansıyla AUDIOVISUAL programında yer alacak. Ses ve görüntülere fizikî ve matematiksel bir yaklaşımla yapılmış müdahalelerle hayat bulan Supercodex performansı, bugüne dek birçok prestijli festivalde sahnelendi.
Modular Ambient Live Set – Cem + RG visuals by NOHlab / NOS Visual Engine
Berlin underground sahnesinin tanınmış DJ ikililerinden Cem + RG’nin, bugüne dek onlardan dinlemeye pek aşina olmadığımız, yalnızca modüler ekipmanlarla üretilmiş ambient seslerden oluşan setine; Deniz Kader ve Candaş Şişman’dan oluşan NOHlab’in Osman Koç’la birlikte hayata geçirdiği NOS Visual Engine kolektifinin göz alıcı görselleriyle eşlik edecek.
Shiro – NONOTAK
Temelleri 2013 yılında Paris’te atılan NONOTAK Studio, mimar ve müzisyen Takami Nakamoto ve illüstrasyon sanatçısı Noemi Schipfer’dan oluşuyor. Birçok farklı disiplinde üretimler yapan ikilinin Shiro isimli son performansı, kinetik görseller ve sonik sesleri bir araya getiriyor.
The Pier – Ali Demirel
1990’ların ortalarında deneysel video üretimlerine başlayan Ali Demirel’in en yeni projesi olan The Pier, kıyamet sonrası ütopya serisinin ilk bölümü. “İnsansız bir dünyada binalar nasıl gözükürdü?” sorusuna yanıt arayan The Pier’in müzikleri de ambient ve drone müzik sahnelerinin en önemli bestecilerinden Biosphere tarafından hazırlanmış.
Aestethic Animism – Atay İlgün
Bugüne dek birçok farklı mahlas ve projeyle karşımıza çıkan Atay İlgün’ün görsel-işitsel alanda son dönemdeki üretimleri, dijital verileri farklı şekilde işleyerek oluşturduğu kendine has performanslarıyla sahneye taşınıyor. Her performansta farklı detaylar ve görsel-işitsel bütünler kurgulayan Atay İlgün, aynı zamanda bir plak şirketi ve yayınevi olarak işleyen Wounded Wolf Press’in de kurucularından.
Rame – Francesco Tosini a.k.a. Acca
Milano’da yaşayan görsel tasarım sanatçısı Francesco Tosini, kurucularından biri olduğu Turbosafary kolektifiyle yaptığı üretimlerin ardından Acca mahlasıyla birlikte video mapping’le uğraşmaya başladı. Analog ekipmanlar eşliğinde madde ve organik büyüme arasındaki enerjinin görselleştirildiği Rame performansı, AUDIOVISUAL programının kaçırılmaması gerekenleri arasında.
